Kendine has bir tarzı olan Hüseyin Nihal Atsız’ın Deli Kurt romanı, 1958 yılında yayınlandı. Osmanlı’nın hani o meşhur taht kavgaları vardır ya, bu konu hakkında kesitlerin bulunduğu romanda aynı zamanda güzel bir aşk hikayesi okuyorsunuz. Tarihin tozlu sayfalarına yapılan yolculukta, o dönemin içinde yaşadığınızı hissediyorsunuz. Bunun yanında, yazarın kullandığı üslup ve kelimeleri konuşturma şekliyle, bir film sahnesi izliyormuşcasına olaylar gözünüzde canlanıyor.

Deli Kurt Kitabının Özeti

İktidar savaşı her toplum için geçerli ve kuruldukları ilk andan bu yana devam eden bir savaştır. Türklerin Orta Asya’da başlattıkları hükümdarlık çatışması, Osmanlı Devleti kurulunca da devam eder. Deli Kurt, Yıldırım Bayezid’den sonra gelen, Şehzadeler Kavgası adı verilen devri konu ediniyor. O dönemde yaşanan taht kavgası bu kez kahramanca ve şairane bir şekilde karşımıza çıkıyor. Kitap ise Yıldırım Bayezid’in oğullarından İsa Çelebi’nin gizli tutulan oğlunun hayatını anlatıyor. Fetret Devri dediğimiz, taht rekabetinin kıyasıya sürdüğü bir dönemde, İsa Çelebi’nin kimliği gizli tutulan oğlunun, her şeyden uzak devam eden hayatı ve yaşadığı aşk var kitapta.

Tarih meraklılarının mutlaka okuması gereken kitaplardan oluşan listede; Halil İnalcık, İlber Ortaylı ve Kemal Tahir’in imzası bulunan öğretici, ders kitabı tarzında kitaplar bulunuyor. Ancak listemizin büyük bir bölümünü tarihi romanlar oluşturuyor. Bu tarz kitaplara ağırlık vermemin sebebi de ders öğretir gibi anlatmak herkesin sevdiği bir tarz değil. Genelde insanlar bu şekilde öğrenme yolundan sıkılırlar. Ancak tarihi romanlar, yazarların müthiş kurgusuyla oluşmuş hikayelerle, geçmişte yaşanan olayları bizlere anlatır. Türklerin tarih sahnesine çıkışı, Osmanlı Devletinin doğuşu, Kurtuluş Savaşımızın ayrıntıları ve ecdadımızın yaşadığı zorlukların anlatıldığı bu kitaplar, tarihini merak eden herkesin okuması gereken eserler arasında yer alıyor.