-Ruhefza-
MFC Üyesi
- Üyelik Tarihi
- 4 Mar 2019
- Konular
- 932
- Mesajlar
- 4,109
- MFC Puanı
- 1,190
Yapıldığı günden bu yana onlarca kişiyi güzelliğiyle etkileyen tablo, aynı zamanda gizemleriyle de birçok insanı merak içerisinde bırakmış durumda. Peki, bu gizemler şu anda çözüldü mü?
İnsanlar sıklıkla bir resmin binlerce kelimeden daha fazla anlam ifade edebileceğini söylerler. Bu cümle birçok resim için geçerliliğini korusa da, Leonardo da Vincinin Mona Lisa tablosu binlerce kelimeden çok daha fazlasını anlatıyor olacak ki sanat eleştirmenleri ve tarihçiler de dâhil olmak üzere herkes hâlâ resmi anlamaya çalışıyor.
Louvre Müzesinde bulunan portre, dünyanın en bilinen, en çok araştırılan ve en çok ziyaret edilen eseri. Peki, bu araştırmaların sonuçlarında hangi gizemler bir sonuç buldu ya da sonuca yaklaşıldı?
Tabloda resmedilen kadın kim?
Leonardo da Vinciye poz veren kadının kimliği hala gizemini koruyor. Birçok kişi, resimde poz veren kadının 1479 yılında Floransada doğmuş bir İtalyan soylusu olan 24 yaşındaki Lisa Maria de Gherardini (aynı zamanda Lisa del Giocondo olarak da bilinir) olduğuna inanıyor.
Tablodaki kadının kimliği üzerine atılan fikirlerden bir diğeriyse tablodakinin Caterina Sforza olduğu. Başka bir teori ise resimdeki genç kadının Floransa yöneticisi Giuliano de Medici ya da Mantuanın markizi (Markinin eşi anlamına gelir. Marki ise Avrupa ülkelerinde kont ile dük arasındaki bir soyluluk belirtir) olan Isabella dEste olabileceğini öne sürüyor. Resimdeki kişinin kimliği konusundaki son ancak bir o kadar da önemli olan tahmin ise resimdekinin Leonardo da Vincinin ta kendisi olabileceği yönünde. Yüz yapılarındaki benzerlik de bu teoriyi güçlendiriyor.
Mona Lisanın gülümsemesi
Mona Lisanın esrarengiz, merak uyandırıcı ve son derece şaşırtıcı gülümsemesi, belki de da Vincinin yağlıboya resminin en gizemli unsurlarından biri. Beş yüz yıldan beri resimdeki kadının gülümseyip gülümsemediği üzerine tartışmalar yapılıyor. Hatta bazıları, resimdeki kadının mutlu mu yoksa üzgün mü olduğu konusunda bile bir karara varamamış durumda. Harvard Üniversitesinde profesör olan Margaret Livingstone, düşük uzamsal sıklıklar sebebiyle ziyaretçiler portredeki kadının gözlerine baktığında bir gülümseme oluşuyor şeklinde bir açıklamada bulundu.
Duygu Tanımlama programları teknolojisinin gelişmesiyle birlikte Hollandalı araştırmacılar 2005 yılında bir araştırma gerçekleştirdiler. Araştırmanın sonucunda resimdeki kadının %83 mutlu, %9 iğrenmiş, %6 korkmuş ve %2 sinirli olduğunu buldular.
Bu araştırmaya rağmen birçok ziyaretçi resme baktığınız açıya göre resimdeki kadının surat ifadesinin değiştiğini belirtti. Resme yakından baktığınızda resim biraz çekingen görünürken uzaktan baktığınız zaman fazlasıyla neşeli bir hali var.
Gizemli kodlar
İtalyanın Ulusal Kültürel Miras Komitesi, mikroskoplar ve resmin yüksek çözünürlüklü fotoğraflarında yaptıkları incelemeler sonucunda bazı numaralar ve sayıların varlığını keşfettiler.
Sanat tarihçisi Silvano Vinceti, Mona Lisanın sağ gözünde LV harflerini bulduğunu söyledi ve bunların Leonardo da Vincinin baş harfleri olduğunu belirtti. Sol gözde ise pek de belirli olmayan CE ya da B harfi görülebiliyor. Arka planda bulunan köprünün kemerinde ise 72 sayısını görmek mümkün.
Tabii ki ressamın neden insan gözüyle görülemeyecek bir şekilde bu kodları resmettiği fazlasıyla merak uyandırıcı bir konu.
Gizemli köprü
Mona Lisanın arkasındaki müthiş manzara genellikle suratının göz alıcılığı sebebiyle hep göz ardı edildi. Bu sebeple arkadaki üç kemerli köprüyü bu zamana kadar görmemiş olabilirsiniz.
İtalyan tarihçi Carla Glori, kadının sol omzunun üstündeki köprünün Ponte Gobbo ya da Ponte Vecchio olduğunu ileri sürdü. Köprü, Kuzey İtalyada, Piacenzanın güneyindeki küçük bir köy olan Bobbioda bulunuyor.
Glorinin teorisi Vincetinin köprüye gizlenmiş 72 sayısı bulgularını takip ediyor. Glori, 72 sayısının 1472de gerçekleşen yıkıcı bir sele atıfta bulunduğunu söylüyor.
Rahatsız edici bakış
Resmin nereden bakarsanız bakın size bakıyor oluşu bir bakıma olağanüstü olsa da bir taraftan da biraz rahatsızlık verici bir durum. Nereye giderseniz gidin, tablodaki kadının gözleri size bakmaya devam ediyor. Üç boyutlu dünyamızda, yüzeyler üzerindeki gölgeler ve ışıklar bizim bakış açımıza göre değişiklik gösterir ancak bu, iki boyutlu yüzeylerde geçerli değildir.
Bu optik olgu, Ohio Üniversitesi tarafından tarif edilen ve bir görüntünün bakıldığı açı ne olursa olsun aynı görülebileceğini gösteren bilimsel bir kavramayla açıklanabilir. Lenoardo da Vincinin tual üzerinde yaptığı ışık ve gölge manipülasyonu, resimde son derece değişik bir derinlik hissi yaratır.
Rahatsız edici bakış da etkisini buradan almaktadır.
Portre arkasına gizlenmiş tablo
2006 yılında Mona Lisa üzerinde kızılötesi ve lazer görüntüleme kullanarak Kanadadaki bilim insanları, da Vincinin çizimlerini ortaya çıkardılar. Bu çizimlerde tablonun son halinden farklı el çizimleri de görülebiliyor.
Fransız mühendis Pascal Cotte, 2015 yılında benzer bir yöntem kullanarak değişik dalga boyundaki ışık ışınlarını resme yansıtarak geri yansıyan ışık miktarlarını ölçtü. Bu araştırmasının sonucunda ise bugün gördüğümüz Mona Lisanın arkasına gizlenmiş portreyi keşfetti.
Tarih boyunca Mona Lisanın portresi zamansız bir güzellik olarak anıldı. Mona Lisanın bu ilgi uyandırıcı güzelliğini yalnızca bakışları ve güzelliğiyle sınırlandırmak fazlasıyla insafsız olacaktır.
Altın oran, dikdörtgenlerin uzunluk-genişlik boyutu ilişkilerinden elde edilmiştir ve insan gözüne en hoş görünen orandır. Bu oran aynı zamanda Leonardo da Vincinin tarafından ilahi oran olarak da adlandırılmıştır.
Tabloya hayali bir dikdörtgen yerleştirdiğinizde çenesi, kafasının üst kısmı ve burnu tam olarak aynı hizada bulunur. Mona Lisada bulunan bu altın oran ise tablonun neden bu kadar güzel göründüğünü açıklayabilir.
Mona Lisa tablosu bu kadar zaman geçtikten sonra bile hâlâ sanat camiasının en çok konuştuğu tablolardan biri. Peki, siz bu gizemler hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.
İnsanlar sıklıkla bir resmin binlerce kelimeden daha fazla anlam ifade edebileceğini söylerler. Bu cümle birçok resim için geçerliliğini korusa da, Leonardo da Vincinin Mona Lisa tablosu binlerce kelimeden çok daha fazlasını anlatıyor olacak ki sanat eleştirmenleri ve tarihçiler de dâhil olmak üzere herkes hâlâ resmi anlamaya çalışıyor.
Louvre Müzesinde bulunan portre, dünyanın en bilinen, en çok araştırılan ve en çok ziyaret edilen eseri. Peki, bu araştırmaların sonuçlarında hangi gizemler bir sonuç buldu ya da sonuca yaklaşıldı?
Tabloda resmedilen kadın kim?
Leonardo da Vinciye poz veren kadının kimliği hala gizemini koruyor. Birçok kişi, resimde poz veren kadının 1479 yılında Floransada doğmuş bir İtalyan soylusu olan 24 yaşındaki Lisa Maria de Gherardini (aynı zamanda Lisa del Giocondo olarak da bilinir) olduğuna inanıyor.
Tablodaki kadının kimliği üzerine atılan fikirlerden bir diğeriyse tablodakinin Caterina Sforza olduğu. Başka bir teori ise resimdeki genç kadının Floransa yöneticisi Giuliano de Medici ya da Mantuanın markizi (Markinin eşi anlamına gelir. Marki ise Avrupa ülkelerinde kont ile dük arasındaki bir soyluluk belirtir) olan Isabella dEste olabileceğini öne sürüyor. Resimdeki kişinin kimliği konusundaki son ancak bir o kadar da önemli olan tahmin ise resimdekinin Leonardo da Vincinin ta kendisi olabileceği yönünde. Yüz yapılarındaki benzerlik de bu teoriyi güçlendiriyor.
Mona Lisanın gülümsemesi
Mona Lisanın esrarengiz, merak uyandırıcı ve son derece şaşırtıcı gülümsemesi, belki de da Vincinin yağlıboya resminin en gizemli unsurlarından biri. Beş yüz yıldan beri resimdeki kadının gülümseyip gülümsemediği üzerine tartışmalar yapılıyor. Hatta bazıları, resimdeki kadının mutlu mu yoksa üzgün mü olduğu konusunda bile bir karara varamamış durumda. Harvard Üniversitesinde profesör olan Margaret Livingstone, düşük uzamsal sıklıklar sebebiyle ziyaretçiler portredeki kadının gözlerine baktığında bir gülümseme oluşuyor şeklinde bir açıklamada bulundu.
Duygu Tanımlama programları teknolojisinin gelişmesiyle birlikte Hollandalı araştırmacılar 2005 yılında bir araştırma gerçekleştirdiler. Araştırmanın sonucunda resimdeki kadının %83 mutlu, %9 iğrenmiş, %6 korkmuş ve %2 sinirli olduğunu buldular.
Bu araştırmaya rağmen birçok ziyaretçi resme baktığınız açıya göre resimdeki kadının surat ifadesinin değiştiğini belirtti. Resme yakından baktığınızda resim biraz çekingen görünürken uzaktan baktığınız zaman fazlasıyla neşeli bir hali var.
Gizemli kodlar
İtalyanın Ulusal Kültürel Miras Komitesi, mikroskoplar ve resmin yüksek çözünürlüklü fotoğraflarında yaptıkları incelemeler sonucunda bazı numaralar ve sayıların varlığını keşfettiler.
Sanat tarihçisi Silvano Vinceti, Mona Lisanın sağ gözünde LV harflerini bulduğunu söyledi ve bunların Leonardo da Vincinin baş harfleri olduğunu belirtti. Sol gözde ise pek de belirli olmayan CE ya da B harfi görülebiliyor. Arka planda bulunan köprünün kemerinde ise 72 sayısını görmek mümkün.
Tabii ki ressamın neden insan gözüyle görülemeyecek bir şekilde bu kodları resmettiği fazlasıyla merak uyandırıcı bir konu.
Gizemli köprü
Mona Lisanın arkasındaki müthiş manzara genellikle suratının göz alıcılığı sebebiyle hep göz ardı edildi. Bu sebeple arkadaki üç kemerli köprüyü bu zamana kadar görmemiş olabilirsiniz.
İtalyan tarihçi Carla Glori, kadının sol omzunun üstündeki köprünün Ponte Gobbo ya da Ponte Vecchio olduğunu ileri sürdü. Köprü, Kuzey İtalyada, Piacenzanın güneyindeki küçük bir köy olan Bobbioda bulunuyor.
Glorinin teorisi Vincetinin köprüye gizlenmiş 72 sayısı bulgularını takip ediyor. Glori, 72 sayısının 1472de gerçekleşen yıkıcı bir sele atıfta bulunduğunu söylüyor.
Rahatsız edici bakış
Resmin nereden bakarsanız bakın size bakıyor oluşu bir bakıma olağanüstü olsa da bir taraftan da biraz rahatsızlık verici bir durum. Nereye giderseniz gidin, tablodaki kadının gözleri size bakmaya devam ediyor. Üç boyutlu dünyamızda, yüzeyler üzerindeki gölgeler ve ışıklar bizim bakış açımıza göre değişiklik gösterir ancak bu, iki boyutlu yüzeylerde geçerli değildir.
Bu optik olgu, Ohio Üniversitesi tarafından tarif edilen ve bir görüntünün bakıldığı açı ne olursa olsun aynı görülebileceğini gösteren bilimsel bir kavramayla açıklanabilir. Lenoardo da Vincinin tual üzerinde yaptığı ışık ve gölge manipülasyonu, resimde son derece değişik bir derinlik hissi yaratır.
Rahatsız edici bakış da etkisini buradan almaktadır.
Portre arkasına gizlenmiş tablo
2006 yılında Mona Lisa üzerinde kızılötesi ve lazer görüntüleme kullanarak Kanadadaki bilim insanları, da Vincinin çizimlerini ortaya çıkardılar. Bu çizimlerde tablonun son halinden farklı el çizimleri de görülebiliyor.
Fransız mühendis Pascal Cotte, 2015 yılında benzer bir yöntem kullanarak değişik dalga boyundaki ışık ışınlarını resme yansıtarak geri yansıyan ışık miktarlarını ölçtü. Bu araştırmasının sonucunda ise bugün gördüğümüz Mona Lisanın arkasına gizlenmiş portreyi keşfetti.
Tarih boyunca Mona Lisanın portresi zamansız bir güzellik olarak anıldı. Mona Lisanın bu ilgi uyandırıcı güzelliğini yalnızca bakışları ve güzelliğiyle sınırlandırmak fazlasıyla insafsız olacaktır.
Altın oran, dikdörtgenlerin uzunluk-genişlik boyutu ilişkilerinden elde edilmiştir ve insan gözüne en hoş görünen orandır. Bu oran aynı zamanda Leonardo da Vincinin tarafından ilahi oran olarak da adlandırılmıştır.
Tabloya hayali bir dikdörtgen yerleştirdiğinizde çenesi, kafasının üst kısmı ve burnu tam olarak aynı hizada bulunur. Mona Lisada bulunan bu altın oran ise tablonun neden bu kadar güzel göründüğünü açıklayabilir.
Mona Lisa tablosu bu kadar zaman geçtikten sonra bile hâlâ sanat camiasının en çok konuştuğu tablolardan biri. Peki, siz bu gizemler hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.