- Konum
- Cennet
-
- Üyelik Tarihi
- 20 May 2015
-
- Mesajlar
- 6,868
-
- MFC Puanı
- 368
62 - CUM'A SÛRESİ
Medine döneminde inmiştir. 11 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen el-Cumua kelimesinden alır. Sûrede başlıca, Hz. Muhammedin peygamber olarak gönderilişi, Yahudilerin Allahın dininden yan çizmeleri ve Cuma namazı ile ilgili bazı hükümler konu edilmektedir.
Bismillahirrahmânirrahîm
1.
Göklerdeki ve yerdeki her şey, mülkün sahibi, mukaddes, mutlak güç sahibi, hüküm ve hikmet sahibi olan Allahı tespih eder.
2.
O, ümmîlere1, içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Halbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.
3.
(Allah o peygamberi) onlardan henüz kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.2
4.
İşte bu, Allahın lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir.
5.
Tevratla yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerle kitap taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allahın âyetlerini inkar eden topluluğun hali ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.
6.
De ki: Ey Yahudi akidesini benimseyenler! Bütün insanlar değil de, yalnız kendinizin Allahın dostları olduğunu iddia ediyorsanız, (bunda da) samimi iseniz haydi ölümü isteyin!
7.
Ama onlar, daha evvel yaptıklarından dolayı asla ölümü istemezler. Allah zalimleri hakkıyla bilir.
8.
De ki: Sizin kendisinden kaçıp durduğunuz ölüm var ya, o mutlaka size ulaşacaktır. Sonra gaybı da, görünen âlemi de bilen Allaha döndürüleceksiniz de, o size yapmakta olduklarınızı haber verecektir.
Medine döneminde inmiştir. 11 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen el-Cumua kelimesinden alır. Sûrede başlıca, Hz. Muhammedin peygamber olarak gönderilişi, Yahudilerin Allahın dininden yan çizmeleri ve Cuma namazı ile ilgili bazı hükümler konu edilmektedir.
Bismillahirrahmânirrahîm
1.
Göklerdeki ve yerdeki her şey, mülkün sahibi, mukaddes, mutlak güç sahibi, hüküm ve hikmet sahibi olan Allahı tespih eder.
2.
O, ümmîlere1, içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Halbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.
3.
(Allah o peygamberi) onlardan henüz kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.2
4.
İşte bu, Allahın lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir.
5.
Tevratla yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerle kitap taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allahın âyetlerini inkar eden topluluğun hali ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.
6.
De ki: Ey Yahudi akidesini benimseyenler! Bütün insanlar değil de, yalnız kendinizin Allahın dostları olduğunu iddia ediyorsanız, (bunda da) samimi iseniz haydi ölümü isteyin!
7.
Ama onlar, daha evvel yaptıklarından dolayı asla ölümü istemezler. Allah zalimleri hakkıyla bilir.
8.
De ki: Sizin kendisinden kaçıp durduğunuz ölüm var ya, o mutlaka size ulaşacaktır. Sonra gaybı da, görünen âlemi de bilen Allaha döndürüleceksiniz de, o size yapmakta olduklarınızı haber verecektir.