- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Yaşamı
Paris Sorbonne Üniversitesi'nde hukukbilimi ve sosyoloji okudu. Leon'da bir lisede iki yıl kadar ders verdikten sonra 1935 yılında Sâo Paulo Üniversitesi'nde profesör olarak çalışmaya başladı. 1935'ten 1939'a kadar Amozonlar'da Etnografik Elcilige el attı. II. Dünya Savaşından kısa süre önce Fransa'ya geri döndü. Gönüllü askerlik hizmetini yaptıktan sonra Nev York'ta bir okulda ders vermek için tekrar Fransa'yı terk etme kararı verdi. Burada Roman Jakobson ile tanıştı ve özellikle onun dilsel düşüncesinin etkisinde kaldı.
1944'te Fransız Dışişleri tarafından Fransa'ya çağrıldı ve ardından Fransız Konsolosluğunun Kültür Danışmanı olarak yeni araştırmalarını tamamlayabilmesi icin New York'a gönderildi. 1949'da Paris'te Musée de l'Homme'un müdürlüğünü yaptı 1959'dan 1982'deki emekliliğine kadar Collège de France'da Sosyal antropoloji profesörü olarak görevde kaldı.
Düşünceleri
Descartes ve Sartre'a şiddetle karşı çıkan yapısalcılığın kurucusu ünlü Fransız antropologudur. Levi-Strauss'a göre biz öncelikle bilinç değil de dilin kültürün ve eğitimin ürünü olan toplumsal yaratıklarız. Felsefeyi çokça meşgul eden özne-nesne ayrımı üzerinde hiç durmayan Levi-Strauss yapısalcılığın bir bilim olduğunu söyler. Buna göre yapısalcılık işe insan etkinliğinin temel öğelerini eylemleri ve sözleri sınıflayarak başlar ve daha sonra bu öğelerin nasıl birleştiğini inceler; yapısalcılık bundan dolayı her tür insan etkinliğiyle ilgili nesnel yasalara ulaşmayı amaçlayan bilimsel bir araştırmadır.
Yapısalcılıkla ilgili fikirlerinin temelini Ferdinand de Saussureun modelinden alan Levi Strauss aynı zamanda kendisinden sonra gelen kuramcılara da önderlik etmiştir. Saussure yapısal analizi "ezeli evrensel insan gerçeklerinin" keşfedilmesinde bir yöntem olarak sunmaktadır. Saussure Dil'i bir yapı olarak ele almakla yani dili kendi içögelerinin işleyişi bakımdan değerlendirmekle bu yöntemi geliştirmiştir.
Levi-Strauss içinse özellikle evresensel insan gerçeklikleri insan olma niteliği sayesinde bütün insanlar tarafından paylaşılır ve yapının her düzeyinde gözlemlenebilir hale gelmektedir. Levi-Strauss kültürel alanı Saussure'ün yöntemiyle değerlendirmeye girişir. Tıpkı bir göstergeler sistemi gibi ele alır Kültür olgusunu.
Yapının farklı düzeylerinde ele alınma biçimlerinden biri ise Levi-Strauss'un bu yapı taşları arasındaki ilişkilerin benzerlik ya da farklılık prensibi dahilinde "çift kutuplar" (binary pairs/binary oppositions) etrafında gerçekleşmesidir. Bu çiftler farklı olmalarıyla Saussure'ün paradigmalar fikriyle ya da aynı olmalarıyla sentagmalar ile "değiştirilebilir" duruma gelmektedir. Levi Strauss'a göre üniteler ya da ögeler arasındaki ilişkiler çiftler aracılığıyla anlaşılabilir. Elmanın elma olduğunu armut ya da kavun ya da karpuz ya da çilek olmadığını bildiğiniz için söyleyebilirsiniz. Ama elmanın "ne" olduğunu elmayı bir başka ögeyle karşılaştırarak belirleyebilirsiniz. Levi Strauss için Anın ya da Bnin ne olduğu değil A ile B arasındaki ilişkiler önemlidir. Çünkü yapısalcılık bir şeyin başka bir şeyle ilişkisini temellendiren Sistemin ya da Yapı'nın kendisiyle ilgildir esas olarak.
Önemli eserleri
* Les Structures élémentaires de la parenté (1949)
* Race et histoire (1952) Irk ve Tarih
* Tristes tropigues (1955) Hüzünlü Dönenceler
* Anthropologie structurale (1958) Yapısal Antropoloji
* Le Totemisme aujourdhui (1962)
* La Pensée sauvage (1962) Yaban Düşünce
* Mythologigues I-IV
o Le Cru et le cuit 1964
o Du miel aux cendres 1966
o L'Origine des manières de table 1968
o L'Homme nu 1971
* Anthropologie structurale deux (1973)
* La Voie des masgues (1972)
* Paroles donnés (1984)
* Histoire de lynx (1991)
* Regarder écouter lire (1993)
Paris Sorbonne Üniversitesi'nde hukukbilimi ve sosyoloji okudu. Leon'da bir lisede iki yıl kadar ders verdikten sonra 1935 yılında Sâo Paulo Üniversitesi'nde profesör olarak çalışmaya başladı. 1935'ten 1939'a kadar Amozonlar'da Etnografik Elcilige el attı. II. Dünya Savaşından kısa süre önce Fransa'ya geri döndü. Gönüllü askerlik hizmetini yaptıktan sonra Nev York'ta bir okulda ders vermek için tekrar Fransa'yı terk etme kararı verdi. Burada Roman Jakobson ile tanıştı ve özellikle onun dilsel düşüncesinin etkisinde kaldı.
1944'te Fransız Dışişleri tarafından Fransa'ya çağrıldı ve ardından Fransız Konsolosluğunun Kültür Danışmanı olarak yeni araştırmalarını tamamlayabilmesi icin New York'a gönderildi. 1949'da Paris'te Musée de l'Homme'un müdürlüğünü yaptı 1959'dan 1982'deki emekliliğine kadar Collège de France'da Sosyal antropoloji profesörü olarak görevde kaldı.
Düşünceleri
Descartes ve Sartre'a şiddetle karşı çıkan yapısalcılığın kurucusu ünlü Fransız antropologudur. Levi-Strauss'a göre biz öncelikle bilinç değil de dilin kültürün ve eğitimin ürünü olan toplumsal yaratıklarız. Felsefeyi çokça meşgul eden özne-nesne ayrımı üzerinde hiç durmayan Levi-Strauss yapısalcılığın bir bilim olduğunu söyler. Buna göre yapısalcılık işe insan etkinliğinin temel öğelerini eylemleri ve sözleri sınıflayarak başlar ve daha sonra bu öğelerin nasıl birleştiğini inceler; yapısalcılık bundan dolayı her tür insan etkinliğiyle ilgili nesnel yasalara ulaşmayı amaçlayan bilimsel bir araştırmadır.
Yapısalcılıkla ilgili fikirlerinin temelini Ferdinand de Saussureun modelinden alan Levi Strauss aynı zamanda kendisinden sonra gelen kuramcılara da önderlik etmiştir. Saussure yapısal analizi "ezeli evrensel insan gerçeklerinin" keşfedilmesinde bir yöntem olarak sunmaktadır. Saussure Dil'i bir yapı olarak ele almakla yani dili kendi içögelerinin işleyişi bakımdan değerlendirmekle bu yöntemi geliştirmiştir.
Levi-Strauss içinse özellikle evresensel insan gerçeklikleri insan olma niteliği sayesinde bütün insanlar tarafından paylaşılır ve yapının her düzeyinde gözlemlenebilir hale gelmektedir. Levi-Strauss kültürel alanı Saussure'ün yöntemiyle değerlendirmeye girişir. Tıpkı bir göstergeler sistemi gibi ele alır Kültür olgusunu.
Yapının farklı düzeylerinde ele alınma biçimlerinden biri ise Levi-Strauss'un bu yapı taşları arasındaki ilişkilerin benzerlik ya da farklılık prensibi dahilinde "çift kutuplar" (binary pairs/binary oppositions) etrafında gerçekleşmesidir. Bu çiftler farklı olmalarıyla Saussure'ün paradigmalar fikriyle ya da aynı olmalarıyla sentagmalar ile "değiştirilebilir" duruma gelmektedir. Levi Strauss'a göre üniteler ya da ögeler arasındaki ilişkiler çiftler aracılığıyla anlaşılabilir. Elmanın elma olduğunu armut ya da kavun ya da karpuz ya da çilek olmadığını bildiğiniz için söyleyebilirsiniz. Ama elmanın "ne" olduğunu elmayı bir başka ögeyle karşılaştırarak belirleyebilirsiniz. Levi Strauss için Anın ya da Bnin ne olduğu değil A ile B arasındaki ilişkiler önemlidir. Çünkü yapısalcılık bir şeyin başka bir şeyle ilişkisini temellendiren Sistemin ya da Yapı'nın kendisiyle ilgildir esas olarak.
Önemli eserleri
* Les Structures élémentaires de la parenté (1949)
* Race et histoire (1952) Irk ve Tarih
* Tristes tropigues (1955) Hüzünlü Dönenceler
* Anthropologie structurale (1958) Yapısal Antropoloji
* Le Totemisme aujourdhui (1962)
* La Pensée sauvage (1962) Yaban Düşünce
* Mythologigues I-IV
o Le Cru et le cuit 1964
o Du miel aux cendres 1966
o L'Origine des manières de table 1968
o L'Homme nu 1971
* Anthropologie structurale deux (1973)
* La Voie des masgues (1972)
* Paroles donnés (1984)
* Histoire de lynx (1991)
* Regarder écouter lire (1993)