-
- Üyelik Tarihi
- 9 Mar 2015
-
- Mesajlar
- 1,008
-
- MFC Puanı
- 28
Çin Halk Cumhuriyetinin kurulduğu 1949 yılından sonra Çinde din ve inanç özgürlüğüne ilişkin politika saptanıp uygulanmaya başlandı ve ülkenin koşullarına uygun siyaset-din ilişkisi kuruldu. Çin vatandaşları özgürce inançlarını seçebilirler ve dile getirebilirler, dini kimliklerini sergileyebilirler. Dinler eşittir ve barış içinde bir arada bulunurlar ve herhangi bir dinî anlaşmazlıklar yaşanmadı. Dine inananlar ve inanmayanlar birbirine saygı gösterirler ve barış içinde yaşarlar.
Çin Halk Cumhuriyetinin Anayasasında Çindeki dini politikalar hakkında şu maddeler yer alıyor:
Çin Halk Cumhuriyetine mensup vatandaşlar din ve inanç özgürlüklerine sahiptirler. Hiçbir devlet organı, toplumsal topluluk ve birey vatandaşları dine inanmaya veya inanmamaya zorlamaz, dine inananlar ve inanmayanlar arasında ayrım yapmaz. Normal dini faaliyetler devlet tarafından korunur. Hiç kimse dinden yaralanarak asayişi baltalayan, vatandaşların sağlığını bozan ve ulusal spor sistemini engelleyen faaliyetlerde bulunmaz. Dini topluluklar ve dini işler yabancı güçlerce kontrol edilmez.
Çinde yürürlükte olan Bölgesel Etnik Özerklik Yasası, Eğitim Yasası, Eğitim Yasası, Çalışma Yasası, Zorunlu Eğitim Yasası, Halk Meclisi Seçim Yasası ve Reklam Yasasında ayrıca şu maddelere de yer veriliyor:
Din ve inanç ayrımı yapılmaksızın vatandaşlar seçme ve seçilme haklarına sahiptirler. Dini toplulukların yasal malları yasalarca korunur. Eğitim ve din birbirinden ayrılır ve vatandaşlar din ve inanç ayrımı yapılmaksızın eşit bir şekilde eğitim görme olanağına sahiptirler. Farklı milliyetlere mensup halk birbirinin dil ve yazılarına, örf ve adetlerine, din ve inançlarına saygı göstermelidirler. Vatandaşlara istihdam konusunda din ve inançlarından dolayı ayrım yapılmaz. Reklam ve markalarda milliyet veya din ayrımı yapılamaz.
Çin hükümeti Ocak 1994te dini faaliyetlerin yapıldığı yerlerin yasal çıkarlarını korumak için Dini Faaliyetlerin Yapıldığı Yerler Yönetmeliğini yayınladı. Aynı yılın Şubat ayında Çinde bulunan yabancıların din ve inanç özgürlüklerine saygı göstermek, yabancıların dinî konuda Çindeki dinî çevrelerle yaptıkları dostça temaslar ile kültürel ve bilimsel teatileri korumak için Çin hükümeti Çin Halk Cumhuriyetinde Bulunan Yabancıların Dini Faaliyetleri Yönetmeliğini yayınladı.
Çindeki ilgili yasalarda ayrıca şu maddeler de yer alıyor: Din adamlarının yaptıkları normal dinî işler, dinî faaliyetlerin yapıldığı yerlerde ve dinî alışkanlıklara göre dine inananların evlerinde yapılan bütün normal dinî faaliyetler yasalar tarafından korunur ve hiç kimse bu faaliyetlere müdahale edemez.
Birçok dünya ülkesinde olduğu gibi Çinde de din ve eğitimin birbirinden ayrı tutulması ilkesi uygulanıyor ve öğrencilere dinî eğitim verilmiyor. Bazı yüksek okullarda ve araştırma organlarında dinî dersler verilir ve dinî araştırmalar yapılır. Dini örgütler tarafından kurulan dinî okullarda din eğitimi verilir.
Uzun tarihî gelişme sürecinde Çindeki çeşitli dinî kültürler Çinin geleneksel düşünce kültürünün bir parçası haline geldiler. Dinlerde inananlardan hep topluma hizmet vermeleri ve insanlara mutluluk getirmeleri isteniyor.
Çindeki Din Yapısı
Çin, birçok dinin bir arada bulunduğu bir ülkedir.
Çinliler esas olarak
Budizm,
Daoizm,
İslamiyet,
Katoliklik ve Hıristiyanlığa inanırlar.
İstatistiklere göre, Çinde çeşitli dinlere inananların sayısı 100 milyonu aştı.
Dini faaliyetlerin yapıldığı yerlerin sayısı 85 bin civarındadır. Din adamlarının sayısı yaklaşık 300 bindir. Çinde 3000den fazla dini topluluk ve 74 din okulu bulunuyor.
Çinin ulusal düzeydeki dini toplulukları arasında Çin Budizm Derneği, Çin Daoizm Derneği, Çin İslamiyet Derneği, Çin Yurtsever Katoliklik Derneği, Çin Yurtsever Hıristiyanlık Hareketi Komitesi ve Çin Hıristiyanlık Derneği yer alıyor.
Dini topluluklar kendileri tarafından saptanan tüzüklere göre liderlerini ve lider organlarını seçerler, dini işleri yürütürler; gerekli olduğunda dini okullar kurarlar, dini kitaplar yayınlarlar ve hayır işleri düzenlerler.
Çin Halk Cumhuriyetinin Anayasasında Çindeki dini politikalar hakkında şu maddeler yer alıyor:
Çin Halk Cumhuriyetine mensup vatandaşlar din ve inanç özgürlüklerine sahiptirler. Hiçbir devlet organı, toplumsal topluluk ve birey vatandaşları dine inanmaya veya inanmamaya zorlamaz, dine inananlar ve inanmayanlar arasında ayrım yapmaz. Normal dini faaliyetler devlet tarafından korunur. Hiç kimse dinden yaralanarak asayişi baltalayan, vatandaşların sağlığını bozan ve ulusal spor sistemini engelleyen faaliyetlerde bulunmaz. Dini topluluklar ve dini işler yabancı güçlerce kontrol edilmez.
Çinde yürürlükte olan Bölgesel Etnik Özerklik Yasası, Eğitim Yasası, Eğitim Yasası, Çalışma Yasası, Zorunlu Eğitim Yasası, Halk Meclisi Seçim Yasası ve Reklam Yasasında ayrıca şu maddelere de yer veriliyor:
Din ve inanç ayrımı yapılmaksızın vatandaşlar seçme ve seçilme haklarına sahiptirler. Dini toplulukların yasal malları yasalarca korunur. Eğitim ve din birbirinden ayrılır ve vatandaşlar din ve inanç ayrımı yapılmaksızın eşit bir şekilde eğitim görme olanağına sahiptirler. Farklı milliyetlere mensup halk birbirinin dil ve yazılarına, örf ve adetlerine, din ve inançlarına saygı göstermelidirler. Vatandaşlara istihdam konusunda din ve inançlarından dolayı ayrım yapılmaz. Reklam ve markalarda milliyet veya din ayrımı yapılamaz.
Çin hükümeti Ocak 1994te dini faaliyetlerin yapıldığı yerlerin yasal çıkarlarını korumak için Dini Faaliyetlerin Yapıldığı Yerler Yönetmeliğini yayınladı. Aynı yılın Şubat ayında Çinde bulunan yabancıların din ve inanç özgürlüklerine saygı göstermek, yabancıların dinî konuda Çindeki dinî çevrelerle yaptıkları dostça temaslar ile kültürel ve bilimsel teatileri korumak için Çin hükümeti Çin Halk Cumhuriyetinde Bulunan Yabancıların Dini Faaliyetleri Yönetmeliğini yayınladı.
Çindeki ilgili yasalarda ayrıca şu maddeler de yer alıyor: Din adamlarının yaptıkları normal dinî işler, dinî faaliyetlerin yapıldığı yerlerde ve dinî alışkanlıklara göre dine inananların evlerinde yapılan bütün normal dinî faaliyetler yasalar tarafından korunur ve hiç kimse bu faaliyetlere müdahale edemez.
Birçok dünya ülkesinde olduğu gibi Çinde de din ve eğitimin birbirinden ayrı tutulması ilkesi uygulanıyor ve öğrencilere dinî eğitim verilmiyor. Bazı yüksek okullarda ve araştırma organlarında dinî dersler verilir ve dinî araştırmalar yapılır. Dini örgütler tarafından kurulan dinî okullarda din eğitimi verilir.
Uzun tarihî gelişme sürecinde Çindeki çeşitli dinî kültürler Çinin geleneksel düşünce kültürünün bir parçası haline geldiler. Dinlerde inananlardan hep topluma hizmet vermeleri ve insanlara mutluluk getirmeleri isteniyor.
Çindeki Din Yapısı
Çin, birçok dinin bir arada bulunduğu bir ülkedir.
Çinliler esas olarak
Budizm,
Daoizm,
İslamiyet,
Katoliklik ve Hıristiyanlığa inanırlar.
İstatistiklere göre, Çinde çeşitli dinlere inananların sayısı 100 milyonu aştı.
Dini faaliyetlerin yapıldığı yerlerin sayısı 85 bin civarındadır. Din adamlarının sayısı yaklaşık 300 bindir. Çinde 3000den fazla dini topluluk ve 74 din okulu bulunuyor.
Çinin ulusal düzeydeki dini toplulukları arasında Çin Budizm Derneği, Çin Daoizm Derneği, Çin İslamiyet Derneği, Çin Yurtsever Katoliklik Derneği, Çin Yurtsever Hıristiyanlık Hareketi Komitesi ve Çin Hıristiyanlık Derneği yer alıyor.
Dini topluluklar kendileri tarafından saptanan tüzüklere göre liderlerini ve lider organlarını seçerler, dini işleri yürütürler; gerekli olduğunda dini okullar kurarlar, dini kitaplar yayınlarlar ve hayır işleri düzenlerler.