1167 yılında doğdu. Moğol Kağanı ve Moğol Devleti'nin kurucusudur. Asıl adı Temuçindir. Temuçin, 13 yaşlarında iken, babasını kaybetti. Henüz küçük olduğundan, kabilesi, onu bırakıp Tayciutlara katılmak istedi. Annesi Helün Hatun, binbir çaba ile kabilenin küçük bir bölümünü geri çevirebildi. Nice güçlük ve sıkıntıya rağmen, varlıklarını sürdürebildiler. Bütün bu olaylar sırasında, Temuçindeki önderlik yetenekleri kendisini belli ediyordu.
Cengiz, han olduktan sonra Çindeki Kitün/Chin Sülalesi'nin, kuzey sınırlarında Tatarlara karşı giriştiği bir harekete katıldı ve Tatarlar ezildi. Ona göre Tatarlar, atalarına kötülük edip, ölümüne neden olmuşlardı. 1202te Tatar kabileleri ile savaştı ve onları yendi.
Cengiz Han, Moğolistanın tek gücü durumuna gelmişti. 1206 İlkbaharı'nda, Onon Irmağı boylarında bir kurultay toplandı. Bu kurultay, bütün kabilelerin temsilcileri Han Cengizi, bakanlığa (Kağan) getirdiler. Cengiz unvanı da bu sırada verilmiş olmalıdır.
Cengiz Kağan, Çinden batıya giden ticaret yolunu denetimlerinde tutan Tangutlarla savaştı. 1209da kendisi de sefere katıldı. Başkent Ning-hia düşmediyse de, Tangutlar denetim altına alındı. Cengiz Kağan, Asyanın doğusunda büyük bir güç olarak ortaya çıkarken, Orta Asyanın kudretli devleti de Harezmşahlardı. İki ülke arasında birçok elçiler gidip gelmişti. Cengiz, iki ülke arasında özellikle ticaretin gelişmesinden yana olduğunu belirtmiş, Harezmşah'tan gelen kervan mallarını uygun fiyatlarla satın almıştı.
Cengiz, 1218de bir kaç elçisi dışında tamamı Müslüman olan tacirlerin yönettiği 450 kişilik bir kervan hazırlatıp gönderdi. Cengizin Moğolları tek bir devlet altında toplaması sonucu, eski Göktürk topraklarındaki bazı Türk Boylarının Batıya doğru göçü başlamıştır.
Asyadaki dinler mücadelesinde, Cengizin Şaman inancında olmasına karşın, siyasal açıdan İslamiyete yakınlaşmasıyla İslamiyete destek sağlamıştır.
Cengizle birlikte Asyanın iktisadi yaşamı da değişime uğramıştır. Ülkelerarası ticaret yeni boyutlar kazanmış, sınırlar ve gümrükler ortadan kalkmıştır. Asyada tek bir devletin egemen olmasıyla, Asyanın batısı ile doğusu arasındaki ticari ilişkiler gelişmiştir. Cengiz Han, 1227 yılında ölmüştür.
Cengiz Han, Moğol kabilele-rini buyruğu altında birleştirmiş, Asya'yı bir baştan bir başa fethederek güçlü bir impara-torluk kurmuş Moğol kağanıdır. Tarihin tanı-dığı en büyük fatihlerden biri olan Cengiz'in çocukları ve torunları da Çağatay Hanlığı, Şeybaniler, Altınordu, Gökordu, Kırım, Ka-zan, Buhara ve Astrahan hanlıkları ile İlhanlı Devleti'nin kurucuları olmuşlardır.
Cengiz sanını kağan olunca almıştır. Babası Yesügey 1160'larda yıkılan Moğol Devleti'nin son hükümdarı Kutula'nın yeğeniydi. Ünlü bir bey olan babası Temuçin daha küçük yaşlarda iken ölünce başkanı olduğu boy dağıldı.
Bu yüzden Temuçin'in çocukluğu birçok yönden sıkıntı içinde geçti. 20 yaşlarına gelince mücadeleye girişerek önce bağlı olduğu boyu buyruğu altına almayı başardı. Sonra başka boylar da onun yönetimini kabullendiler. Bir bölük Moğol boyu da Camuka adlı beyin önderliği altında toplanınca Temuçin ile Camuka karşı karşıya geldi. Uzun süren savaşlardan sonra Camuka'yı ve onu destekleyenleri yenen Temuçin Moğolistan'a tümüyle egemen oldu. 1206'da bütün Moğol kabilelerinin temsilcile-rinin bir araya geldikleri kurultay Temuçin'i Cengiz adıyla "kağan" (hakan) ilan etti.
Cengiz bundan sonra doğuda ve batıda fetihlere girişti. Önce adım adım Kuzey Çin'i ele geçirdi. 1213'te Çin Seddi'ni aştı. 1215'te Çin'in bütün önemli yerlerini aldı ve başkent Pekin'e girdi. Çin'deki seferleri sürdürmek için komutanlarından Mukali'yi görevlendire-rek kuzeye çekildi. Daha 1209'da başlayan batı fetihleri sırasında Uygurlar'ı ve Karluklar'ı kendisine bağlamıştı. Ardından Naymanlar'ı da bozguna uğrattı ve Türkistan'a yönel-di. Buralara egemen olan Harezmşahlar'a 1220'de kesin bir darbe indirerek Buhara, Semerkant gibi önemli kentleri, Maveraünnehir'i ve Horasan'ı ele geçirdi. Harezmşahlar'ı tarih sahnesinden sildikten sonra 1225'te Mo-ğolistan'a döndü.
Çin Seddi'nin batısında yaşayan ve uzun yıllardan beri Moğollar'a karşı duran Tangutlar üzerine büyük bir sefere girişti. Ama Tangutlar'ın başkentinin alındığını göremeden öldü.
Göçebe bir kavim olan Moğollar'ı tek bir yönetim altında birleştiren Cengiz Han bu başarısıyla tarihte büyük ün kazanmıştır. Ama fetihler sırasında göçebe Moğollar'ın yerleşik kavimlere karşı acımasız davranmala-rı, giriştikleri yağmacılık ve yıkım hareketleri tarihte olumsuz izler bırakmıştır.
Cengiz'in çocukları ve torunları fetihleri sürdürmüşler, Çin Denizi'nden Akdeniz kıyılarına, Orta Asya'dan Tuna boylarına kadar uzanan top-raklarda egemenlik kurmuşlardır. Ama bu egemenlikler uzun süreli olamamış, yalnız Güney Rusya'daki Altınordu Devleti 16. yüzyıla kadar varlığını koruyabilmiştir.
Cengiz, han olduktan sonra Çindeki Kitün/Chin Sülalesi'nin, kuzey sınırlarında Tatarlara karşı giriştiği bir harekete katıldı ve Tatarlar ezildi. Ona göre Tatarlar, atalarına kötülük edip, ölümüne neden olmuşlardı. 1202te Tatar kabileleri ile savaştı ve onları yendi.
Cengiz Han, Moğolistanın tek gücü durumuna gelmişti. 1206 İlkbaharı'nda, Onon Irmağı boylarında bir kurultay toplandı. Bu kurultay, bütün kabilelerin temsilcileri Han Cengizi, bakanlığa (Kağan) getirdiler. Cengiz unvanı da bu sırada verilmiş olmalıdır.
Cengiz Kağan, Çinden batıya giden ticaret yolunu denetimlerinde tutan Tangutlarla savaştı. 1209da kendisi de sefere katıldı. Başkent Ning-hia düşmediyse de, Tangutlar denetim altına alındı. Cengiz Kağan, Asyanın doğusunda büyük bir güç olarak ortaya çıkarken, Orta Asyanın kudretli devleti de Harezmşahlardı. İki ülke arasında birçok elçiler gidip gelmişti. Cengiz, iki ülke arasında özellikle ticaretin gelişmesinden yana olduğunu belirtmiş, Harezmşah'tan gelen kervan mallarını uygun fiyatlarla satın almıştı.
Cengiz, 1218de bir kaç elçisi dışında tamamı Müslüman olan tacirlerin yönettiği 450 kişilik bir kervan hazırlatıp gönderdi. Cengizin Moğolları tek bir devlet altında toplaması sonucu, eski Göktürk topraklarındaki bazı Türk Boylarının Batıya doğru göçü başlamıştır.
Asyadaki dinler mücadelesinde, Cengizin Şaman inancında olmasına karşın, siyasal açıdan İslamiyete yakınlaşmasıyla İslamiyete destek sağlamıştır.
Cengizle birlikte Asyanın iktisadi yaşamı da değişime uğramıştır. Ülkelerarası ticaret yeni boyutlar kazanmış, sınırlar ve gümrükler ortadan kalkmıştır. Asyada tek bir devletin egemen olmasıyla, Asyanın batısı ile doğusu arasındaki ticari ilişkiler gelişmiştir. Cengiz Han, 1227 yılında ölmüştür.
Cengiz Han, Moğol kabilele-rini buyruğu altında birleştirmiş, Asya'yı bir baştan bir başa fethederek güçlü bir impara-torluk kurmuş Moğol kağanıdır. Tarihin tanı-dığı en büyük fatihlerden biri olan Cengiz'in çocukları ve torunları da Çağatay Hanlığı, Şeybaniler, Altınordu, Gökordu, Kırım, Ka-zan, Buhara ve Astrahan hanlıkları ile İlhanlı Devleti'nin kurucuları olmuşlardır.
Cengiz sanını kağan olunca almıştır. Babası Yesügey 1160'larda yıkılan Moğol Devleti'nin son hükümdarı Kutula'nın yeğeniydi. Ünlü bir bey olan babası Temuçin daha küçük yaşlarda iken ölünce başkanı olduğu boy dağıldı.
Bu yüzden Temuçin'in çocukluğu birçok yönden sıkıntı içinde geçti. 20 yaşlarına gelince mücadeleye girişerek önce bağlı olduğu boyu buyruğu altına almayı başardı. Sonra başka boylar da onun yönetimini kabullendiler. Bir bölük Moğol boyu da Camuka adlı beyin önderliği altında toplanınca Temuçin ile Camuka karşı karşıya geldi. Uzun süren savaşlardan sonra Camuka'yı ve onu destekleyenleri yenen Temuçin Moğolistan'a tümüyle egemen oldu. 1206'da bütün Moğol kabilelerinin temsilcile-rinin bir araya geldikleri kurultay Temuçin'i Cengiz adıyla "kağan" (hakan) ilan etti.
Cengiz bundan sonra doğuda ve batıda fetihlere girişti. Önce adım adım Kuzey Çin'i ele geçirdi. 1213'te Çin Seddi'ni aştı. 1215'te Çin'in bütün önemli yerlerini aldı ve başkent Pekin'e girdi. Çin'deki seferleri sürdürmek için komutanlarından Mukali'yi görevlendire-rek kuzeye çekildi. Daha 1209'da başlayan batı fetihleri sırasında Uygurlar'ı ve Karluklar'ı kendisine bağlamıştı. Ardından Naymanlar'ı da bozguna uğrattı ve Türkistan'a yönel-di. Buralara egemen olan Harezmşahlar'a 1220'de kesin bir darbe indirerek Buhara, Semerkant gibi önemli kentleri, Maveraünnehir'i ve Horasan'ı ele geçirdi. Harezmşahlar'ı tarih sahnesinden sildikten sonra 1225'te Mo-ğolistan'a döndü.
Çin Seddi'nin batısında yaşayan ve uzun yıllardan beri Moğollar'a karşı duran Tangutlar üzerine büyük bir sefere girişti. Ama Tangutlar'ın başkentinin alındığını göremeden öldü.
Göçebe bir kavim olan Moğollar'ı tek bir yönetim altında birleştiren Cengiz Han bu başarısıyla tarihte büyük ün kazanmıştır. Ama fetihler sırasında göçebe Moğollar'ın yerleşik kavimlere karşı acımasız davranmala-rı, giriştikleri yağmacılık ve yıkım hareketleri tarihte olumsuz izler bırakmıştır.
Cengiz'in çocukları ve torunları fetihleri sürdürmüşler, Çin Denizi'nden Akdeniz kıyılarına, Orta Asya'dan Tuna boylarına kadar uzanan top-raklarda egemenlik kurmuşlardır. Ama bu egemenlikler uzun süreli olamamış, yalnız Güney Rusya'daki Altınordu Devleti 16. yüzyıla kadar varlığını koruyabilmiştir.