Kurânın toplanması, mushaf hâline getirilmesi demektir. Hz. Peygamber (a.s.)e inen ayetler; ince ve yassı taşlara, kaburga
kemiklerine, derilere, kağıtlara, hurma dallarına vb. şeylere yazılıyor ve muhafaza ediliy
ordu. Ayetler, inmeye devam ettiği için
Peygamberin sağlığında Kurân, mushaf haline getirilmemişti. Hz Peygamber (a.s.)in vefatından altı ay sonra, Yemâme
savaşında bir çok hafızın şehit olması üzerine Hz. Ömerin teşvikiyle Halife Hz. Ebu Bekir, Kurân
-
ı mushaf haline getirme kararı
aldı ve bu görevi, Peygamberin Kurânı vahiy meleği Cebraile son okuyuşunda hazır bulunan, vahiy kâtibi ve hafız olan Zeyd
ibn Sabite verdi. Zeyd, titiz bir çalışma ile Kurânı mushaf haline getirdi ve halifeye teslim ett
i. Bu mushaf, Hz. Osman
zamanında yine Zeyd ibn Sabitin başkanlığında Abdullah ibn Zübeyr, Sâid ibn As, ve Abdurrahman ibn Hârisden oluşan bir
komisyon tarafından çoğaltıldı. Yer yüzündeki bütün mushaflar, bu ilk mushafların aynıdır.
kemiklerine, derilere, kağıtlara, hurma dallarına vb. şeylere yazılıyor ve muhafaza ediliy
ordu. Ayetler, inmeye devam ettiği için
Peygamberin sağlığında Kurân, mushaf haline getirilmemişti. Hz Peygamber (a.s.)in vefatından altı ay sonra, Yemâme
savaşında bir çok hafızın şehit olması üzerine Hz. Ömerin teşvikiyle Halife Hz. Ebu Bekir, Kurân
-
ı mushaf haline getirme kararı
aldı ve bu görevi, Peygamberin Kurânı vahiy meleği Cebraile son okuyuşunda hazır bulunan, vahiy kâtibi ve hafız olan Zeyd
ibn Sabite verdi. Zeyd, titiz bir çalışma ile Kurânı mushaf haline getirdi ve halifeye teslim ett
i. Bu mushaf, Hz. Osman
zamanında yine Zeyd ibn Sabitin başkanlığında Abdullah ibn Zübeyr, Sâid ibn As, ve Abdurrahman ibn Hârisden oluşan bir
komisyon tarafından çoğaltıldı. Yer yüzündeki bütün mushaflar, bu ilk mushafların aynıdır.