-
- Üyelik Tarihi
- 8 Ara 2012
-
- Mesajlar
- 17,522
-
- MFC Puanı
- 3,901
Netflix sayesinde normalde pek de kolay keşfedemeyeceğimiz dizileri görme, fark etme şansına erişmiş durumdayız. Netflix'in en büyük artısı ise elbette 'orijinal' yapımlarla karşımıza çıkması.
İşte tam da bu noktada 2018'in ocak ayına resmen damga vuran İspanyol yapımı bir Netflix dizisi var: 'La Casa De Papel' ya da İngilizce ismiyle 'Money Heist'...
Peki 'La Casa De Papel' neden bu kadar sükse yaptı?
Öncelikle dizinin konusu klişe gibi gelse de aslında bir hayli çekici.
Kendisine 'Profesör' adını veren bir ağabeyimiz var ve yüzyılın soygununu yapma hayaliyle 'kaybeden' tiplerden kendine bir ekip kurar.
Bunları eğitir, besler, büyütür.
Her birinin adı 'Tokyo', 'Berlin', 'Helsinki', 'Rio', 'Oslo' gibi şehir isimleri olur.
Daha sonra düğmeye basılır ve kusursuz soygun planı için başlangıç yapılır.
Ve elbette işler çok acayip şekilde ilerler.
Dizinin öyle bir sürükleyici yanı var ki temponun hiçbir şekilde düşmemesi fazlasıyla enteresan.
Diziyi izlerken sıkılmak gibi bir şansınız yok çünkü kurgu ve senaryo çok başarılı.
Standart bir dizi gibi başlayan ve ilerleyen dizi farkını tarzıyla, başarılı diyaloglarıyla ve detaylarıyla ortaya koyuyor.
Aslında İspanya'daki Antena 3 kanalı için çekilen dizi bir sezon sürüyor.
Kendi ülkesi İspanya'da iki bölüm halinde yayınlanan sezonun 9 bölümlük ilk kısmı Mayıs 2017'de, 6 bölümlük ikinci kısmı ise Ekim 2017'de yayınlanmış.
Dizi bitmiş, 'obarey'ler çekilmiş.
Ve 2018 başında Netflix tarafından bütün dünyaya servis edilmiş.
Ancak Netflix'te ilk sezonun süreleri yeniden düzenlenmiş ve 9 bölümden oluşan sezonun ilk yarısının 70-80'er dakikalık bölümleri 40-50'şer bölümlere düşürülmüş, sürelerde kısaltmaya gidilince bölüm sayısı da haliyle 9'dan 13'e çıkarılmış.
Çok karışık geldiğinin farkındayım ancak gerçekten durum karışık.
Netflix, daha önce televizyonda yayınlanan dizinin bölümlerine belki daha iyi izlenilebilirlik ya da standartizasyon kapsamında elden geçirmiş; bu onların yayın politikası ancak fena halde kafa karışıklığı yaratılmış durumda.
İşte bu dizinin böyle de bir 'konuşulma' macerası, günden güne Meksika dalgası tadında büyüyen bir hayran kitlesi de var.
Son dönemde ABD ve İngiltere dışından pek çok dizi farkını ortaya koymuş durumda ve her biri de şimdiden ciddi kitleler yaratmayı başardı.
Mutlaka şans vermek lazım...
İşte tam da bu noktada 2018'in ocak ayına resmen damga vuran İspanyol yapımı bir Netflix dizisi var: 'La Casa De Papel' ya da İngilizce ismiyle 'Money Heist'...
Peki 'La Casa De Papel' neden bu kadar sükse yaptı?
Öncelikle dizinin konusu klişe gibi gelse de aslında bir hayli çekici.
Kendisine 'Profesör' adını veren bir ağabeyimiz var ve yüzyılın soygununu yapma hayaliyle 'kaybeden' tiplerden kendine bir ekip kurar.
Bunları eğitir, besler, büyütür.
Her birinin adı 'Tokyo', 'Berlin', 'Helsinki', 'Rio', 'Oslo' gibi şehir isimleri olur.
Daha sonra düğmeye basılır ve kusursuz soygun planı için başlangıç yapılır.
Ve elbette işler çok acayip şekilde ilerler.
Dizinin öyle bir sürükleyici yanı var ki temponun hiçbir şekilde düşmemesi fazlasıyla enteresan.
Diziyi izlerken sıkılmak gibi bir şansınız yok çünkü kurgu ve senaryo çok başarılı.
Standart bir dizi gibi başlayan ve ilerleyen dizi farkını tarzıyla, başarılı diyaloglarıyla ve detaylarıyla ortaya koyuyor.
Aslında İspanya'daki Antena 3 kanalı için çekilen dizi bir sezon sürüyor.
Kendi ülkesi İspanya'da iki bölüm halinde yayınlanan sezonun 9 bölümlük ilk kısmı Mayıs 2017'de, 6 bölümlük ikinci kısmı ise Ekim 2017'de yayınlanmış.
Dizi bitmiş, 'obarey'ler çekilmiş.
Ve 2018 başında Netflix tarafından bütün dünyaya servis edilmiş.
Ancak Netflix'te ilk sezonun süreleri yeniden düzenlenmiş ve 9 bölümden oluşan sezonun ilk yarısının 70-80'er dakikalık bölümleri 40-50'şer bölümlere düşürülmüş, sürelerde kısaltmaya gidilince bölüm sayısı da haliyle 9'dan 13'e çıkarılmış.
Çok karışık geldiğinin farkındayım ancak gerçekten durum karışık.
Netflix, daha önce televizyonda yayınlanan dizinin bölümlerine belki daha iyi izlenilebilirlik ya da standartizasyon kapsamında elden geçirmiş; bu onların yayın politikası ancak fena halde kafa karışıklığı yaratılmış durumda.
İşte bu dizinin böyle de bir 'konuşulma' macerası, günden güne Meksika dalgası tadında büyüyen bir hayran kitlesi de var.
Son dönemde ABD ve İngiltere dışından pek çok dizi farkını ortaya koymuş durumda ve her biri de şimdiden ciddi kitleler yaratmayı başardı.
Mutlaka şans vermek lazım...