Yazar:Canan Tan
Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2005
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar
Eroin konusunda, bilimsel ya da günlük tarzında, pek çok kitap yazıldı. Türk ya da yabancı, günlük tutan eroin bağımlıları, anılarını paylaştılar okurlarla. Bulanık kafalarıyla, edebi kaygı gütmeden, bulutların üzerindeki serüvenlerini anlattılar.
Gerçek anlamda bir eroin romanı yazmak isteyişim bundan, diyor Canan Tan.
Beyinlerin damağında edebiyat tadını duyarak da okunabilmeliydi eroinin hikayesi... Romandaki karakterlerin hepsi hayal ürünü. Ama yaşadıkları öylesine gerçek ki... Eylülü, Dünyayı ya da Alevi değilse bile Ayşeleri, Zeynepleri, Özgeleri bulabilirsiniz yakın çevrenizde...
Eroinle Dans, yalnızca bir eroin öyküsü değil. Sigara ve içkiyle başlayıp esrar, kokain, sakinleştirici ya da uyarıcı haplarla süren, uzun, upuzun bir yolun son noktası eroin.
Merak, macera arayışı, çarpık ilişkilerin yaşandığı arkadaş çevreleri, rastlantı sonucu içinde bulunulan topluluğa uyum çabaları, bu konulara en uzak duran kişileri bile nasıl da içine çekebiliyor. romanın iki kahramanı Eylül ve Dünyanın başına gelenler de bunlardan farklı değil.
Eylül, ailesinin biricik prensesi; el bebek gül bebek büyütülmüş en iyi okullarda okutulmuş pırıl pırıl bir genç kız. Yolundan sapmasını haklı çıkaracak hiçbir dayanağı yok. Ancak, çok güçlü arkadaşlık ve dostluk bağları bazen bataklığa sürükleyebiliyor insanları. Eroinle Dans, hem güçlü bir arkadaşlığı, hem de böylesine güçlü bir arkadaşlığın sonuçlarını anlatıyor.
Başka bir kaynaktan özet
Romanımızın başkahramanları Eylül ve Dünya Eylül İzmirli Boğaziçi üniversitesinin psikoloji bölümünü kazanmış genç, güzel, dürüst, akıllı ve ailesinin gözbebeği bir kızdır Eylül okuluna kaydolup yurduna yerleşir ve ilk günden dünya ile tanışır Dünya eğlenceli kıpır kıpır bir genç kızdır Dünyanın erkek arkadaşı vardır adı Emre Ve odalarındaki diğer arkadaşları Ece Dünya ve Ece iyi geçinemeseler de Eylüle olan yakınlıklarını kaybetmemek için bir şey yapmazlar Dünya çılgın dersleri umursamaz sürekli sevgilisiyle gezer Eylül onu kırmak istemez ve davet ettiği yerlere gider eğlenir Ve oradaki çılgınlıkları görmezden gelir Nasıl olsa ben yapmam ben kendimi kontrol ederim diye düşünürEce ise başında bir belayla ne yapacağını bilmeden dolaşır etrafta Ecenin belası okulda herkes tarafından tanınan çok zeki bir öğrenci olan Cengizdir Cengiz biran olsun Ecenin peşini bırakmaz aslında herhangi bir tacizde bulunmamaktadır fakat sürekli gölge gibi Eceyi takip etmesi Eceyi gerçekten çok rahatsız etmiştirSonunda Ece ailesiyle birlikte bir karar alır ve eve çıkmayı düşünür tabiî ki arkadaş olarak Eylüle teklif sunacaktır Eylül ilk olarak Dünyayı düşünür Ben olmazsam o ne yapar diye acaba kırılır mıydı? Ve Dünyayla konuşur hiç beklemediği bir tepki alır tabiî ki çık ben zaten Emrede kalıyorum der Eylül ve Ece evlerine çıkmışlardır Dünya bir eroin bağımlısıdır ama hep bırakmaya çalışmıştır sevgilisi Emre ile birlikte ve öle bir şeyden tamamen kurtulmak imkansızdır Sadece hafta sonları içerler Ve bu partilere Eylülde katılır Eylül kendine güvenir ben içsem bile kendimi kontrol ederim bağımlı olmam der Her cumartesi gecesi yapılan eroin partilerine katılır Eylül orada Tarık ile tanışır o bu gibi partilerde çok saygın yeri olan bir adamdır Birbirlerinden etkilenirler ve görüşmeye başlarlar Eylül artık bir eroin bağımlısı olmuş üstüne bide kriz geçirmektedirDünya yardımına koşar ve üç günlük kendi bildiği tedavilerle Eylülün krizi atlatmasına yardımcı olur Eylül bir daha asla içmeyeceğim der Artık yıl sonu gelmiştir sıkı disiplinli bir çalışma ile tüm derslerinden başarıyla geçer Eylül Ama yaz okuluna da gitmek istemektedir Hem üstten ders almak hem Tarıkın yanında olmak için Zor da olsa ailesini ikna edereroin partilerine tekrar gitmeye başlar kendinden emindir 3 ay temiz kalmıştır ve tekrar başlamayacaktırYine o gecelerden birinde eski aşkı erosu eroini son bir kez daha denemek ister Eylül Tarık istemeye istemeye eroini verir Eylül bunun son olduğunu düşünür fakat son değildir artık her partide eroini alır Bu sırada Dünyanın sevgilisi Emre Amerikaya gitmiştir ve ne zaman geleceği belli değildirTam o sırada Dünyanın kötü olduğu günlerden birinde hamile olduğu ortaya çıkarDünya kararlıdır bebeğini doğuracaktır fakat eroin !! Artık Emreden hiç haber gelmez Tarık ise İsviçreye gitmiştir ve o da Dünyanın hamile olmasına tepki vermez hatta umursamazBu durum Eylülün canını sıkmıştır Tarık için hiç böle düşünmemiştir bir şeyler yapacağını umuyordu ama göründüğü gibi Tarık bu duruma fazlasıyla ilgisizdir Diğer yandan annesinin baskılarıyla da Dünya bebeğini aldırmak zorunda kalmıştır ve perişan bir haldedir Eylül ondan iyi bir halde değildir eroin etkilerinden kurtulmaya çalışmaktadır Bir gün kendini iyi hissettiğini düşünür evden çıkar ve okula gider döndüğünde Dünyayı evde bulamaz dışarı çıkmıştır hava almak için diye düşünür fakat saat baya geç olmuştur onu araması gerektiğini düşünür Apartmanın kapısından çıkacakken merdivenlerin altından bir ışıltı çarpar gözüne evet o biricik arkadaşı Dünyanın saç tokasıdır Yaşadığı acıyı daha fazla kaldıramamıştır dünya altın vuruşla hayatını karartan eroinle veda etmiştir hayataEylül yıkılmış bir haldedir O evin boşluğu Dünyanın yokluğu ölüm gibi gelmektedir ona bir gece Dünya ile beraber geldiği bara gider tek başına oturur içkisini söyler bir zaman sonra biri oturur yanına eroin partilerinden tanıdık bir yüzdür bu niye buradasın gel bizim yanımıza derEylül ise eroin ister ondan bir de onlara adını Alev olduğunu söylemesini çocuk bunları kabul ederEylül artık bu acılara daha fazla dayanamayacağını düşünür Eroin onu mahvetmeye başlamıştır Eve döndüğünde düşünür ve ölümün tek çare olduğunu zanneder Ailesi arkadaşları onu böyle bilmezdi oysaki ama o şimdi batağa düşmüş bir genç kızdı Eline Dünyanın haplarını alır ve eroinle değil onlarla yaşamını bitirmeye kara verir Sabah olduğunda ona bakmaya gelen arkadaşı Eylülü bulur ve hastaneye kaldırır zor da olsa hayata geri döndürürler Eylülü ailesi gelip Eylülü alır ve İzmire götürürler Orada deniz kıyısında huzur bulmaya ve geçmişi unutmaya başlar Eylül Son olarak yazdıkları ise şunlardır;
Çok şaşıracaksın ama Sana olan tutsaklığım buraya kadar Eroin! Vedalaşmamızın zamanı geldiHer şey ne güzel başlamıştı oysa Yepyeni ufuklar açmıştın önüme Bulutların üzerine çıkarıp özgür bırakmıştın beniBambaşka bir özgürlüktü bu; çevremdekilerden farklı kılan, sıkı sıkıya bağlanmaya değer, çekici, vazgeçilmesi güç bir büyü Asıl tutulduğum da buydu galibaEros, dedim sana! Aşk tanrım oldun benim Mutluydum kollarında Beni dansa kaldırdığında, geri çeviremedim; tam tersine havalar uçtum sevincimdenAyaklarımızın uyumu harikaydı Bana bırakmıştın kendini, istediğim gibi yönetebiliyordum seni Hep böyle sürecek sandım'' Tüm sorumluluğu sana yüklemek haksızlık olurNereye sürüklendiğim belliydi, gene de koştum peşinden Canımdaki canı çekip alman da ders olmadı bana Senden kaçarken, sana sığındım Yaptığımızın ölüm dansı olduğunu bile bile, kollarındaki sarhoşluğumu sürdürdüğüm için, ben de en az senin kadar suçlu değil miyim?
Ama bitti artık Ölüm dansı tek kişiliktir!
Bundan sonrasından bana eşlik edemeyeceksin
Ölümüm senin elinden olmayacak Eroin!
Bu zevki tattırmayacağım sana'
Eroinle ölümüne dans!
Bitti, deseniz de bir yerlerde sürüyor hala
Değişen, yalnızca dans edenler
Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2005
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar
Eroin konusunda, bilimsel ya da günlük tarzında, pek çok kitap yazıldı. Türk ya da yabancı, günlük tutan eroin bağımlıları, anılarını paylaştılar okurlarla. Bulanık kafalarıyla, edebi kaygı gütmeden, bulutların üzerindeki serüvenlerini anlattılar.
Gerçek anlamda bir eroin romanı yazmak isteyişim bundan, diyor Canan Tan.
Beyinlerin damağında edebiyat tadını duyarak da okunabilmeliydi eroinin hikayesi... Romandaki karakterlerin hepsi hayal ürünü. Ama yaşadıkları öylesine gerçek ki... Eylülü, Dünyayı ya da Alevi değilse bile Ayşeleri, Zeynepleri, Özgeleri bulabilirsiniz yakın çevrenizde...
Eroinle Dans, yalnızca bir eroin öyküsü değil. Sigara ve içkiyle başlayıp esrar, kokain, sakinleştirici ya da uyarıcı haplarla süren, uzun, upuzun bir yolun son noktası eroin.
Merak, macera arayışı, çarpık ilişkilerin yaşandığı arkadaş çevreleri, rastlantı sonucu içinde bulunulan topluluğa uyum çabaları, bu konulara en uzak duran kişileri bile nasıl da içine çekebiliyor. romanın iki kahramanı Eylül ve Dünyanın başına gelenler de bunlardan farklı değil.
Eylül, ailesinin biricik prensesi; el bebek gül bebek büyütülmüş en iyi okullarda okutulmuş pırıl pırıl bir genç kız. Yolundan sapmasını haklı çıkaracak hiçbir dayanağı yok. Ancak, çok güçlü arkadaşlık ve dostluk bağları bazen bataklığa sürükleyebiliyor insanları. Eroinle Dans, hem güçlü bir arkadaşlığı, hem de böylesine güçlü bir arkadaşlığın sonuçlarını anlatıyor.
Başka bir kaynaktan özet
Romanımızın başkahramanları Eylül ve Dünya Eylül İzmirli Boğaziçi üniversitesinin psikoloji bölümünü kazanmış genç, güzel, dürüst, akıllı ve ailesinin gözbebeği bir kızdır Eylül okuluna kaydolup yurduna yerleşir ve ilk günden dünya ile tanışır Dünya eğlenceli kıpır kıpır bir genç kızdır Dünyanın erkek arkadaşı vardır adı Emre Ve odalarındaki diğer arkadaşları Ece Dünya ve Ece iyi geçinemeseler de Eylüle olan yakınlıklarını kaybetmemek için bir şey yapmazlar Dünya çılgın dersleri umursamaz sürekli sevgilisiyle gezer Eylül onu kırmak istemez ve davet ettiği yerlere gider eğlenir Ve oradaki çılgınlıkları görmezden gelir Nasıl olsa ben yapmam ben kendimi kontrol ederim diye düşünürEce ise başında bir belayla ne yapacağını bilmeden dolaşır etrafta Ecenin belası okulda herkes tarafından tanınan çok zeki bir öğrenci olan Cengizdir Cengiz biran olsun Ecenin peşini bırakmaz aslında herhangi bir tacizde bulunmamaktadır fakat sürekli gölge gibi Eceyi takip etmesi Eceyi gerçekten çok rahatsız etmiştirSonunda Ece ailesiyle birlikte bir karar alır ve eve çıkmayı düşünür tabiî ki arkadaş olarak Eylüle teklif sunacaktır Eylül ilk olarak Dünyayı düşünür Ben olmazsam o ne yapar diye acaba kırılır mıydı? Ve Dünyayla konuşur hiç beklemediği bir tepki alır tabiî ki çık ben zaten Emrede kalıyorum der Eylül ve Ece evlerine çıkmışlardır Dünya bir eroin bağımlısıdır ama hep bırakmaya çalışmıştır sevgilisi Emre ile birlikte ve öle bir şeyden tamamen kurtulmak imkansızdır Sadece hafta sonları içerler Ve bu partilere Eylülde katılır Eylül kendine güvenir ben içsem bile kendimi kontrol ederim bağımlı olmam der Her cumartesi gecesi yapılan eroin partilerine katılır Eylül orada Tarık ile tanışır o bu gibi partilerde çok saygın yeri olan bir adamdır Birbirlerinden etkilenirler ve görüşmeye başlarlar Eylül artık bir eroin bağımlısı olmuş üstüne bide kriz geçirmektedirDünya yardımına koşar ve üç günlük kendi bildiği tedavilerle Eylülün krizi atlatmasına yardımcı olur Eylül bir daha asla içmeyeceğim der Artık yıl sonu gelmiştir sıkı disiplinli bir çalışma ile tüm derslerinden başarıyla geçer Eylül Ama yaz okuluna da gitmek istemektedir Hem üstten ders almak hem Tarıkın yanında olmak için Zor da olsa ailesini ikna edereroin partilerine tekrar gitmeye başlar kendinden emindir 3 ay temiz kalmıştır ve tekrar başlamayacaktırYine o gecelerden birinde eski aşkı erosu eroini son bir kez daha denemek ister Eylül Tarık istemeye istemeye eroini verir Eylül bunun son olduğunu düşünür fakat son değildir artık her partide eroini alır Bu sırada Dünyanın sevgilisi Emre Amerikaya gitmiştir ve ne zaman geleceği belli değildirTam o sırada Dünyanın kötü olduğu günlerden birinde hamile olduğu ortaya çıkarDünya kararlıdır bebeğini doğuracaktır fakat eroin !! Artık Emreden hiç haber gelmez Tarık ise İsviçreye gitmiştir ve o da Dünyanın hamile olmasına tepki vermez hatta umursamazBu durum Eylülün canını sıkmıştır Tarık için hiç böle düşünmemiştir bir şeyler yapacağını umuyordu ama göründüğü gibi Tarık bu duruma fazlasıyla ilgisizdir Diğer yandan annesinin baskılarıyla da Dünya bebeğini aldırmak zorunda kalmıştır ve perişan bir haldedir Eylül ondan iyi bir halde değildir eroin etkilerinden kurtulmaya çalışmaktadır Bir gün kendini iyi hissettiğini düşünür evden çıkar ve okula gider döndüğünde Dünyayı evde bulamaz dışarı çıkmıştır hava almak için diye düşünür fakat saat baya geç olmuştur onu araması gerektiğini düşünür Apartmanın kapısından çıkacakken merdivenlerin altından bir ışıltı çarpar gözüne evet o biricik arkadaşı Dünyanın saç tokasıdır Yaşadığı acıyı daha fazla kaldıramamıştır dünya altın vuruşla hayatını karartan eroinle veda etmiştir hayataEylül yıkılmış bir haldedir O evin boşluğu Dünyanın yokluğu ölüm gibi gelmektedir ona bir gece Dünya ile beraber geldiği bara gider tek başına oturur içkisini söyler bir zaman sonra biri oturur yanına eroin partilerinden tanıdık bir yüzdür bu niye buradasın gel bizim yanımıza derEylül ise eroin ister ondan bir de onlara adını Alev olduğunu söylemesini çocuk bunları kabul ederEylül artık bu acılara daha fazla dayanamayacağını düşünür Eroin onu mahvetmeye başlamıştır Eve döndüğünde düşünür ve ölümün tek çare olduğunu zanneder Ailesi arkadaşları onu böyle bilmezdi oysaki ama o şimdi batağa düşmüş bir genç kızdı Eline Dünyanın haplarını alır ve eroinle değil onlarla yaşamını bitirmeye kara verir Sabah olduğunda ona bakmaya gelen arkadaşı Eylülü bulur ve hastaneye kaldırır zor da olsa hayata geri döndürürler Eylülü ailesi gelip Eylülü alır ve İzmire götürürler Orada deniz kıyısında huzur bulmaya ve geçmişi unutmaya başlar Eylül Son olarak yazdıkları ise şunlardır;
Çok şaşıracaksın ama Sana olan tutsaklığım buraya kadar Eroin! Vedalaşmamızın zamanı geldiHer şey ne güzel başlamıştı oysa Yepyeni ufuklar açmıştın önüme Bulutların üzerine çıkarıp özgür bırakmıştın beniBambaşka bir özgürlüktü bu; çevremdekilerden farklı kılan, sıkı sıkıya bağlanmaya değer, çekici, vazgeçilmesi güç bir büyü Asıl tutulduğum da buydu galibaEros, dedim sana! Aşk tanrım oldun benim Mutluydum kollarında Beni dansa kaldırdığında, geri çeviremedim; tam tersine havalar uçtum sevincimdenAyaklarımızın uyumu harikaydı Bana bırakmıştın kendini, istediğim gibi yönetebiliyordum seni Hep böyle sürecek sandım'' Tüm sorumluluğu sana yüklemek haksızlık olurNereye sürüklendiğim belliydi, gene de koştum peşinden Canımdaki canı çekip alman da ders olmadı bana Senden kaçarken, sana sığındım Yaptığımızın ölüm dansı olduğunu bile bile, kollarındaki sarhoşluğumu sürdürdüğüm için, ben de en az senin kadar suçlu değil miyim?
Ama bitti artık Ölüm dansı tek kişiliktir!
Bundan sonrasından bana eşlik edemeyeceksin
Ölümüm senin elinden olmayacak Eroin!
Bu zevki tattırmayacağım sana'
Eroinle ölümüne dans!
Bitti, deseniz de bir yerlerde sürüyor hala
Değişen, yalnızca dans edenler