-
- Üyelik Tarihi
- 24 May 2013
-
- Mesajlar
- 2,712
-
- MFC Puanı
- 384
“Issız Adam “ filmini hatırlarsanız eğer uzun süre gündemimizi meşgul etmişti. Issızlaşmış modern erkeğin bir türlü bağlanamadığı ilişki sorunlarını anlattığı filmde pek çok kadın sinemadan iki gözü iki çeşme çıkmıştı çünkü kalbinde yara olan bir yerle.
Son yıllarda etrafta bir virüs gibi dolaşan erkeğin bağlanamama sorunu aslında çağın en önemli hastalığı değil mi?
İlk insandan günümüze kadar erkeğin her dönemde üstlendiği ve ağırlıklı yürüttüğü rolleri farklı olmuştur. Baba koca oğul asker sevgili gibi pek çok sıfatı sırtında taşıyan erkek tarihsel değişim içinde genetik haritasını çağın durumuna göre şekillendirmek zorunda kalmıştır.
Dönemin ahlaki ve sosyal durumu erkeğin toplumsal ve kişisel davranışlarını belirlemekte önemli bir yer oynamıştır. Dünya savaşları erkeği sadece emir komuta zincirinde bir askere dönüştürürken; ekonomik sıkıntıların ağır yaşandığı yıllarda ailesini toplayıp onlara kol kanat geren erkek görevi baskınlık kazanmıştır.
Kadını meta haline getiren tarihsel sürecin ardından erkeğin evin reisi konumuna geçirmiş ve sanayi devriyle bilek gücüne daha fazla ihtiyaç duyulmuştur.
Bütün bu dönemleri yaşamış ve genetik koduna işlemiş olan erkek bugünün kapitalist sisteminde ona yine dayatılan yaşam biçimini benimsemek durumunda kalmıştır.
Medeni ve teknolojik hayatın erkeğe sağladığı imkan onu daha özgür kılmış gibi görünse de; aslında yine kendi sürecinin göstergesini yaşamaya itiyor.
Eskisi gibi savaşlar yüzünden insan ömrü kısa değil
erkekler evlenip çocuk sahibi olarak neslin devamını sağlama zorunluluğunda değiller. Ülkede genç nüfus da var yeterince asker de! O zaman aile kurumu zorunluluğu yok. Zaten kapitalist sistemin mantığı da erkeğe gez dolaş diyor.
Sık sevgili değiştirmesi için teşvik eden medya ve evrensel bir döngü var. O gezip tozup sevgili değiştirip gününü gün edecek ki; ona gereken hizmet ve ürünler satılacak. Öyle erken evlenmeyi gerektirecek bir durum yok. Ortalama insan ömrü neredeyse 85’i bulmuşken geç evlenip aile kurumuna geç katılabilirsin. Orada da sana satılacak pek çok ürün var nasılsa…
Diğer yandan bakarsan; kadın da artık erkeğe muhta onun kol ve kanadına sığınmaya mecbur korunması gereken bir durumda olmadığına göre; ne gerek var bağlanmaya gez eğlen gül eğlen ey erkek!
Bize de bu soruya cevap aramak kalsın: Erkekler neden bağlanamıyor?
Candan Ünal
Son yıllarda etrafta bir virüs gibi dolaşan erkeğin bağlanamama sorunu aslında çağın en önemli hastalığı değil mi?
İlk insandan günümüze kadar erkeğin her dönemde üstlendiği ve ağırlıklı yürüttüğü rolleri farklı olmuştur. Baba koca oğul asker sevgili gibi pek çok sıfatı sırtında taşıyan erkek tarihsel değişim içinde genetik haritasını çağın durumuna göre şekillendirmek zorunda kalmıştır.
Dönemin ahlaki ve sosyal durumu erkeğin toplumsal ve kişisel davranışlarını belirlemekte önemli bir yer oynamıştır. Dünya savaşları erkeği sadece emir komuta zincirinde bir askere dönüştürürken; ekonomik sıkıntıların ağır yaşandığı yıllarda ailesini toplayıp onlara kol kanat geren erkek görevi baskınlık kazanmıştır.
Kadını meta haline getiren tarihsel sürecin ardından erkeğin evin reisi konumuna geçirmiş ve sanayi devriyle bilek gücüne daha fazla ihtiyaç duyulmuştur.
Bütün bu dönemleri yaşamış ve genetik koduna işlemiş olan erkek bugünün kapitalist sisteminde ona yine dayatılan yaşam biçimini benimsemek durumunda kalmıştır.
Medeni ve teknolojik hayatın erkeğe sağladığı imkan onu daha özgür kılmış gibi görünse de; aslında yine kendi sürecinin göstergesini yaşamaya itiyor.
Eskisi gibi savaşlar yüzünden insan ömrü kısa değil
Sık sevgili değiştirmesi için teşvik eden medya ve evrensel bir döngü var. O gezip tozup sevgili değiştirip gününü gün edecek ki; ona gereken hizmet ve ürünler satılacak. Öyle erken evlenmeyi gerektirecek bir durum yok. Ortalama insan ömrü neredeyse 85’i bulmuşken geç evlenip aile kurumuna geç katılabilirsin. Orada da sana satılacak pek çok ürün var nasılsa…
Diğer yandan bakarsan; kadın da artık erkeğe muhta onun kol ve kanadına sığınmaya mecbur korunması gereken bir durumda olmadığına göre; ne gerek var bağlanmaya gez eğlen gül eğlen ey erkek!
Bize de bu soruya cevap aramak kalsın: Erkekler neden bağlanamıyor?
Candan Ünal