Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Büyük Düşünenler İçin

Lykia

Şem's Gibi Aşı'k Olacaksın ki ; Aşk'ın Haddini Aşa
MFC Üyesi
Konum
İstanbul
  • Üyelik Tarihi
    27 Tem 2013
  • Mesajlar
    813
  • MFC Puanı
    14
buyuk-dusunenler-icin-193x300.jpg


Ormanda babası ile yürüyüş yapan çocuğun ayağı takılıp düşer. Canı yanan çocuk “ahhhhh” diye bağırır. Çocuğun sesi karşı ki dağdan “ahhhhh” diye aynen geri döner. Çocuk büyük bir şaşkınlık ve merak içerisinde “sen kimsin?” diye seslenir. Aldığı cevap “sen kimsin?” olur. Aldığı cevaba kızan çocuk “sen bir korkaksın” diye tekrar bağırır. Dağdan gelen ses, “sen bir korkaksın” olur. Babasına dönen çocuk “baba neler oluyor böyle?” diye sorar. Bunun üzerine babası “Oğlum dinle ve öğren!” Dağa dönüp “sana hayranım” diye bağırır. Gelen cevap “sana hayranım!” Baba tekrar bağırır, “sen muhteşemsin!” Gelen cevap; “sen muhteşemsin!” Çocuk daha çok şaşırır, ne olduğunu anlamadığı bu durumu kendisine açıklamasını ister.

Baba, oğlum “insanlar buna “yankı” derler, ama aslında bu “yaşam”dır.” “Yaşam daima sana, senin verdiklerini geri verir. Aynen bunun gibi hayatta ki her şey tesadüf değil, yaptıklarımızın aynada bir yansıması, yaptığımız davranışların aynasıdır.


Mevlana’da Mesnevi’de; “Bu dünya bir dağa benzer. İşlerimiz, yaptıklarımız da sese. Seslerimiz güzel de olsa, çirkin de olsa dağa çarpar döner yine bize gelir.”

Baba, çocuğuna devamla bak evlat; “yaşlı bir inşaat ustasının emeklilik çağı gelmişti. Patronuna, elindeki işlerini bitirdikten sonra artık emekli olmak istediğini söyler.

Patronu, çalışkan, başarılı marangozunun emekli olup ayrılmasına üzülür, sonra ona kendine bir iyilik olarak son bir ev daha yapmasını rica eder.

Yaşlı inşaat ustası, patronunu kırmaz ve hemen işe girişir. Ancak gönlü yaptığı işte olmadığından baştan savma bir işçilik yapar. Kalitesiz malzeme kullanır.

İşini bitirdiğinde patronu gelir, evin anahtarını yaşlı inşaat ustasına uzatır. “Bu ev senin, benden sana hediye!”

Yaşlı inşaat ustası, şok olmuştu. Keşke yaptığı evin kendi evi olduğunu bilseydi! O zaman böyle baştan savma yapar mıydı!

Bizim için de bu böyledir. Gün be gün kendi hayatımızı kurarız. Çoğu zaman da, yaptığımız işe elimizden gelenden daha az özen gösteririz. Sonra da şoka gireriz. Eğer tekrar yapabilsek çok daha farklı yaparız. Ama artık çok geçtir. Geriye dönemeyiz.

Hayatta böyledir. Geriye dönüşü olmayan bir kendin yap tasarımıdır. Her gün bir çivi çakar, bir tahta koyar ya da bir duvar öreriz.

Unutmayın, bugün yaptığımız davranışlar, verdiğimiz kararlar, seçimler, yarın yaşayacağımız evi kurar.

Geçmişe dönük keşkelerle yaşamaktansa; geleceğe dönük belkilerle yaşamayı tercih ediniz.
 
Üst Alt