Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Bu Ramazan ibadetlerde ‘doyumsuz’ olun!

Herkül

Canım Dedem
Admin
Konum
BERGAMA
  • Üyelik Tarihi
    4 Haz 2013
  • Mesajlar
    32,171
  • MFC Puanı
    62,236
r01.jpg



Mü’min, kendini yeterli görmemeli ve ‘Hel min mezîd – Daha yok mu?’ deyip her zaman daha iyiyi, daha güzeli aramalı. Camilere gitmeyi, oruç tutmayı, zekât ve sadaka vermeyi yeterli görmemeli. Zira Muhammedî (sas) anlayışla hayatını örgüleyen bir mü’min, doyma bilmeme kuşağında yaşamalı.

Çiftçi, ürününün en güzel şekilde neticelerini almak için heyecanla hasat mevsimini bekler. Mü’min insan da Ramazan ayını hasat mevsimini bekler gibi beklemeli. Şeytanların zincire vurulduğu, cehennem kapılarının kapandığı ve cennet kapılarının da ardına kadar açıldığı Ramazan-ı Şerifte, nebevî beyanlardaki ifadesiyle bir münâdî çıkar ve ‘Ey hayır peşinde koşan! Sen devam et. Ey şer peşinde koşan! Sen de şerden elini çek.’ diyerek nidâ eder. Hasenâtın karşılığının bol bol verildiği, seyyiâta karşı da yolların kapandığı Ramazanda, Efendimiz (sas) hayır adına bir rüzgar gibi davranır, estikçe eser ve her şeyini dağıtırdı. Mü’minlerin Ramazanda ayrı bir berekete kavuştuklarını ifade eden Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan yardımcısı Doç. Dr. Kadir Paksoy, Oruç ibadetiyle insanların sadece yeme-içmeyi değil Allah’ın nehyettiği şeyleri de terk ettiğini söylüyor. Orucun sadece mide ve ağızla tutulan bir şey olmadığını kaydeden Paksoy, “Orucu insan diline, gözüne, kulağına tutturduğu gibi bir kısım menfi düşüncelere karşı aklına dahi oruç tutturmalı. Böylelikle ayrı bir fazilet kazanmış olur.” diyor.

Ramazan-ı Şerif’i değerler üstü kıymete ulaştıran en önemli nokta Allah kelamı Kur’an’ın bu ayda indirilmiş olması. Efendimiz’in (sas) en çok bu ayda Kur’an okuduğu belirtiliyor. Özellikle bu ayda Kur’an okumanın kat kat mükâfatlandırılacağının müjdelenmesi sebebiyle, mü’minler Ramazan boyunca camilerde ve evlerde ‘mukabele’ okumayı ve hatimler yapmayı adet haline getiriyor. Ancak her ibadetin misliyle mükafatlandırıldığı bu ayda ‘Daha yok mu?’ diyen Müminler için de Paksoy, gün boyu okunan ve dinlenen Kur’an’ı- Kerim’in tefsir ve meallerini de okuyarak, Kur’an’la daha çok bütünleşmeyi öneriyor. Mü’minlerin en çok zekatı Ramazanda verdiğini söyleyen Paksoy, “İhtiyaç sahiplerine verilen sadakalar, iftarlar, kumanyalar mü’minler için birer hasat mevsimidir.” diye belirtiyor. Kuşluk, evvabin ve teheccüt gibi nafile namazların da Ramazanla günlük hayatın bir parçası haline gelebileceğini aktaran Paksoy, “Sahura kalkıldığında teheccüt namazıyla da gecemizi taçlandırabiliriz. Bu ay tevbe, istiğfar aydır. Cenab-ı Hakk’ın kullarını affettiği aydır. ‘Ramazan ayı girdiğinde cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar zincirlere vurulur.’ Hadisi de bize bunu müjdeliyor.” diyor.

Oruçlu ağızla yapılan duaların reddedilmeyeceği hadisini hatırlatan Doç.Dr. Kadir Paksoy, özellikle bu dönemde insanların çok ciddi mana da dua etmesi gerektiğini söylüyor. İnsanların ihtiras içerisinde birbirine kastediyor olması, dünyevileşmesi, darmadağın olması karşısında Allah’a yönelerek hayrı, iyiliği, güzelliği istemesi gerektiğini belirten Paksoy, “Evrad-ı ezkarlar, tevbeler, istiğfarlar da kat kat faziletlenecek ve insanlar kazanacaktır. Bunları ne kadar arttırabilirsek bizim için o kadar güzel bir hasat olacaktır.”

 
Üst Alt