Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

Bilinmeyen Adanın Gizemi

CaT

"You cant judge me. Just God can judge me."
MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    9 Kas 2016
  • Mesajlar
    809
  • MFC Puanı
    -19
Jose Saramago Bilinmeyen Adanın Öyküsü

Bilinmeyen Adanın Öyküsü, Portekizli yazar, şair, oyun yazarı ve gazeteci José Saramago'un yazdığı masal tadındaki uzun öykü kitabıdır. İlk olarak 2001 yılında yayımlanmış olan Bilinmeyen Adanın Öyküsü'nün Kırmızıkedi Yayınevi'ndeki ilk baskısı ise 2014 yılında yapılmıştır. Akıcı bir dil ve basit bir üslupla yazılmış olsa da, yazar cümlelerin arasına küçük mesajlar sıkıştırmaktan geri durmamış. Elli sekiz sayfalık bu uzun öykü kitabının içinde, Birol Bayram'ın öykü ile ilgili illüstrasyonları da yer alıyor ve kitaba ayrı bir hava katıyor. Yarım saate bitirebileceğiniz bu kısacık kitabın size birçok şey katacağını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Öykünün kısa özeti ise şöyle:

"Bir adam kralın kapısını çalmış ve demiş ki, Bana bir tekne ver." işte Bilinmeyen Adanın Öyküsü böyle başlar. Kralın dilek kapısı çalınır ve kral uşağına, birinci uşak ikinci uşağa, ikincisi üçüncüsüne derken kapıyı açmak emredecek kimsesi olmadığından temizlikçi kadına düşer. Temizlikçi kadın kapıyı açar, bir adam kadından kralı çağırmasını ister. Fakat kral hediyelerini kabul ettiği hediye kapısıyla o kadar meşguldür ki, kendisine gelen hediyelerin hiçbirini gözden kaçırmak istemediğinden kılını bile kıpırdatmaz. Dilek kapısına uşağını gönderir fakat adam isteğini yalnızca krala söyleyebileceğini, aksi halde kapıdan bir an bile ayrılmayacağını söyleyerek kapının önüne yatağını hazırlayıp yatar. Üç gün boyunca kapının dibinden ayrılmaz ve kral da sonunda halkının huzuru bozulmasın diye istemeye istemeye dilek kapısına kadar gelir. Temizlikçi kadın kapıyı ardına kadar açtığında kralı karşısında gören adam yatağını toplar ve ayağa dikilir. Kral isteğinin ne olduğunu sorduğunda, 'Bir tekne istiyorum' cevabını alır. Bu kez de tekneyi ne için istediğini soran krala, adam bilinmeyen adayı bulmak için bir tekne istediğini söyler. Kral buna itiraz eder, söylediğine göre artık bilinmeyen ada kalmamıştır, hepsi haritada vardır. Fakat adam direnir ve sonunda kralın verdiği bir kartla ülkenin limanına gider. Fakat bilmediği bir şey vardır, ona en başta dilek kapısını açan hizmetçi kadın da onun ardından saraydan ayrılmış ve adamla birlikte bilinmeyen adayı aramaya, aynı zamanda kralın verdiği tekneyi çekip çevirmeye karar vermiştir. Adamın ardından limana gelen hizmetçi kadın uygun bir yere saklanır. Adam liman şefinin yanına gider ve kralın verdiği kartı gösterir. Kartta adama fazla da büyük olmasına gerek olmayan, fakat bilinmeyen adayı ararken sağlam ve güvende olmasını sağlayacak bir tekne vermesi gerektiği yazılıdır. Liman şefi de artık bilinmeyen ada kalmadığı konusunda bir nutuk çekmeye başlar. Görünüşe göre ona inanan tek kişi hizmetçi kadındır fakat ne yazık ki henüz onun bundan haberi yoktur.

Liman şefi adama tüm teknelerin içinden tam da kralın söylediğine uyan bir tekne gösterir. O anda hizmetçi kadın saklandığı yerden "İşte bu benim teknem!" diye bağırarak çıkar. Çok heyecanlanmıştır, çünkü teknelere ilk göz attığında işte bu tekneyi gözüne kestirmiştir. Adam, hiç bozuntuya vermez ve hizmetçi kadını tekneye temizlikçi olarak alır. Sonra da kadını tekneye temizlemesi ve ortalığı bir kolaçan etmesi için gönderdikten sonra kendisi de tekneye tayfa aramaya gider. Fakat ne yazık ki hiç kimse bilinmeyen bir adanın varlığına inanmadığından tekneye tayfa yazılmaya da yanaşmamaktadır. Adam yiyecek bir şeyler alarak tekneye geri döndüğünde, hizmetçi kadının tekneyi pırıl pırıl yapmış olduğunu görür. Beraber oturup yemek yerler. Sohbet etmeye başladıklarında adam kadını ne kadar güzel bulduğunu farkeder. Gece olup da yatma vakti geldiğinde biri teknenin iskele tarafına, diğeri de sancak tarafına yatağını serer ve uykuya dalarlar. Adam rüyasında hizmetçi kadın ve koca bir tayfa ile engin denizlerde bilinmeyen adayı aradıklarını görür. Sabah uyandığında kadınla koyun koyuna olduklarını farkederler. Yatak yatağa karışmıştır, kimse ne tarafın iskele ne tarafın sancak olduğunu bilmiyordur. Beraber beyaz boyayla teknenin ismini yazarlar iki tarafa. Öğlene doğru Bilinmeyen Ada nihayet denize açılır, kendini aramak amacıyla.
 
Üst Alt