İnsan aklı sayesinde elde ettiği bilgilerle mağaralardan, kerpiç binalara ve oradan da gökdelenlere ulaşmış ve buralarda yaşamaya başlamıştır. Önceleri seyahatlerini
yürüyerek yapan insan daha sonra kendinden daha güçlü ve hızlı koşan hayvanlardan yararlanmış, tekerleği, otomobili, treni, uçağı son olarak da uzay araçlarını icat etmeyi başarmıştır.
Bilginin ne olduğu konusunda çok çeşitli görüşler vardır. Bunlardan en yaygın ve kolay anlaşılır olanı ile konuya başlayabiliriz. İnsan, duyu organları yoluyla yaşadığı çevreyi ve evreni algılar. Bu algılamada "özne" (suje) ve "nesne "(obje) adı verilen iki temel unsur vardır. Özne, bilen, yani insan; nesne ise bilinen, yani varlıklardır. Bilgi, çoğu zaman bilen özne ile bilinen nesne arasında kurulan ilişki sonucunda ortaya çıkan ürün olarak tanımlanır. Bu tanımlamada geçen özne, aktif bir tavır sergileyen insan; nesne ise öznenin yöneldiği pasif durumdaki varlıktır. Ayrıca bilgi aktı (bağ) da algılama, düşünme, anlama, açıklama gibi faaliyetleri ifade eder. Aktif bir tavır sergileyen insan bilinçli ve amaçlı bir biçimde bir nesneye yönelir, onu kendisine konu yapar. Özne ile öznenin yöneldiği bu nesne arasında bilgi aktı ilişkisi kurulur ve bu ilişki sonucunda da bilgi oluşur.
Öznenin amaçlı yönelimi sonucunda, özne ile nesne arasında kurulan ilişkinin ürünü olan şeydir bilgi. Nesnelere yönelen özne onlar üzerine düşünerek, zihinsel bir etkinlik geliştirir. Bu etkinlik sonucu kavramlara ve kavramlardan da önerme ve çıkarımlara varılır. Bilgi aktı, özneden objeye bilinç etkinliğidir. Bilgi aktları algılama, anlama ve açıklama şeklinde olabilir.
Algılama aktı, somut nesneler üzerinde yapılan duyu deneyleri sonucunda elde edilir. Anlama aktı, doğruyu bütünüyle sezgisel yada zihinsel anlamadır. Açıklama aktı, bir şey hakkındaki ilk bilgiden yola çıkarak son bilgiye ulaşma çabasıdır.
Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf "Felsefeye Giriş" ve "Sosyolojiye Giriş" Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Diğer Ders Notları (Ömer YILDIRIM)
yürüyerek yapan insan daha sonra kendinden daha güçlü ve hızlı koşan hayvanlardan yararlanmış, tekerleği, otomobili, treni, uçağı son olarak da uzay araçlarını icat etmeyi başarmıştır.
Bilginin ne olduğu konusunda çok çeşitli görüşler vardır. Bunlardan en yaygın ve kolay anlaşılır olanı ile konuya başlayabiliriz. İnsan, duyu organları yoluyla yaşadığı çevreyi ve evreni algılar. Bu algılamada "özne" (suje) ve "nesne "(obje) adı verilen iki temel unsur vardır. Özne, bilen, yani insan; nesne ise bilinen, yani varlıklardır. Bilgi, çoğu zaman bilen özne ile bilinen nesne arasında kurulan ilişki sonucunda ortaya çıkan ürün olarak tanımlanır. Bu tanımlamada geçen özne, aktif bir tavır sergileyen insan; nesne ise öznenin yöneldiği pasif durumdaki varlıktır. Ayrıca bilgi aktı (bağ) da algılama, düşünme, anlama, açıklama gibi faaliyetleri ifade eder. Aktif bir tavır sergileyen insan bilinçli ve amaçlı bir biçimde bir nesneye yönelir, onu kendisine konu yapar. Özne ile öznenin yöneldiği bu nesne arasında bilgi aktı ilişkisi kurulur ve bu ilişki sonucunda da bilgi oluşur.
Öznenin amaçlı yönelimi sonucunda, özne ile nesne arasında kurulan ilişkinin ürünü olan şeydir bilgi. Nesnelere yönelen özne onlar üzerine düşünerek, zihinsel bir etkinlik geliştirir. Bu etkinlik sonucu kavramlara ve kavramlardan da önerme ve çıkarımlara varılır. Bilgi aktı, özneden objeye bilinç etkinliğidir. Bilgi aktları algılama, anlama ve açıklama şeklinde olabilir.
Algılama aktı, somut nesneler üzerinde yapılan duyu deneyleri sonucunda elde edilir. Anlama aktı, doğruyu bütünüyle sezgisel yada zihinsel anlamadır. Açıklama aktı, bir şey hakkındaki ilk bilgiden yola çıkarak son bilgiye ulaşma çabasıdır.
Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf "Felsefeye Giriş" ve "Sosyolojiye Giriş" Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Diğer Ders Notları (Ömer YILDIRIM)