-
- Üyelik Tarihi
- 2 Ağu 2016
-
- Mesajlar
- 11,694
-
- MFC Puanı
- -894
BEZ BEBEK Roman Ayşegül Toker
Aytül hayatının baharında, çocukları çok seven, onlar için çalışan, bir genç kızdır. Her genç gibi o da sevinç, umut, coşku doludur. Yaz aylarının gelmesi ile birleşen üniversite hayatının bitme sevinci onu arkadaşları ile gezip, eğlenmeye yöneltir.
Dört kız arkadaşıyla geçirdiği güzel bir günün ardından neşe ile evlerine dönmek üzere yola çıktıklarında kötü bir olayla karşılaşırlar. Eğlence ve şaka! amaçlı 4 adamın olduğu araç, onların arabalarını sıkıştırmaya, yandan dokundurmaya başlar. Son darbe genç kızların hayatını kötü yönde etkileyecek bir kazaya dönüşür. Kızların araçları takla atarak, şarampole yuvarlanır.
İşte o anda araçta bulunan herkesin hayatı değişir. İki genç insanın hayatı hemen orada son bulurken, geri kalan üç gençten biri olan Aytül, ölümün kıyısından döner. Ama yaşam ona eski hayatını geri vermez. O artık neşe dolu, coşkulu, yerinde duramayan, çocuklarla oyunlar oynayan Aytül değildir. Kazadan sonra kendine geldiğinde korkunç gerçekle yüzleşir.Bundan sonra boynundan aşağısını hareket ettiremeyecek, kısmi felçli bir engellidir. Kucaklanıldığında kollarının, bacaklarının pamuk dolu, bezden paçavra misali sarktığını fark etmesi ile kendini "bez bebek" olarak tanımlar. Vücudu, kolları ve bacakları vardır. Ama o bir bez bebek'tir ve böyle yaşamaya mecburdur.
İlerleyen günlerde hayatında bulabildiği sevgilerden güç alarak, yapabileceği her şeyi yapmaya ve insanlara yardımcı olmaya çalışır. Bu durumdayken de yapabilecekleri vardır. Aytül de durmaz ve mücadele eder. Ta ki
Aytül hayatının baharında, çocukları çok seven, onlar için çalışan, bir genç kızdır. Her genç gibi o da sevinç, umut, coşku doludur. Yaz aylarının gelmesi ile birleşen üniversite hayatının bitme sevinci onu arkadaşları ile gezip, eğlenmeye yöneltir.
Dört kız arkadaşıyla geçirdiği güzel bir günün ardından neşe ile evlerine dönmek üzere yola çıktıklarında kötü bir olayla karşılaşırlar. Eğlence ve şaka! amaçlı 4 adamın olduğu araç, onların arabalarını sıkıştırmaya, yandan dokundurmaya başlar. Son darbe genç kızların hayatını kötü yönde etkileyecek bir kazaya dönüşür. Kızların araçları takla atarak, şarampole yuvarlanır.
İşte o anda araçta bulunan herkesin hayatı değişir. İki genç insanın hayatı hemen orada son bulurken, geri kalan üç gençten biri olan Aytül, ölümün kıyısından döner. Ama yaşam ona eski hayatını geri vermez. O artık neşe dolu, coşkulu, yerinde duramayan, çocuklarla oyunlar oynayan Aytül değildir. Kazadan sonra kendine geldiğinde korkunç gerçekle yüzleşir.Bundan sonra boynundan aşağısını hareket ettiremeyecek, kısmi felçli bir engellidir. Kucaklanıldığında kollarının, bacaklarının pamuk dolu, bezden paçavra misali sarktığını fark etmesi ile kendini "bez bebek" olarak tanımlar. Vücudu, kolları ve bacakları vardır. Ama o bir bez bebek'tir ve böyle yaşamaya mecburdur.
İlerleyen günlerde hayatında bulabildiği sevgilerden güç alarak, yapabileceği her şeyi yapmaya ve insanlara yardımcı olmaya çalışır. Bu durumdayken de yapabilecekleri vardır. Aytül de durmaz ve mücadele eder. Ta ki