-
- Üyelik Tarihi
- 3 Ocak 2010
-
- Mesajlar
- 11,322
-
- MFC Puanı
- 63,931
Sanma ki, her şeyin sonudur ölmek;
Orda devam eder, ağlayıp gülmek.
O mahşer kapısı, berzah ne demek,
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Ölüm, ölümsüzlük doğuran ana,
Sonsuzlar sığar mı, üç günlük cana?
Vefâ var mı, etten, kemikten sana?
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Nerde o, cihâna fermân edenler;
Dünyayı titreten, fâni bedenler;
Ardında saraylar, koyup gidenler?..
Bastığın toprağa sor da söylesin
Putlaşan, tapılan taçlar nerede?
Gururdan eğilmez, başlar nerede?
Tarihler şâhidi, taşlar nerede?
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Nerde o, kendini mâbud kılanlar?
Benlik şeytanından, kuvvet alanlar?
Bir ömür uykuda, düşte kalanlar?
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Zulümle hükmeden, diller nerede?
Milyonlar katleden, eller nerede?
Kibirden köpüren, seller nerede?
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Nerde o, Allaha karşı duranlar,
Benden büyük var mı? diye soranlar,
Saltanat mührünü, kanla vuranlar?
Bastığın toprağa, sor da söylesin
Kabir dedikleri; kimine cefâ,
Kimine; sonsuzluk tahtında sefâ.
Var mıdır; bu dünya aşkından vefâ?
Bastığın toprağa, sor da söylesin...
Cengiz Numanoğlu
(1992)