Bali Sözleşmesi-Bali Konferansı-2008 Endonezya Bali Sözleşmesi
Bali Konferansı başarılı mıydı?
3-14 Aralık tarihleri arasında Endonezyanın Bali adasında gerçekleştirilen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Konferansı (UNFCCC) ne gibi sonuçlar verdi? 2012 yılında süresi dolacak olan Kyoto Protokolünün yerini alacak yeni bir uluslararası sözleşme hazırlama yönünde adımlar atıldı mı? Küresel ısınmanın dünyamız ve ülkelerimiz üzerinde hızla artmakta olan olumsuz etkilerini göz önünde bulundurduğumuzda, bu soruların önemi daha iyi anlaşılır. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, 2007 yılının iklim değişikliği nedeniyle en fazla felaket yaşanan yıl olduğunu, dünyada milyonlarca insanın küresel ısınmanın olumsuz sonuçlarındanetkilendiğini açıkladı. Genel Sekreter, bilim adamlarının durumun ne kadar kritik olduğunu ortaya koyduğunu, şimdi politika oluşturan yöneticilerin adım atması gerektiğini vurguladı.
180 civarında ülkeden temsilcilerin katıldığı Bali Konferansında çok sert pazarlıklar yapıldı. Yol haritası üzerinde anlaşmaya varılıp varılmayacağı son ana kadar belli değildi. Peki, alınan sonuç ne? Konferanstan kötü haberler gelmemiş olması bile başarı sayılabilir. Konferans anlaşmazlıkla sonuçlanabilirdi ama bu olmadı. Demek ki, ihtiyatlı bir şekilde konferansınbaşarılı olduğunu söyleyebiliriz. Bali Konferansına katılan ülkeler, bazı önlemler üzerinde anlaşmaya vardılar ve birlikte çalışmayı sürdüreceklerini ortaya koydular.
Bali Konferansı sürecine paralel olarak, Başkan Bushun girişimi ile başlatılan dünyaya en fazla sera gazı salan ülkelerin temsilcileri arasındaki toplantılar da devam edecek. Bu ülkelerin temsilcileri Ocak 2008de Havaide biraraya gelecek. Sözkonusu yirmi ülke, atmosfere sera gazı salınımlarının yüzde 85-90nından sorumlu. Kendi aralarında anlaşmaya varabilirlerse, iklim değişilikliği ile mücadelede önemli bir adım atılmış olur. Başkan Bush, bu paralel süreci başlatırken Bali sürecini sulandırmayı amaçlıyordu.Ne var ki, bunda pek başarılı olamadı. Küresel ısınmanın oluşturduğu tehlikeler artık iyi biliniyor. Bunun sorumluları da iyi biliniyor. Ayrıca, Başkan Bush görev süresinin sonuna yaklaşıyor. Uluslararası topluluk, küresel ısınma konusunda kararlı adım atma zamanının geldiğini görmeye başladı.
Bilindiği gibi iklim değişikliği konusunda en önemli raporlar BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli tarafından hazırlanıyor. Panel, bu nedenle, bu yılki Nobel Barış Ödülünü Al Gore ile paylaştı. Bali Konferansında, bu Panelin yayınladığı dördüncü raporun iklim değişikliği konusunda en yetkilirapor olduğu kabul edildi. Demek ki, küresel ısınma tehlikesinin gerçek olup olmadığı konusundaki tartışmalar artık geride kaldı. Dördüncü rapor, küresel ısınma ve olumsuz sonuçlarını bilimsel verilerle ortaya koyuyor.
Bali Konferansının önemli bir sonucu ormanlarla ilgilidir. Dünyadaki sera gazı salınımlarının yüzde yirmisi ormanların yok edilmesinden kaynaklanmaktadır. Bali Konferansında ormanlar konusu ilk kez detaylı olarak tartışıldı ve bazı kararlar alındı. En önemli karar, ağaçlandırma çalışmalarının iki katına çıkarılması kararıdır. Tüm ülkeler ağaçlandırma çalışmalarını iki katına çıkarırsa, dünya ormanlarının yok edilmesi süreci yavaşlatılabilir.Dünyanın en büyük tropikal ormanlarına sahip Brezilya, ormanların yok edilmesi ile mücadelede yeni yasalar geçirdi. Amazon ormanları bu yasalarla daha iyi korunabilecek. Küresel ısınma ile mücadelede fidan dikme en basit ama en etkili yöntemlerden biridir. Küresel ısınma konusunda Kıbrısta ne yapılabilir sorusunun bir cevabı, fidan dikmek, ormanları korumak ve geliştirmektir.
Gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliği ile mücadeleye etkili olarak katılabilmeleri için teknolojiye gereksinimleri vardır. Bali Konferansında, gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliği ile mücadele konusunda teknoloji transferiyapılması üzerinde anlaşmaya varıldı. Konferansın başarılarından biri de bu. Gelişmiş ülkelerin sağlayacağı teknoloji ile gelişmekte olan ülkeler daha etkili çalışmalar yapabilecekler.
Bali Konferansı, Yol Haritasını oluşturdu. Amaç, 2009 yılı sonuna kadar Kyoto Protokolünün yerini alacak yeni bir uluslararası sözleşme hazırlamak. Bali Konferansı, bu süreçte bir kilometre taşıydı. ABDde, kasım ayında başkanlık seçimleri yapılacak ve 2009 yılının başında yeni başkan göreve başlayacak.Böylece Başkan Bush faktörü ortadan kalkmış olacak. Onun yerine seçilecek kişi, küresel ısınma konusunda daha duyarlı biri olursa, 2009 yılı sonuna kadar yeni sözleşme hazırlanabilir.
Özetleyecek olursak, Bali Konferansı umutsuzluk mesajları vermedi. İyimser olmak için nedenler var. İhtiyatlı bir iyimserlikten söz ediyorum.
Kaynak: Dr.İsmail KEMAL
Bali Konferansı başarılı mıydı?
3-14 Aralık tarihleri arasında Endonezyanın Bali adasında gerçekleştirilen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Konferansı (UNFCCC) ne gibi sonuçlar verdi? 2012 yılında süresi dolacak olan Kyoto Protokolünün yerini alacak yeni bir uluslararası sözleşme hazırlama yönünde adımlar atıldı mı? Küresel ısınmanın dünyamız ve ülkelerimiz üzerinde hızla artmakta olan olumsuz etkilerini göz önünde bulundurduğumuzda, bu soruların önemi daha iyi anlaşılır. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, 2007 yılının iklim değişikliği nedeniyle en fazla felaket yaşanan yıl olduğunu, dünyada milyonlarca insanın küresel ısınmanın olumsuz sonuçlarındanetkilendiğini açıkladı. Genel Sekreter, bilim adamlarının durumun ne kadar kritik olduğunu ortaya koyduğunu, şimdi politika oluşturan yöneticilerin adım atması gerektiğini vurguladı.
180 civarında ülkeden temsilcilerin katıldığı Bali Konferansında çok sert pazarlıklar yapıldı. Yol haritası üzerinde anlaşmaya varılıp varılmayacağı son ana kadar belli değildi. Peki, alınan sonuç ne? Konferanstan kötü haberler gelmemiş olması bile başarı sayılabilir. Konferans anlaşmazlıkla sonuçlanabilirdi ama bu olmadı. Demek ki, ihtiyatlı bir şekilde konferansınbaşarılı olduğunu söyleyebiliriz. Bali Konferansına katılan ülkeler, bazı önlemler üzerinde anlaşmaya vardılar ve birlikte çalışmayı sürdüreceklerini ortaya koydular.
Bali Konferansı sürecine paralel olarak, Başkan Bushun girişimi ile başlatılan dünyaya en fazla sera gazı salan ülkelerin temsilcileri arasındaki toplantılar da devam edecek. Bu ülkelerin temsilcileri Ocak 2008de Havaide biraraya gelecek. Sözkonusu yirmi ülke, atmosfere sera gazı salınımlarının yüzde 85-90nından sorumlu. Kendi aralarında anlaşmaya varabilirlerse, iklim değişilikliği ile mücadelede önemli bir adım atılmış olur. Başkan Bush, bu paralel süreci başlatırken Bali sürecini sulandırmayı amaçlıyordu.Ne var ki, bunda pek başarılı olamadı. Küresel ısınmanın oluşturduğu tehlikeler artık iyi biliniyor. Bunun sorumluları da iyi biliniyor. Ayrıca, Başkan Bush görev süresinin sonuna yaklaşıyor. Uluslararası topluluk, küresel ısınma konusunda kararlı adım atma zamanının geldiğini görmeye başladı.
Bilindiği gibi iklim değişikliği konusunda en önemli raporlar BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli tarafından hazırlanıyor. Panel, bu nedenle, bu yılki Nobel Barış Ödülünü Al Gore ile paylaştı. Bali Konferansında, bu Panelin yayınladığı dördüncü raporun iklim değişikliği konusunda en yetkilirapor olduğu kabul edildi. Demek ki, küresel ısınma tehlikesinin gerçek olup olmadığı konusundaki tartışmalar artık geride kaldı. Dördüncü rapor, küresel ısınma ve olumsuz sonuçlarını bilimsel verilerle ortaya koyuyor.
Bali Konferansının önemli bir sonucu ormanlarla ilgilidir. Dünyadaki sera gazı salınımlarının yüzde yirmisi ormanların yok edilmesinden kaynaklanmaktadır. Bali Konferansında ormanlar konusu ilk kez detaylı olarak tartışıldı ve bazı kararlar alındı. En önemli karar, ağaçlandırma çalışmalarının iki katına çıkarılması kararıdır. Tüm ülkeler ağaçlandırma çalışmalarını iki katına çıkarırsa, dünya ormanlarının yok edilmesi süreci yavaşlatılabilir.Dünyanın en büyük tropikal ormanlarına sahip Brezilya, ormanların yok edilmesi ile mücadelede yeni yasalar geçirdi. Amazon ormanları bu yasalarla daha iyi korunabilecek. Küresel ısınma ile mücadelede fidan dikme en basit ama en etkili yöntemlerden biridir. Küresel ısınma konusunda Kıbrısta ne yapılabilir sorusunun bir cevabı, fidan dikmek, ormanları korumak ve geliştirmektir.
Gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliği ile mücadeleye etkili olarak katılabilmeleri için teknolojiye gereksinimleri vardır. Bali Konferansında, gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliği ile mücadele konusunda teknoloji transferiyapılması üzerinde anlaşmaya varıldı. Konferansın başarılarından biri de bu. Gelişmiş ülkelerin sağlayacağı teknoloji ile gelişmekte olan ülkeler daha etkili çalışmalar yapabilecekler.
Bali Konferansı, Yol Haritasını oluşturdu. Amaç, 2009 yılı sonuna kadar Kyoto Protokolünün yerini alacak yeni bir uluslararası sözleşme hazırlamak. Bali Konferansı, bu süreçte bir kilometre taşıydı. ABDde, kasım ayında başkanlık seçimleri yapılacak ve 2009 yılının başında yeni başkan göreve başlayacak.Böylece Başkan Bush faktörü ortadan kalkmış olacak. Onun yerine seçilecek kişi, küresel ısınma konusunda daha duyarlı biri olursa, 2009 yılı sonuna kadar yeni sözleşme hazırlanabilir.
Özetleyecek olursak, Bali Konferansı umutsuzluk mesajları vermedi. İyimser olmak için nedenler var. İhtiyatlı bir iyimserlikten söz ediyorum.
Kaynak: Dr.İsmail KEMAL