Çeçenistan tarih boyunca bağımsızlık için mücadele veren bir millettir. Çeçenlerin bağımsızlık özlemi dünya tarihine örnek birer direniş hareketi olarak yer almıştır. Türk’ün tarihine kayıtsız kalan dünya milletleri Rusya’nın zulmünü görmezden geldiği gibi Çeçenlerin de varlığını yok saymıştı. 1780 yılında Çarlık Rusya’nın işgaline karşı direniş başlatan Çeçenler o tarihlerde kendilerine Şeyh Mansur’u direnişin lideri seçmişlerdi. 11 yıl sonra Ruslar tarafından tutuklanan Mansur
tutukluluğunun 14.yılında Slisselarg hapishanesinde şehit edildi. 1816 yılında Rusya Kafkasya’ya komutan olarak General Yermalov görevlendirdi. Yermalov kendisine verilen görevin yetkilerini sonuna kadar kullanarak hazırlattığı büyük ordu ile Kuzey Kafkasya’da katliamı yeniden başlattı. Yermalov’un başlattığı soykırım 12 yıl sonra tüm Kafkasya’ya yayıldı. Rusların uyguladığı soykırıma karşı duran Çeçenler İmam Gazi Muhammed ve İmam Hamzat önderliğinde Dağıstan’da ki Müslümanlarında örgütlenmesiyle direniş hareketlerine devam ettiler. 1834 yılında İmam Hamzat’ın şehit edilmesi üzerine Şeyh Şamil direnişçilere önderlik yaptı. Bu esnada Taso Hacı bağımsızlık için verilen bu kutlu mücadelede yer alarak Çeçen direnişine güç kattı.
MİLLİ AZADLIK CİHADI
1839 yılında Çarlığın Kafkas istilası Çeçen topraklarına Rus baskınlarıyla devam etti. Rus tarihine Kafkas Harbi olarak geçen Milli Azadlık cihadı tam 25 yıl sürdü. 1859’da Ruslar Çeçenlerin son durağı olan Vedeno köyünü de işgal etti. Bu sırada Şeyh Şamil esir düştü. Şeyh Şamil’in esir düşmesi Çeçenleri durdurmadı. Bu olayın üzerine 5 yıl daha Çeçenler mücadele etti. 11.Mayıs.1918 tarihinde Rusya Çar İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra
Kafkasya'da Çeçen siyasi liderlerinden Tapa Çermoyev'in başkanlığında "Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti" kuruldu. Bu Cumhuriyet Almanya ve Osmanlı Devleti tarafından tanındı. Ancak bu devlet
önce beyaz ordu
daha sonra da Bolşevik ordusunun hücumuna maruz kaldı ve işgal edildi. Birkaç yıl sonra direniş Şeyh Uzun Hacı başkanlığında devam ettirildi fakat 1921 yılında Kuzey Kafkasya Bolşevikler tarafından tamamıyla işgal edildi. Buna rağmen özellikle Çeçenistan'da gerilla hareketleri durmadı. Ayrıca Kafkasya'daki Rus yayılmacılığına bu sefer Komünizm gerekçeli baskılar eklenmişti. Komünistler
bölgeyi "Çeçen vilayeti" ilan etti. 1929 yılında Kuzey Harbi Komutanlığı Kuzey Kafkasya’da halkın topraklarına el koyunca Çeçenlerde Sit. İslambulov önderliğinde yeniden direniş hareketine başladı. Kızılordu Sit. İslambulov ile anlaşmanın yoluna gitti. Bu anlaşma ile Sovyetler Çeçen İnguşların haklarına saygı duyacaklarına dair garanti vermişlerdi. KGB ise bu anlaşmadan taraf olmadı. Derhal anlaşmayı bozdurdu ve Sit. İslambulov’u kurşunlattırdı.
NOGAYYURT AYAKLANDI
1932 yılında Nogayyurt bölgesindeki halk ayaklandı. Buna karşı daha sonra KGB'ye dönüşen NKVD buradaki halkı hapislere tıkarak işkence uyguladı. Sonra diğer yerlerdeki milleti kötülemek için kızıl partizan İbrahim Gelderan liderliğinde sahte bir ayaklanma gerçekleştirildi. Böylece KGB
halkı Kızılordu kurşunlarına hedef ettirmeyi başardı. 23. Şubat. 1944 tarihine gelindiğinde geniş çaplı askeri operasyon sonucunda
tüm Çeçen halkı
Kırım
Karaçay
Balkar ve Ahıska Türkleri’yle birlikte
Stalin tarafından Sibirya ve Türkistan steplerine sürgün edildiler. Çeçenistan topraklarında tek tek gerilla grupları ta 1976 yılına kadar faaliyet gösterdiler. Aynı yılda binlerce Çeçen açlık
salgın hastalık ve Rus kurşunlarına hedef oldu. 13 yıl sonra Sovyet lideri Nikita Kurusçev
sürgündeki Çeçen ve İnguşlara
eski durumlarına kavuşmaları için bazı haklar tanıdı. Sürgündekiler
Çeçen İnguş Cumhuriyeti'ndeki yurtlarına dönmeye başladılar. Bu arada Moskova
Rus Kazaklarını Çeçen İnguş topraklarına yerleştirmeye ve nüfus yapısını değiştirmeye devam ediyordu.
Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin birinci adamı Brejnev'in yardımcısı Süslov
“Başka milletler
Sovyetler Birliği'ne kendi arzuları ile katılmışlardır” diyerek Çeçenler üzerinden yürüttükleri asimilasyon politikasını 1982 yılında sürdürmeye devam etti. Tüm bu engellemelere rağmen bağımsızlık mücadelelerinden vazgeçmeyen Çeçenler
1988’de Çeçen İnguş Halk Cephesini kurdu. Bu cephenin lideri ise Hoca Ahmet Bisultanov’du. Hoca Ahmet Bisultanov’un liderliğinde çalışmalarına devam eden Çeçen İnguş Halk Cephesi’nin Gudermes'te yapılmakta olan kimya fabrikasına karşı protesto gösterileri düzenledi. Bu arada siyasi teşkilâtlar da kuruldu. Bu teşkilâtlar
1990 yılında siyasi parti kimliği kazandı. Grozni’de Çeçen halkının bağımsızlığının ve devletinin yeniden ihya edilmesine ilişkin bildirgenin (deklarasyon) kabul edildiği Çeçen Halkı Kongresi 23–25 Ekim 1990 yılında gerçekleşti. 1990 yılındaki Çeçen - İnguş Cumhuriyeti’nin yönetimi Moskova yanlısıydı. Moskova yanlısı bu yönetim kongrenin yayınlandığı bildirgeyi onayladı. Bu bildirgede Çeçen - İnguş Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı yer alıyordu. Bu bildirge de sözde özerklik kaldırılmıştı ve SSCB ve RF dışında bağımsız Çeçen – İnguş Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilan edilmişti. Bildirgenin yayınlanmasından sonra Çeçen halkı
SSCB ve RF tarafından yapılan herhangi bir referanduma veya devlet başkanı seçimlerine katılmamıştı.
ÇEÇEN HALK KONGRESİ’NİN ETKİSİ
Çeçen Halk Kongresi 8.Temmuz.1991 tarihinde ikinci kez toplanma kararı aldı. Toplantıda Sovyet hükümetine
Çeçenistan'la geniş çaplı bir İttifak Anlaşması yapılması önerilmişti. Çeçenistan'ın özerklik statüsünün değişmiş olmasından dolayı ve Çeçen Halk Kongresi kararı doğrultusunda
Çeçen-İnguş Cumhuriyeti Moskova yanlısı yönetiminin meşruluğunu kaybetmiş olduğu ilan edildi. Çeçenistan'ın her seviyeden olan Sovyet meclis temsilcilerinin de katılımıyla Çeçen Halk Kongresi 1.Eylül.1991 yılında 3. Kez toplandı. 3.toplantının sonunda Moskova yanlısı Çeçen-İnguşetya Yüksek Sovyet’inin düşürülmüş olduğu
Rusya ile yüzyıllarca sürdürülen savaşlar sonucunda kaybedilmiş olan devlet bağımsızlığı ve devlet hukuki statüsünün ihya edilmiş olduğu ilan edilmiş oldu. Bu toplantıdan 5 gün sonra da Yüksek Sovyet düşürüldü. Bu aşamadan sonrasında Yüksek Sovyet
KGB ve İçişleri Bakanlığı binaları Çeçen Halk Kongresi'nin denetimine girmiş oldu. Tüm bu gelişmeler ışığında tarih 15.Eylül.1991 yılını gösterdiğinde Eski Çeçen-İnguşetya Yüksek Sovyet’i kendini fes etme yönünde karar aldı. Yüksek Sovyet’in kendini fes etmesinden sonra Çeçen Halk Kongresi
Çeçenistan'ın her seviyeden olan Sovyet meclis temsilcilerinin de katılımıyla
Geçici Yüksek Konsey oluşturdu. Bu Konseye
bağımsız Çeçenistan devletinin Başkan ve Parlamento seçimlerini gerçekleştirmek görevi verildi. Meşru seçimlerin yapılabilmesi için gereken hukuki belgeler ve kanuni işlemler Kongre ve Geçici Yüksek Konsey tarafından düzenlendi.
ÇEÇEN DEVLETİ KURULUYOR
Dünyanın 23 devletinden ve uluslararası kuruluşlardan gelmiş olan gözlemcilerin gözetiminde
bağımsız Çeçen devleti parlamentosu ve devlet başkanı seçimleri 27.Ekim.1991 yılında yapıldı. Seçim sonuçları ile ilgili olarak
uluslararası gözlemcilerin seçimlerin meşruluğu konusunda düzenlediği tutanak kabul edildi. Çeçen Halk Kongresi Başkanı olan
stratejik hava kuvvetleri generali Cahar Dudayev
41 milletvekilinin oluşturduğu parlamento da bağımsız Çeçen devletinin Başkanı seçildi. Çeçen Devlet Başkanı C. Dudayev
ilk olarak “Çeçen Cumhuriyetinin Devlet Bağımsızlığının İhya Edilişine Dair” kararnameyi imzaladı. Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Boris Yeltsin
Dudayev’in bu çalışmalarından rahatsız olmuştu. Çeçenlerin bağımsızlık mücadelesini oldukça ciddiye alan Yeltsin
durumu olağanüstü hal çerçevesinde değerlendirerek Çeçenistan'ın başkenti Grozni'ye asker gönderdi. Bu askerlerin Grozni Havaalanı’nda Devlet Başkanı Dudayev'e bağlı askerler tarafından engellenmesi üzerine
Rusya Parlamentosu olağanüstü hali kaldırdı ve Rus askerleri 3 gün sonra geri dönmek zorunda kaldı.
MİLLİ AZADLIK CİHADI
1839 yılında Çarlığın Kafkas istilası Çeçen topraklarına Rus baskınlarıyla devam etti. Rus tarihine Kafkas Harbi olarak geçen Milli Azadlık cihadı tam 25 yıl sürdü. 1859’da Ruslar Çeçenlerin son durağı olan Vedeno köyünü de işgal etti. Bu sırada Şeyh Şamil esir düştü. Şeyh Şamil’in esir düşmesi Çeçenleri durdurmadı. Bu olayın üzerine 5 yıl daha Çeçenler mücadele etti. 11.Mayıs.1918 tarihinde Rusya Çar İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra
NOGAYYURT AYAKLANDI
1932 yılında Nogayyurt bölgesindeki halk ayaklandı. Buna karşı daha sonra KGB'ye dönüşen NKVD buradaki halkı hapislere tıkarak işkence uyguladı. Sonra diğer yerlerdeki milleti kötülemek için kızıl partizan İbrahim Gelderan liderliğinde sahte bir ayaklanma gerçekleştirildi. Böylece KGB
Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin birinci adamı Brejnev'in yardımcısı Süslov
ÇEÇEN HALK KONGRESİ’NİN ETKİSİ
Çeçen Halk Kongresi 8.Temmuz.1991 tarihinde ikinci kez toplanma kararı aldı. Toplantıda Sovyet hükümetine
ÇEÇEN DEVLETİ KURULUYOR
Dünyanın 23 devletinden ve uluslararası kuruluşlardan gelmiş olan gözlemcilerin gözetiminde