- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
1923 yılı Mart ayında Afyonu ziyaretinde söylemiştir:
Bu belde -Yunan işgaliyle- geçici bir zaman için bizden ayrı kaldı. Buna rağmen zehirli çember içindeki kardeşlerin direnmesini ve yüksek duygularını öğreniyorduk. Düşmanın her türlü baskısına, kan dökücülüğüne rağmen, halkın yine vatanseverce duygularını göstermekten çekinmediklerini öğrenmekle iftihar ediyordum. Nihayet, bu kıymetli beldeyi düşmandan kurtarmak ve düşmanı vatandan atmak zamanı gelmişti. Son saldırı gerçekleşti. Afyon ve Afyonun özverili ve sevgili halkına, aylarca düşmanın hainlik ve zulmüne katlanan, eziyet gören halkına bir an evvel kavuşmak için bu şehire girdim. Fakat, kendileriyle o zaman görüşüp konuşmaya imkân kalmadı; düşmanı takip etmek zorunluğu, burada kalmaya engel oluşturuyordu. O günden bugüne kadar saygıdeğer Afyonlularla yakından temas etmeyi çok derin özlemlerle arzu ediyordum. Nihayet bugün, Afyonluların içinde bulunmakla, o arzu ve özlemimin gerçekleştiğini görmekle memnun ve mutluyum. 1923 (Atatürkün S.D.II, s.160)
1925 yılında Afyonu ziyaretlerinde, ordumuzun 27 Ağustos 1922de Afyon`a girişinden sonra karargâh olarak kullanılmış olup daha sonra Belediyenin yerleştiği binada, şerefine verilen ziyafet sırasında söylemiştir:
Efendiler! Bu binanın çatısı altında ne mutlu, ne tatlı anılarımı canlandırıyorum! Bir gece ben şu odada, Fevzi Paşa bu odada, İsmet Paşa da bu odada yatıyorduk. Genelkurmayımız şu odada çalışıyordu. Düşman ordusunu tamamen sarmak ve imha etmek kararı, şu odada çıktı! Afyonkarahisar, son büyük zaferin kilidi oldu; esası oldu. Afyonkarahisar, mücadele tarihimizde unutulmaz parlak bir sayfaya sahiptir. Burada, buranın aziz halkıyla beraber bulunmaktan duyduğum zevk ve mutluluk büyüktür. Bana bu mutluluğu veren sizlere sevgi ve teşekkür! 1925 (Atatürkün S.D.II, s.236)
Atatürkün Eskişehir ili ile ilgili sözleri:
Eskişehiri ve Eskişehir halkını çoktan tanırım; çok iyi tanırım; çok iyi tanırım. Mücadeleye başladığımız ilk zamanlarda bir taraftan Yunanlılar İzmire çıkmışlardı, diğer taraftan İstanbulda Halife ve Padişah adı altında bulunan zat, birçok heyetler tertip ederek her tarafa saldırdığı gibi buraya da Hamdi Paşayı göndermişti. Onun dayanağı olarak bir yabancı kuvvet de burada bulunuyordu. Eskişehirin içinde ve yakınında düşman kuvvetleri vardı, bizim kuvvetimiz de hiç yok idi. Öyle iken halk, vatanseverlikten, kahramanlıktan geri kalmadı. Eskişehirliler, bize çok yardım etmişlerdir. Bunu ordu, millet adına burada tekrar etmeyi bir görev bilirim. Ondan sonra, askerî harekâtın gereği olarak ordumuz, Eskişehire ve Eskişehir halkına özveri yüklemek zorunluğunda kaldı. Bu özveri büyük kayıpları gerektiriyordu. Ordunun varlığını kurtarmak için bu gerekli idi. Eskişehirliler bu felâkete katlanmasını bildiler. Düşman şehre girdi, burasını bir zulüm ve ateş yuvası haline koydu. İşte yıkıntının izlerini hâlâ görüyoruz. Şehir halkı bütün bunlara göğüs gerdi. Tebrik ederim! 1923 (Gazi ve İnkılâp, Mahmut Soydan, Milliyet gazetesi, 5.12.1929)
Atatürkün Bursa ili ile ilgili sözleri:
Bursa tarım memleketidir, sanat memleketidir, ticaret memleketidir, şifa memleketidir. Bursa sahip olduğu doğal güzellikleriyle bolluk ve mutluluk memleketidir. Fakat saygıdeğer kardeşler, bilelim ve itiraf edelim ki Bursa bugünkü haliyle, gereksiz yere harcanan yüzyılların ve bu yüzyıllarda uğradığımız felâketlerin bıraktığı izden başka bir şey değildir. Bu değerli şehir, henüz övünmeyi ve bolluğu gerektirecek önemli bir şey göstermiyor. Onun için tekrar etmeliyim ki, memleketin istediği uyanıklık ve ona göre gayret ve hizmet derecesi büyüktür. 1924 (Atatürkün S.D.II, s.183, 186-187)
Bursa, başlı başına bir sanat memleketi olmaya pek yeteneklidir. Onun için çok temenni ederim, Bursada her şeye ait fabrikalar çoğalsın, hiç olmazsa türbelerinin sayısına yaklaşsın. 1925 (Atatürkün S.D.II, s.220)
Bursayı ve Bursalıları seven ilk Türk, ben değilim. Tarihte ve dünyada en büyük imparatorluk kurmuş olan Türkler de evvelâ ilgilerini Bursaya, bu değerli şehre yöneltmişlerdir. Onun değerini anlamış ve ifade etmişsem çok mutluyum. Bursa, devrim yaşamımızda nice güç anlar geçirmiştir. Fakat Bursalılar değer, yetenek ve güçleriyle bu zor zamanları kolaylıkla atlatmıştır. 1938 (Açık Ses gazetesi, Bursa, 5.2.1938)
Bu belde -Yunan işgaliyle- geçici bir zaman için bizden ayrı kaldı. Buna rağmen zehirli çember içindeki kardeşlerin direnmesini ve yüksek duygularını öğreniyorduk. Düşmanın her türlü baskısına, kan dökücülüğüne rağmen, halkın yine vatanseverce duygularını göstermekten çekinmediklerini öğrenmekle iftihar ediyordum. Nihayet, bu kıymetli beldeyi düşmandan kurtarmak ve düşmanı vatandan atmak zamanı gelmişti. Son saldırı gerçekleşti. Afyon ve Afyonun özverili ve sevgili halkına, aylarca düşmanın hainlik ve zulmüne katlanan, eziyet gören halkına bir an evvel kavuşmak için bu şehire girdim. Fakat, kendileriyle o zaman görüşüp konuşmaya imkân kalmadı; düşmanı takip etmek zorunluğu, burada kalmaya engel oluşturuyordu. O günden bugüne kadar saygıdeğer Afyonlularla yakından temas etmeyi çok derin özlemlerle arzu ediyordum. Nihayet bugün, Afyonluların içinde bulunmakla, o arzu ve özlemimin gerçekleştiğini görmekle memnun ve mutluyum. 1923 (Atatürkün S.D.II, s.160)
1925 yılında Afyonu ziyaretlerinde, ordumuzun 27 Ağustos 1922de Afyon`a girişinden sonra karargâh olarak kullanılmış olup daha sonra Belediyenin yerleştiği binada, şerefine verilen ziyafet sırasında söylemiştir:
Efendiler! Bu binanın çatısı altında ne mutlu, ne tatlı anılarımı canlandırıyorum! Bir gece ben şu odada, Fevzi Paşa bu odada, İsmet Paşa da bu odada yatıyorduk. Genelkurmayımız şu odada çalışıyordu. Düşman ordusunu tamamen sarmak ve imha etmek kararı, şu odada çıktı! Afyonkarahisar, son büyük zaferin kilidi oldu; esası oldu. Afyonkarahisar, mücadele tarihimizde unutulmaz parlak bir sayfaya sahiptir. Burada, buranın aziz halkıyla beraber bulunmaktan duyduğum zevk ve mutluluk büyüktür. Bana bu mutluluğu veren sizlere sevgi ve teşekkür! 1925 (Atatürkün S.D.II, s.236)
Atatürkün Eskişehir ili ile ilgili sözleri:
Eskişehiri ve Eskişehir halkını çoktan tanırım; çok iyi tanırım; çok iyi tanırım. Mücadeleye başladığımız ilk zamanlarda bir taraftan Yunanlılar İzmire çıkmışlardı, diğer taraftan İstanbulda Halife ve Padişah adı altında bulunan zat, birçok heyetler tertip ederek her tarafa saldırdığı gibi buraya da Hamdi Paşayı göndermişti. Onun dayanağı olarak bir yabancı kuvvet de burada bulunuyordu. Eskişehirin içinde ve yakınında düşman kuvvetleri vardı, bizim kuvvetimiz de hiç yok idi. Öyle iken halk, vatanseverlikten, kahramanlıktan geri kalmadı. Eskişehirliler, bize çok yardım etmişlerdir. Bunu ordu, millet adına burada tekrar etmeyi bir görev bilirim. Ondan sonra, askerî harekâtın gereği olarak ordumuz, Eskişehire ve Eskişehir halkına özveri yüklemek zorunluğunda kaldı. Bu özveri büyük kayıpları gerektiriyordu. Ordunun varlığını kurtarmak için bu gerekli idi. Eskişehirliler bu felâkete katlanmasını bildiler. Düşman şehre girdi, burasını bir zulüm ve ateş yuvası haline koydu. İşte yıkıntının izlerini hâlâ görüyoruz. Şehir halkı bütün bunlara göğüs gerdi. Tebrik ederim! 1923 (Gazi ve İnkılâp, Mahmut Soydan, Milliyet gazetesi, 5.12.1929)
Atatürkün Bursa ili ile ilgili sözleri:
Bursa tarım memleketidir, sanat memleketidir, ticaret memleketidir, şifa memleketidir. Bursa sahip olduğu doğal güzellikleriyle bolluk ve mutluluk memleketidir. Fakat saygıdeğer kardeşler, bilelim ve itiraf edelim ki Bursa bugünkü haliyle, gereksiz yere harcanan yüzyılların ve bu yüzyıllarda uğradığımız felâketlerin bıraktığı izden başka bir şey değildir. Bu değerli şehir, henüz övünmeyi ve bolluğu gerektirecek önemli bir şey göstermiyor. Onun için tekrar etmeliyim ki, memleketin istediği uyanıklık ve ona göre gayret ve hizmet derecesi büyüktür. 1924 (Atatürkün S.D.II, s.183, 186-187)
Bursa, başlı başına bir sanat memleketi olmaya pek yeteneklidir. Onun için çok temenni ederim, Bursada her şeye ait fabrikalar çoğalsın, hiç olmazsa türbelerinin sayısına yaklaşsın. 1925 (Atatürkün S.D.II, s.220)
Bursayı ve Bursalıları seven ilk Türk, ben değilim. Tarihte ve dünyada en büyük imparatorluk kurmuş olan Türkler de evvelâ ilgilerini Bursaya, bu değerli şehre yöneltmişlerdir. Onun değerini anlamış ve ifade etmişsem çok mutluyum. Bursa, devrim yaşamımızda nice güç anlar geçirmiştir. Fakat Bursalılar değer, yetenek ve güçleriyle bu zor zamanları kolaylıkla atlatmıştır. 1938 (Açık Ses gazetesi, Bursa, 5.2.1938)