- Konum
- BERTUNA
-
- Üyelik Tarihi
- 2 Haz 2020
-
- Mesajlar
- 5,338
-
- MFC Puanı
- 16,230
Zatürre'den kurtulur kurtulmaz Atatürk, İsmet İnönü ile birlikte 27 subat 1938'de Ankara'ya geldi.
Celal Bayar Anlatıyor:
"Balkan Antantının Ankara toplantısı günleri idi. Yugoslav Basbakanı Dr. Stoyadiniçle görüşüyordum.
Şükrü Kaya yaklaştı :
"Saglık Bakanlıgı müstesarı Dr. Asım derhal görüsmek istiyor."dedi. Mevzuun, Atatürk'ün saglıgı ile ilgili oldugunu hemen anladım. Çünkü meslek ve sahsiyetine güvendigim Dr. Asım Arar hükümet namına, Ata'nın müdavi tabipleriyle daima temasta idi. Bana endiselerini açıkladı:
"Burnundan kan geldigini söylediler. Bu hastalıgın yeni merhalesidir. Dısardan mütehassıs getirilmesi tavsiyemi tekraren arzediyorum." dedi.
Atatürk'ün gerek görmediği tavsiyeyi bu sefer ısrarla rica ve kabul ettirmek kararıyla Çankaya'ya gittim. Beni beklemiyordu. Arzumu sükunetle dinledikten sonra:
"Ortada Hatay meselesi var. Hastalığımın dışarıda duyulmasını istemem. Neset Ömer'le konuş. Burada zaten tıp kongresi var. Bizim doktorlar konsültasyon yapsınlar." cevabını verdi.
Doktorlar geldiler. Muayeneden sonra alkol ve sigara almaması, mutlak dinlenmesi gibi şart, fakat bir anda hepsinin birden yerine getirilmesi güç tavsiyelerini tekrar ettiler.
Atatürk hekimlerin ortak kararını dinledikten sonra :
"Zannederim haklıdırlar" dedi.
Ben sağlığının ülke için asıl şart olduğunu ve bu temel mevzunu yanında Hatay üzerinde menfi tesir yapma dahil, hiçbir ihtimalin düsünülmeyeceğini ısrarla tekrarladım. Derin teessürümüz mümkün olduğunca saklama gayretime rağmen, benliğime hakim acının elbette ki farkında idi. Yavaş bir ses tonu ile:
"ÇOCUK..NE YAPACAKSAN YAP, BEN HASTAYIM" dedi.
Her şeyini, memleketi için hizmet saydığı emeklerine cömertçe feda etmiş Atatürk, ilk defa hastayım diyordu
Celal Bayar Anlatıyor:
"Balkan Antantının Ankara toplantısı günleri idi. Yugoslav Basbakanı Dr. Stoyadiniçle görüşüyordum.
Şükrü Kaya yaklaştı :
"Saglık Bakanlıgı müstesarı Dr. Asım derhal görüsmek istiyor."dedi. Mevzuun, Atatürk'ün saglıgı ile ilgili oldugunu hemen anladım. Çünkü meslek ve sahsiyetine güvendigim Dr. Asım Arar hükümet namına, Ata'nın müdavi tabipleriyle daima temasta idi. Bana endiselerini açıkladı:
"Burnundan kan geldigini söylediler. Bu hastalıgın yeni merhalesidir. Dısardan mütehassıs getirilmesi tavsiyemi tekraren arzediyorum." dedi.
Atatürk'ün gerek görmediği tavsiyeyi bu sefer ısrarla rica ve kabul ettirmek kararıyla Çankaya'ya gittim. Beni beklemiyordu. Arzumu sükunetle dinledikten sonra:
"Ortada Hatay meselesi var. Hastalığımın dışarıda duyulmasını istemem. Neset Ömer'le konuş. Burada zaten tıp kongresi var. Bizim doktorlar konsültasyon yapsınlar." cevabını verdi.
Doktorlar geldiler. Muayeneden sonra alkol ve sigara almaması, mutlak dinlenmesi gibi şart, fakat bir anda hepsinin birden yerine getirilmesi güç tavsiyelerini tekrar ettiler.
Atatürk hekimlerin ortak kararını dinledikten sonra :
"Zannederim haklıdırlar" dedi.
Ben sağlığının ülke için asıl şart olduğunu ve bu temel mevzunu yanında Hatay üzerinde menfi tesir yapma dahil, hiçbir ihtimalin düsünülmeyeceğini ısrarla tekrarladım. Derin teessürümüz mümkün olduğunca saklama gayretime rağmen, benliğime hakim acının elbette ki farkında idi. Yavaş bir ses tonu ile:
"ÇOCUK..NE YAPACAKSAN YAP, BEN HASTAYIM" dedi.
Her şeyini, memleketi için hizmet saydığı emeklerine cömertçe feda etmiş Atatürk, ilk defa hastayım diyordu