Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Uzmanı Bostancı, yaptığı açıklamada, astımın hem çocuklarda hem de yetişkinlerde sık görülen, hayat kalitesini kötü yönde etkileyen kronik bir akciğer hastalığı olduğunu anlattı.

Astımlı çocuklar ve ailelerine açık havada da dikkatli olmaları tavsiyesinde bulunarak, "Dış ortam hava kirliliği astımı kötüleştirebilir. Ozon ve partikül kirliliği havada olduğunda yetişkinler ve astımlı çocukların semptomları artar." dedi.

Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Uzmanı Bostancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, astımın hem çocuklarda hem de yetişkinlerde sık görülen, hayat kalitesini kötü yönde etkileyen kronik bir akciğer hastalığı olduğunu anlattı.

Astımın tekrarlayan öksürük, hırıltı, nefes darlığı ile ortaya çıkabilen, doktor kontrolü ile kontrol edilebilen kronik hastalık olduğunu dile getiren Bostancı, "Astım tam kontrol edilebilirse hasta hiçbir semptom olmadan yaşayabilir. Bu nedenle tetikleyiciler tam olarak bilinmeli ve önlem alınmalıdır." diye konuştu.

Bostancı, astımlı hastanın tam kontrollü olması için hastaya, sağlık çalışanları ve topluma görevler düştüğünü vurguladı.

"Alerji dostu okul" kavramının bilinmesi gerektiğini dile getiren Bostancı, şunları kaydetti:

"Okullarda, kreşlerde, toplu kullanılan alanlarda (tiyatro, sinema, toplantı salonları gibi) iç ortam hava kirliliğini kontrol altında tutacak önlemler alınmalıdır. Örneğin toplu kullanılan ortamlarda boydan boya halı olmamalı, küf olmayacak şekilde çatı bakımı ve su tesisatı tamir edilmeli, kokulu temizlik malzemeleri kullanılmamalı, aralarda cam ve kapı aynı anda açılarak tam havalandırma sağlanmalıdır. Astım kontrolü kötüleştiren tütün kullanımı hakkında halk bilgilendirilmelidir. Tütün ürünleri, sigara, e-sigara, nargile hepsi zararlıdır. Sigaranın zararsızı, hafifi, filtrelisi olmaz. Astımı kontrol altına almak istiyorsak tütün ve tütün ürünleri için birinci el içici olmamak yeterli değil. İkinci ve üçüncü el tütün maruziyetini toplum olarak bilmeli ve buna savaş açmalıyız."

Prof. Dr. İlknur Bostancı, hava kirliliğinin astım semptomlarını daha da kötüleştirebileceğini ve astım ataklarını tetikleyebileceğini belirterek, şöyle devam etti:

"Dış ortam hava kirliliği astımı kötüleştirebilir. İki önemli hava kirliliği astımı etkileyebilir. Biri ozon, diğeri ise parçacık kirliliğidir (pus, duman ve tozda bulunur). Ozon ve partikül kirliliği havada olduğunda yetişkinler ve astımlı çocukların semptomları artar. Ayrıca, kirli havada açık havada bulunduktan bir gün sonra başlayan astım semptomlarına dikkat edilmelidir. Ozon, özellikle yaz öğleden sonra ve akşam saatlerinde en kötü durumdur. Parçacık kirliliği herhangi bir şekilde olabilir (çöl fırtınası, rüzgarlı havalardan sonra camlarda çamur olması gibi). Özellikle çocukların egzersizlerini yaptıkları veya yaşadıkları çevreler yoğun yolların yakınında ve fabrikaların çevresinde olmamalılar. Ülkemizde halen odun sobası, daha kötüsü tezek yakılmakta, bu da hem ev içi hem dış ortam hava kirliliği yapmaktadır."

Bostancı, düzenli egzersizin, astımlılar için de önemli olduğunu vurgulayarak, bu rahatsızlığı yaşayanlara egzersizlerini ağırlıklı sabah saatlerinde yapmalarını önerdi.