Askerliğin Önemi ve Yurt Savunması:
Üzerinde gezindiğimiz, havasını teneffüs edip buz gibi sularından içtiğimiz aziz vatanımıza karşı pek çok görevlerimiz vardır. Bunların en başında askerlik görevimiz gelmektedir. Vatanımızın dostu da düşmanı da eksik değildir. Düşmanlarımıza karşı ülkemizi korumakta azimli ve gayretli olduğumuzu göstermek durumurıdayız. Böyle yaparsak düşmanların, vatanımız hakkında besledikleri kötülük duygularını önleyebilir, daha doğrusu kötülük niyetlerini uygulamalarına fırsat bırakmamış oluruz. Şair "hazırol cenge eğer istersen sulh-ü salah" derken bunu anlatmak istemiştir. Dinimiz bize vatanımızı savunmak için elimizden gelen çabayı göstermemizi emretmektedir.
Allah buyuruyor ki:
-Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın.
-Düşmanlarınıza karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet hazırlayın.
Peygamber Efendimiz de şöyle buyurmaktadır:
-Hudut ve vatan muhafazası için; bir gün bir gece nöbet beklemek, bir ay Allah rızası için gündüz oruç tutup gece namaz kılmaktan daha hayırlıdır.
-Vatan savunmasının temel şartı ordu hazırlamaktır. Üstelik bu iş düşman sınırlarımıza dayanmadan ewel yapılmalıdır. Orduların maddi ve manevi güçleri vardır. Maddi güç; iyi bir eğitim, sayı üstünlüğü ve en modern silahlara sahip olmakla elde edilir.
Manevi güce gelince:
1.Asker sağlam bir imana sahip olmalı, Allah'tan başka kimseden korkmamalı, kalbi vatan ve millet sevgisiyle dopdolu olmalıdır.
2.Askerler şehitliği göze almalı ve bunu en büyük şeref saymalıdır.
3.Orduda birlik ve beraberlik hakim olmalı, askerler komutanlarına itaat etmeli ve disiplini bozmamalıdır.
Allah'ımızın bildirdiğine göre Allah yolunda öldürelenler ölmez. Şehitler bizim bilemediğimiz bir hayatla yaşamaktadırlar ve cennetteki dereceleri çok yüksektir.
Mehmed Akif şöyle diyor;
"Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda,
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda,
Canı cananı bütün varımı alsın da Hüda
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda."
Üzerinde gezindiğimiz, havasını teneffüs edip buz gibi sularından içtiğimiz aziz vatanımıza karşı pek çok görevlerimiz vardır. Bunların en başında askerlik görevimiz gelmektedir. Vatanımızın dostu da düşmanı da eksik değildir. Düşmanlarımıza karşı ülkemizi korumakta azimli ve gayretli olduğumuzu göstermek durumurıdayız. Böyle yaparsak düşmanların, vatanımız hakkında besledikleri kötülük duygularını önleyebilir, daha doğrusu kötülük niyetlerini uygulamalarına fırsat bırakmamış oluruz. Şair "hazırol cenge eğer istersen sulh-ü salah" derken bunu anlatmak istemiştir. Dinimiz bize vatanımızı savunmak için elimizden gelen çabayı göstermemizi emretmektedir.
Allah buyuruyor ki:
-Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın.
-Düşmanlarınıza karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet hazırlayın.
Peygamber Efendimiz de şöyle buyurmaktadır:
-Hudut ve vatan muhafazası için; bir gün bir gece nöbet beklemek, bir ay Allah rızası için gündüz oruç tutup gece namaz kılmaktan daha hayırlıdır.
-Vatan savunmasının temel şartı ordu hazırlamaktır. Üstelik bu iş düşman sınırlarımıza dayanmadan ewel yapılmalıdır. Orduların maddi ve manevi güçleri vardır. Maddi güç; iyi bir eğitim, sayı üstünlüğü ve en modern silahlara sahip olmakla elde edilir.
Manevi güce gelince:
1.Asker sağlam bir imana sahip olmalı, Allah'tan başka kimseden korkmamalı, kalbi vatan ve millet sevgisiyle dopdolu olmalıdır.
2.Askerler şehitliği göze almalı ve bunu en büyük şeref saymalıdır.
3.Orduda birlik ve beraberlik hakim olmalı, askerler komutanlarına itaat etmeli ve disiplini bozmamalıdır.
Allah'ımızın bildirdiğine göre Allah yolunda öldürelenler ölmez. Şehitler bizim bilemediğimiz bir hayatla yaşamaktadırlar ve cennetteki dereceleri çok yüksektir.
Mehmed Akif şöyle diyor;
"Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda,
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda,
Canı cananı bütün varımı alsın da Hüda
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda."