-
- Üyelik Tarihi
- 11 Nis 2008
-
- Mesajlar
- 987
-
- MFC Puanı
- 33
Aşk Kasrında Bir Akşam
Akşam aşkın haşmetinden bölünür bin parçaya
Secde eder su ateşe; gün giyince sahrayı
Bismihu’nun gözlerinden dökülür dar-ı dünya
Ellerimden alır hasret, kalp odunda çırayı
Bana sükût verir yollar, yâre sonsuz mısrayı
Gülüm güle güle gider; gül busesi desende
Gülüm yürür can içinde; gülemem “gül! ” desen de
Parmaklarım yangın izi, dudakların kaç bahar
Su yorgunu düşlerinde hangi nehrin ağrısı
Bir duadan kopup gelen varlığına aşikâr
Seherlerin baş ucunda kutlu ebet çağrısı
Seni bulmak ne çok sabah, ne çok gece yarısı
Yardan yâre kondu gönlüm; yarını hâr yaremin
Yârim yarını sorunca desinler ki; “yâr emin”
Zikrin edep mektebinde bilmesinler ismimi
Nigârıyım hem nihânı gözlerinin bezminde
Fenafillah bekasında kaybederken cismimi
Ateş aşktan murat alsın ötelerin cezminde
Akıl ilim tahsil etsin, can cananın feyzinde
Günah mıdır; gün âhından saklamak güneşimi
Günahımdan kıskanırım; bulmasın gün, eşimi
Nasıl gezer derunumda kıskançlık saltanatı
Yıldızların ışığını gözlerinden tanırım
Nice sözden sakınırım güzellik sanatını
Rüzgâr geçse kirpiğinden, ağyar öptü sanırım
Özündeki sonsuzluğu yokluğuma banarım
Halkı Hakk’a hasreden nur; ruhum ruhuna hasret
Hasretinden erirken har sözü sükûta hasr’et.
Yağmur yüzlü çöl muştusu, dağ duruşlu rindane
Hikmet bakar, vuslat susar her rahmede bergüzar
Arza hece, arşa gece yağarken tane tane
Sırrolmada yüreğinin dokunduğu her diyar
Firkatinle çiçek açar tutunduğum ahuzar
Düşünmeden bir lahzacık; düşüne düşüversem
Gözlerinin semasına bendeki düşü versem
Beklemez mi can ezelden ömrünün divanında
Omuzumda kaç asırlık kâlû belâ coşkusu
Tükenmekten geliyorken hep diriliş anında
Ruh katlidir ayrılığın bir nefeslik korkusu
Nefsim yanar, fikrim yanar; ellerinde yanar su
Dilim dilim sükûtlara bölünsem de dil şaddır
Dilim dünya sürgününde, hâlim yine dilşaddır.
Ey yok içre varlığına bin belayla kandığım
Sonra kalkıp varlığında yokluğumu andığım
Bir lahzacık gülüşüyle derdi derman sandığım
Duyulunca ayak sesi secdeye kapandığım
Ey çöl iken yağmurunda zerre zerre yandığım
Ah efendim! Arz ederim; siz okyanus ben deniz
Lâl tanesi sözlerimle olmak şeref bendeniz
Nuray Alper (şiiri ödüllüdür)
Akşam aşkın haşmetinden bölünür bin parçaya
Secde eder su ateşe; gün giyince sahrayı
Bismihu’nun gözlerinden dökülür dar-ı dünya
Ellerimden alır hasret, kalp odunda çırayı
Bana sükût verir yollar, yâre sonsuz mısrayı
Gülüm güle güle gider; gül busesi desende
Gülüm yürür can içinde; gülemem “gül! ” desen de
Parmaklarım yangın izi, dudakların kaç bahar
Su yorgunu düşlerinde hangi nehrin ağrısı
Bir duadan kopup gelen varlığına aşikâr
Seherlerin baş ucunda kutlu ebet çağrısı
Seni bulmak ne çok sabah, ne çok gece yarısı
Yardan yâre kondu gönlüm; yarını hâr yaremin
Yârim yarını sorunca desinler ki; “yâr emin”
Zikrin edep mektebinde bilmesinler ismimi
Nigârıyım hem nihânı gözlerinin bezminde
Fenafillah bekasında kaybederken cismimi
Ateş aşktan murat alsın ötelerin cezminde
Akıl ilim tahsil etsin, can cananın feyzinde
Günah mıdır; gün âhından saklamak güneşimi
Günahımdan kıskanırım; bulmasın gün, eşimi
Nasıl gezer derunumda kıskançlık saltanatı
Yıldızların ışığını gözlerinden tanırım
Nice sözden sakınırım güzellik sanatını
Rüzgâr geçse kirpiğinden, ağyar öptü sanırım
Özündeki sonsuzluğu yokluğuma banarım
Halkı Hakk’a hasreden nur; ruhum ruhuna hasret
Hasretinden erirken har sözü sükûta hasr’et.
Yağmur yüzlü çöl muştusu, dağ duruşlu rindane
Hikmet bakar, vuslat susar her rahmede bergüzar
Arza hece, arşa gece yağarken tane tane
Sırrolmada yüreğinin dokunduğu her diyar
Firkatinle çiçek açar tutunduğum ahuzar
Düşünmeden bir lahzacık; düşüne düşüversem
Gözlerinin semasına bendeki düşü versem
Beklemez mi can ezelden ömrünün divanında
Omuzumda kaç asırlık kâlû belâ coşkusu
Tükenmekten geliyorken hep diriliş anında
Ruh katlidir ayrılığın bir nefeslik korkusu
Nefsim yanar, fikrim yanar; ellerinde yanar su
Dilim dilim sükûtlara bölünsem de dil şaddır
Dilim dünya sürgününde, hâlim yine dilşaddır.
Ey yok içre varlığına bin belayla kandığım
Sonra kalkıp varlığında yokluğumu andığım
Bir lahzacık gülüşüyle derdi derman sandığım
Duyulunca ayak sesi secdeye kapandığım
Ey çöl iken yağmurunda zerre zerre yandığım
Ah efendim! Arz ederim; siz okyanus ben deniz
Lâl tanesi sözlerimle olmak şeref bendeniz
Nuray Alper (şiiri ödüllüdür)