- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Ankarada Zafer Meydanında Atatürkün askeri kıyafeti ile Çankayaya bakan bir heykeli vardır. Bu yazıyı okuduktan sonra, Ankarada iseniz, lütfen Kızılaya; Zafer Meydanına inin. Atatürk heykelinin, sanatçısının kim oldu merakı ile dört bir yanını dolaşın. Bırakın Atatürk heykeli ile ilgili kısa bir tarih notunu, heykeli yapan, Ankarayı taçlandıran sanatçıyı anmak adına ufacık bir plaketin dahi olmadığını göreceksiniz.
Farkındamısınız giderek hafızalarımız siliniyor. Bugün sahip olduğumuz cumhuriyetin değerleri, kavramları temelsiz bir yapı haline getiriliyor. Sahip olduğumuz her şeyi yitirmek adına bir deprem mi bekliyoruz. Unutmayalım, unutturmayalım. Biliniz ki dünü, bugünü ile cumhuriyetimize sahip çıkabilme enerjimiz, yarınlarımızı da şekillendirecektir.
Ankarayı Taçlandıranların konukları iki heykeltıraş. Profesör Pietro CANONİCA ve Heinrich KRİPPEL.
PROF. PİETRO CANONİCA
İtalyan heykel sanatçısı Pietro Canonica 1869 yılının 1 Martında İtalyanın kuzeyinde Torinoda dünyaya geldi. Henüz onaltı yaşında devasa heykellere imza attı. Eğitimini Torinoda Academia Albertinada Tabacchi ve Gambanın öğrencisi olarak tamamladı.
Gerçekçi bir üslup ile tasarladığı ve gerçekleştirdiği heykelleri ile sanat sergilerine katıldı. Yoğun üretim temposu içinde çalışan sanatçı şöhrete yaptığı büst çalışmaları ile kısa dönemde ulaştı.
Uzun yıllar Roma Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümünde profesör olarak görev yapan Canonica bir dönem akademinin başkanlığını da yürüttü. 1929 yılında İtalyan Akademisine üye seçilen Canonica 1950 yılında İtalya Cumhurbaşkanı tarafından, sanat alanında gösterdiği başarılar ve vatanına yaptığı hizmetlerden dolayı ömür boyu İtalyan Parlamentosu Üyeliğine atandı.
Atatürkün önderliğinde kurtuluş savaşından galip çıkan, Cumhuriyeti kuran Türk Ulusunun öyküsünü ölümsüzleştirmek için açılan heykel yarışmasına İtalya Dışişleri Bakanlığının isteği ve Güzel Sanatlar Müdürlüğünün ısrarı ile Canonicada katıldı. Sanatçının Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk ile ilişkileri böylece başlamış oldu. İstanbula gelen Canonica, buradan Ankaraya giderek Atatürkün huzuruna çıktı. Sanatçı ilk denemesi olarak dört gün içinde Atatürkün bir büstünü yaptı. Atatürkün beğenisini ve dostluğunu kazandı.
Canonica Ankarada Atatürk heykellerin tasarımını tamamladı ve Torinoya döndü. Burada tasarımlarına uygun olarak heykelleri hazırladı.
Canonica tarafından yapılan eserlerden ilki Atatürkün at üstünde tasarlandığı tunç heykel, eski Namazgah tepesi üstüne Arif Hikmet Koyunlu tarafından projelendirilerek inşa edilen Etnografya Müzesinin önüne dikilerek 29 Ekim 1927de açıldı. Canonicanın Ankaradaki ikinci eseri Zafer Meydanına dikilen, Atatürkün askeri kıyafetle ayakta tasarlandığı heykeli oldu. Bu heykelin açılışı 4 Kasım 1927de yapıldı.
Canonica daha sonra İstanbulda Taksim Meydanındaki Cumhuriyet Anıtını tasarladı. Anıt 9 Ağustos 1928 günü açıldı. Canonicanın Türkiyedeki son eseri İzmirde Cumhuriyet Meydanındaki atlı Atatürk heykelidir. Heykelin açılışı 28 Temmuz 1932de yapıldı.
Aramızdan ayrılışından yıllar sonra İtalyada Canonicanın yaptığı bir Atatürk heykeli kalıbı bulundu. İlk Atatürk heykeli olarak tanımlanabilecek bu eser dökümü yapılarak İtalyadaki Türkiye Cumhuriyeti Elçiliğine hediye edildi. Heykel 10 Kasım 1984te elçilikte törenle açıldı.
Canonica, Türkiye dışında bir taraftan İtalyada eserler verirken, diğer taraftan Mısırda, Irakta, Kolombiyada Arjantinde Romanya ve Rusyada bir çok eser üretmişti.
Canonica heykel dışında resim ve müzikle de ilgilenmiş, senfoniler bestelemiştir.
Türkiyede heykel ve anıt zevkinin gelişiminde Canonicanın büyük katkıları olmuştur. Bıraktığı notlardan anlaşıldığına göre sanatçı Atatürke büyük hayranlık duymuş, Anadolu toprağını ve onun insanını samimi duygularla sevmişti.
Canonicaın eserlerinin bazılarının asılları, orijinal tasarımları, bazılarının kopyaları bugün Romada Villa Borghese Parkı içindeki Museo Canonicada bulunmaktadır.
Sanatçı 1959 yılında Romada aramızdan ayrılmıştır. Genç Türkiye Cumhuriyetine ve Ankaraya taktığı taçlar için kendisine sonsuz saygı ve sevgilerimizle.
HEINRICH KRİPPEL
Türkiyede gerçekleştirdiği anıt heykeller ile tanınan Avusturyalı heykeltıraş, ressam, bakır oymacısı ve illüstratör Heinrich Krippel 17 Eylül 1883de Viyanada dünyaya geldi. Sanat eğitimini Viyana Güzel Sanatlar Akademisinde Profesör Hemler atölyesinde tamamladı. Daha çok portre, büst ve mezar taşları üzerinde çalıştı ve tanındı. I. Dünya Savaşına topçu subayı olarak katılan Krippel 1925 yılında Atatürk anıtları yaptırılmak amacı ile Türk Hükümetinin davetlisi olarak Türkiyeye geldi. 1938e kadar onüç yıl Türkiyede kalarak Atatürk heykelleri gerçekleştirdi.
Atatürk sanatçıyı köşkte misafir ederek hazırlayacağı tüm heykeller için kendisine poz vermiştir. Krippel bu heykel ve anıtların ön çalışmaları ve taslaklarını Türkiyede hazırladı. Bu taslaklardan tasarlanarak hazırlanan heykel kalıpları sanatçının Viyanadaki atölyesinde üretildi ve Viyana Birleşik Maden işletmelerinde bronza döküldü. Bu heykeller daha sonra parçalar halinde Türkiyeye getirildi ve yerlerinde monte edildi.
Sanatçı Türkiyede kaldığı onüç yıl içinde ilk olarak İstanbul Sarayburnundaki Atatürk anıtını 1925 yılında gerçekleştirdi. Daha sonra 29 Ekim 1926da Konya Atatürk anıtı açıldı. 24 Kasım 1927de o günkü adı ile Hakimiyet-i Milliye olan Ulus Meydanında Yeni Gün Gazetesi sahibi Yunus Nadi Beyin önderliğinde Türk uslunun maddi katkıları ile yaptırılan, Ankarayı taçlandıran Zafer Anıtı açıldı. Anıt kaidesinin dört bir yanında Atatürkün özlü sözleri bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi ön cephedeki BULUNUR KURTARACAK BAHTI KARA MADERİNİ sözüdür. Anıt açıldıktan sonra, belli aralıklarla Ankara İtfaiye teşkilatının önden kumandalı Fiat marka arazözleri ile getirilen sularla baştan aşağı yıkanır, çamaşır sodası ve Arap sabunlu doğal süngerlerle kuşların pisliklerinden, tozdan temizlenirdi. Anakaralılar anıtın çevresine ne bir izmarit, ne de bir yemiş kabuğu atarlardı. 15 Ocak 1932 yılında sanatçının yaptığı Atatürk anıtı Samsunda, 24 Mart 1936da ise Atatürkün Zafer Anıtı Afyonda açıldı.
Sanatçı Viyanaya dönmeden Ulusta Martin Elsaesser tarafından projelendirilerek inşa edilen Sümerbank binasında taştan bir Atatürk heykeli gerçekleştirdi ve 1938 yılında yeniden Türkiyeye gelebilmek umudu ile Viyanaya döndü. Krippel II. Dünya Savaşının başlaması nedeni ile bir daha Türkiyeye dönemedi ve 5 Nisan 1945te Viyanada bir mide ameliyatı sonrası aramızdan ayrıldı. Genç Türkiye Cumhuriyetine ve Ankaraya taktığı taçlar için kendisine sonsuz saygı ve sevgilerimizle.
Cahit Kalenderoğlu
Sayın Halil Makaracının izni ile;
Küçücük bir Cumhuriyet çocuğunun, Halil Makaracının 1927 Ankarasına ait anılarını kendisinden dinleyelim. Artık Arnavut kaldırımı döşenmiş olan Hakimiyeti Milliye Meydanında annesinin elini tutmuş, Taş Han ve Karaoğlan Çarşısı arasında kocaman bir heykelin inşaatını izliyordu.
Küçük Halil ilgiyle taşların sürüklenerek yerlerine taşınışını izlerken, az ötedeki Meclis binasında Cumhuriyet Halk Fırkası 2. kongresinde, Genel Başkan Gazi Mustafa Kemal 15 - 22 Ekim 1927 tarihleri arasındaki toplam 36 saat 31 dakika süren büyük nutkunu veriyor ve Türk Cumhuriyetini, İstiklalini gençliğe emanet ediyordu.
1 Kasım 1927de Gazi ikinci defa Cumhurbaşkanı seçiliyordu.
24 Kasım 1927 Perşembe günü, Hükümet Caddesinde basılan Yeni Gün Gazetesinin sahibi Muğla Mebusu Yunus Nadi (Abalıoğlu) Beyin de girişimleriyle, Heinrich Krippelın yaptığı Gazinin Sakarya isimli aygırın üzerinde yer aldığı - Zafer Abidesi coşkulu bir törenle açılıyordu. Ortalık ana baba günüydü; heykel hazineden para alınmadan, halktan toplanan paralar, yüzüklerle yapılmıştı. O sıralarda Ankaranın nüfusu 75000di.
Bu anıların öncesine ve sonrasına ANKARA 1920'ler ve ötesinden, beriye* düş hekimi yalçın ergir* http://www.ergir.com adresinden ulaşabilirsiniz. Fotoğraflar ve yazılar bu adresten alınmıştır, teşekkürlerimizle.
Yazı ve fotoğraflar için kaynak:
Prof. Dr. Semavi Eyice ATATÜRK ve PIETRO CANONICA
Eren Yayıncılık, 1986, İstanbul