- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Siem Reap, Kamboçya'nın kuzey batısında küçük, sevimli bir şehir. Çemberlitaş hamamının nemli sıcağını andıran bir iklimde, palmiye, mango, lotus ve vahşi orkidelerin cömertçe etrafa yayıldığı, iki tekerlekli vasıtaların yollarda sel gibi aktığı tipik bir Uzakdoğu şehri... Ortasından, şehirle aynı adı taşıyan nehir geçiyor. Veren ve alan bir nehir Seam Reap; yörenin tüm su ihtiyacını karşılayan, atılan çöpleri alıp götüren, kanalizasyon görevini yerine getiren, hep aynı emektar nehir! Şehir geçimini turizmden sağlıyor. Dünyanın dört bir yanından turistler buraya, yılın her mevsiminde akın ediyor. Bunun tek nedeni, şehrin 20 kilometre dışında, Unesco'nun "Dünya Mirası" listesinde yer alan bir dünya harikasının, Angkor Wat'ın bulunması.
İnsan elinden çıkma en görkemli, en ince, rafine sanat eserleriyle süslenmiş yapıtlardan biri Angkor Wat. Bunun, bir de 12'inci yüzyılda, örneğin Osmanlı İmparatorluğu ve Rönesans'tan bile önceki dönemlerde gerçekleşmiş olduğu düşünüldüğünde, şaşkınlık ve hayranlık sınır tanımıyor! Angkor Wat hem en büyük tapınağın, hem de tüm yörenin adı.
Birbirinden ilginç bir düzine tapınağın bulunduğu bu alanda, 12'inci yüzyılda 1 milyona yakın insanın yaşadığı sanılıyor. Tropik ormanın içinden yükselen Angkor Wat'a ilk bakışta tutulmamak olanaksız! Önünüzde göğe yükselen merdiven basamakları, yüzlerce sütun, iç içe geçen avlular, yontu sanatının harikası dev insan suratları, bulutlara değen lotus çiçeği şeklindeki beş, on katlı kuleler!...
Şiddetli çarpışmaların olduğu Angkor Wat yöresi, tüm savaş süresince doğal olarak halka kapalı tutulmuş. Angkor Wat üzerinde çok şey söylenip yazılmış. Ama bunlar içinde en orijinal (!) lafı da, zamanında Pol Pot etmiş: "Angkor Wat gibi bir şaheseri yapmış olan bizler, her şeyi yapmaya muktediriz!" demiş ve... Sonra ne yaptığı hepimizin malumu!
12'inci yüzyılda Kral Suryavarman II tarafından yaptırılan olağanüstü Budist tapınağı.
İnsan eliyle yapılmış en görkemli ve en ince yapıların başında gelmektedir.
İçinde bulunduðu ve alanı 200 kilometrekareyi bulan Siem Reap Şehri zaman içinde tamamen sık ormanlarla kaplanmıştır. Bu gür ormanlarla kaplanmış olan devasa tapınak 1858 yılında keşfedilmiştir.
3 kilometre karelik alanı kaplayan tapınağın iç ve dış duvarları Khmer ve Hindu sanatının en güzel örnekleri ile doludur.