- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Akıl yürütme bu ilkelere arlığını gösterir. Her iki ilke de, nesne, olgu ve olayların nitelik, nitelik ve değişim süreçlerini ele alır. Bu ilki zihin işlemi, pozitif bilimlerde bir inceleme ve bir araştırma yöntemi olarak kullanıldığı zaman analiz ve sentez adını alırlar.
Tümdengelim ve tüme varım basit ve deneye dayanır. Nesne, olgu ve olayların görünümlerine göre niteliklerini araştırır ve daha çok yüzeysel işlemler yürütür. Analiz ve sentez ise, onların daha derinliklerine, özlerine inerek araştırmalarını yapar, onlar arasında ölçü ve kesinlik durumlarını sergiler. Pozitif bilimlerde deneysel yöntemin başlangıcı ve ilk adımı tümdengelim ve tümevarımdır. En yüksek dereceleri de analiz ve sentezdir.
Karmaşık ve bütün halinde bulunan bir şeyi, onu meydana getiren elemanlarına ayırmak analizdir. Örneğin, suyu oksijen ve hidrojen gibi elemanlarına ayırmak bir analizdir. Güneşin beyaz ışığını prizmada yedi renge ayırmak da bir analizdir. Fakat bir araziyi ikiye ya da daha fazla parçalara ayırmak analiz değil bölmedir. Analiz, su, toprak, maden gibi maddi varlıklar üzerinde yapılırsa deneysel (maddi) analiz adını alır. Manevi ve sosyal kavramlar ve üzerinde yapılırsa akli (rasyonel) analiz yapılmış olur. Psikoloji, tarih ve toplumbilimde daha çak akli analiz uygulanır. Çünkü bu gibi bilimlerde doğurdan doğruya deneyler yapmak zordur.
Doğa ve doğada yer alan varlıklar çok çeşitli ve karmaşıktır. Bunlar hakkında sezgi ile elde edilen ilk bilgiler bir bütündür. Bunları anlamak ve kavramak çok zordur. Bu nedenle analiz ilkesi kullanılır. Çünkü analiz, bütünü daha basit elemanlara ayırarak varlıkların daha iyi ve kolay anlaşılmasını sağlar.
Deneysel bilimlerde tümdengelim yani bütünden parçalara geçiş bir çeşit analiz sayılır. Çünkü zihin karmaşık olaylar topluluğundan daha basit olan elemanlara ve nedenlere geçer. Soyut bir bilim olan matematikten bir örnek verecek okursak diyebiliriz ki bir problemi çözmek, bir teoremi ispat etmek de bir analizdir. Burada zihin, bilinmeyen niceliklerden yani sorulardan hareket ederek daha basit ve bilinen elemanlara geçer.
Analiz, bir makineyi söküp parçalarını teker teker incelemek gibidir. Bir makineyi söküp parçalar halinde dağıtmak, bir cismi elemanlarınla ayırmak, organizmalardan hücrelere kadar inmek analize geçmek demektir. Analiz zihne (akla), eşya ve varlıkları ya da nesne ve olayları daha iyi tanımak ve açıklamak olanağını verir. Daha doğrusu analiz, zihin için bir keşif, bir bulgu yoludur.
Tümdengelim ve tüme varım basit ve deneye dayanır. Nesne, olgu ve olayların görünümlerine göre niteliklerini araştırır ve daha çok yüzeysel işlemler yürütür. Analiz ve sentez ise, onların daha derinliklerine, özlerine inerek araştırmalarını yapar, onlar arasında ölçü ve kesinlik durumlarını sergiler. Pozitif bilimlerde deneysel yöntemin başlangıcı ve ilk adımı tümdengelim ve tümevarımdır. En yüksek dereceleri de analiz ve sentezdir.
Karmaşık ve bütün halinde bulunan bir şeyi, onu meydana getiren elemanlarına ayırmak analizdir. Örneğin, suyu oksijen ve hidrojen gibi elemanlarına ayırmak bir analizdir. Güneşin beyaz ışığını prizmada yedi renge ayırmak da bir analizdir. Fakat bir araziyi ikiye ya da daha fazla parçalara ayırmak analiz değil bölmedir. Analiz, su, toprak, maden gibi maddi varlıklar üzerinde yapılırsa deneysel (maddi) analiz adını alır. Manevi ve sosyal kavramlar ve üzerinde yapılırsa akli (rasyonel) analiz yapılmış olur. Psikoloji, tarih ve toplumbilimde daha çak akli analiz uygulanır. Çünkü bu gibi bilimlerde doğurdan doğruya deneyler yapmak zordur.
Doğa ve doğada yer alan varlıklar çok çeşitli ve karmaşıktır. Bunlar hakkında sezgi ile elde edilen ilk bilgiler bir bütündür. Bunları anlamak ve kavramak çok zordur. Bu nedenle analiz ilkesi kullanılır. Çünkü analiz, bütünü daha basit elemanlara ayırarak varlıkların daha iyi ve kolay anlaşılmasını sağlar.
Deneysel bilimlerde tümdengelim yani bütünden parçalara geçiş bir çeşit analiz sayılır. Çünkü zihin karmaşık olaylar topluluğundan daha basit olan elemanlara ve nedenlere geçer. Soyut bir bilim olan matematikten bir örnek verecek okursak diyebiliriz ki bir problemi çözmek, bir teoremi ispat etmek de bir analizdir. Burada zihin, bilinmeyen niceliklerden yani sorulardan hareket ederek daha basit ve bilinen elemanlara geçer.
Analiz, bir makineyi söküp parçalarını teker teker incelemek gibidir. Bir makineyi söküp parçalar halinde dağıtmak, bir cismi elemanlarınla ayırmak, organizmalardan hücrelere kadar inmek analize geçmek demektir. Analiz zihne (akla), eşya ve varlıkları ya da nesne ve olayları daha iyi tanımak ve açıklamak olanağını verir. Daha doğrusu analiz, zihin için bir keşif, bir bulgu yoludur.