Akif Paşa ondokuzuncu yüzyılın ilk yarısında yaşamış, hem nesirde hem divan şiirinde ün yapmış bir edibdir. 1787'de Yozgat'da doğdu. Gaziantepli Kadı Mehmed Efendi'nin oğludur. 1814'de İstanbul'da kâtip olarak göreve başladı. Kısa zamanda vezirliğe kadar yükseldi. Önce Hariciye Nazırı, sonra Dahiliye Nazırı oldu. Pertev Paşa yüzünden görevinden uzaklaştırıldığı için ona düşman kesildi. Pertev Paşa'yı suçlamak üzere meydana getirdiği 'Tabsıra' adlı eseriyle onun haksız yere öldürülmesine sebep oldu.
Akif Paşa'nın Tabsıra'dan başka "Şeyh Muştak'a Mektup" ile "Adem Kasidesi" adlı iki eseri daha vardır. Şeyh Muştak'a Mektup, metinde halk deyimlerinin kullanıldığı ilk nesir örneklerinden biridir. 'Adem Kasidesi' nde ise "Ölüm, yok olma ve olmama" sebepleri üzerinde durulur.
Akif Paşa'nın, Tabsıra (Dikkat edilecek hususlar) adlı eserinden bir paragraf:
"... Ensâyı seferde yani zamanı nuhûsetiktiranı riyasetinde benim kaleme aldığım bir lâyihayı tashih ederken Rusya'ya dair bir mahallinde "Devleti Aliyye için kazdığı kuyuya kendisi düşer" ta'hirini dere ederek bu fıkranın meşhur olan asl-ı Arabîsine göre bu makamda ıdemi münâsebetini fark u temyiz etme
ki ehli îmanız, böylece i'tikad etmeliyiz" diye imân u ıslâmı tevkîtile kaabiliyeti adeki bekasını kaa'il olmak misili vâki olan habt u hatâsı asarını mütâlea eden erbâbı inşâya malûmdur..."
Akif Paşa'nın Tabsıra'dan başka "Şeyh Muştak'a Mektup" ile "Adem Kasidesi" adlı iki eseri daha vardır. Şeyh Muştak'a Mektup, metinde halk deyimlerinin kullanıldığı ilk nesir örneklerinden biridir. 'Adem Kasidesi' nde ise "Ölüm, yok olma ve olmama" sebepleri üzerinde durulur.
Akif Paşa'nın, Tabsıra (Dikkat edilecek hususlar) adlı eserinden bir paragraf:
"... Ensâyı seferde yani zamanı nuhûsetiktiranı riyasetinde benim kaleme aldığım bir lâyihayı tashih ederken Rusya'ya dair bir mahallinde "Devleti Aliyye için kazdığı kuyuya kendisi düşer" ta'hirini dere ederek bu fıkranın meşhur olan asl-ı Arabîsine göre bu makamda ıdemi münâsebetini fark u temyiz etme
ki ehli îmanız, böylece i'tikad etmeliyiz" diye imân u ıslâmı tevkîtile kaabiliyeti adeki bekasını kaa'il olmak misili vâki olan habt u hatâsı asarını mütâlea eden erbâbı inşâya malûmdur..."