(d.1384 / ö.1542)
Soyu, Abdüllatif b.Abdürrahman b.Ahmed b.Ali el-Ensârî. H. 786 (m.1384) yılında doğdu. Önce medrese tahsilini tamamladıktan sonra Şeyh Abdülaziz Hazretleri'ne intisap etti ve mana ilimlerinden de icazet aldı. Kudüs'te iken, Kudüs'ü ziyarete gelen Zeynüddin-i Hâfî Hazretleri'ni evinde misafir etti. Şeyh Zeynüddin Hazretleri oradan hacca gitmek üzere yola çıkarken onlarla birlikte gitmek istedi. Fakat annesi hasta olduğundan Hâfi Hazretleri onu götürmedi. "'Annene hizmet her şeyden üstündür" buyurdu. Fakat onu teselli için: “Sağlıkla dönersek seni maksadına ulaştıracağım" diye söz verdi. Nitekim dönüşünde Abdüllatif Makdisî Hazretleri'ni de yanına aldı ve Horasan'a götür*dü. Orada Zeynüddin-i Hâfî Hazretleri'nin hizmetinde bulunarak terbiyesini tamamladı ve icazet aldı. Oradan Şam'a ve Konya'ya gitti. Konya'da Mevlana, Şems-i Tebrizî ve Sadreddin Konevî Hazretleri'nin ruhaniyetleriyle hemhal oldu. Mükaşefe ha*linde Sadreddin Konevî Hazretleri'nin, onun eteğine yapışıp: "El benim, etek senin" diyerek kabrine doğru çektiğini gördü. Oradan Bursa'ya geçti ve halvete girdi. Şaban ayından Ramazanın sonuna kadar hal*vette kaldı. Ömrünün sonuna kadar Bursa'da yaşadı ve orada "Tuhfe" isimli bir kitap yazdı. 856 (m.1452) yılında vefat etti ve zaviyesine defnedildi.
Soyu, Abdüllatif b.Abdürrahman b.Ahmed b.Ali el-Ensârî. H. 786 (m.1384) yılında doğdu. Önce medrese tahsilini tamamladıktan sonra Şeyh Abdülaziz Hazretleri'ne intisap etti ve mana ilimlerinden de icazet aldı. Kudüs'te iken, Kudüs'ü ziyarete gelen Zeynüddin-i Hâfî Hazretleri'ni evinde misafir etti. Şeyh Zeynüddin Hazretleri oradan hacca gitmek üzere yola çıkarken onlarla birlikte gitmek istedi. Fakat annesi hasta olduğundan Hâfi Hazretleri onu götürmedi. "'Annene hizmet her şeyden üstündür" buyurdu. Fakat onu teselli için: “Sağlıkla dönersek seni maksadına ulaştıracağım" diye söz verdi. Nitekim dönüşünde Abdüllatif Makdisî Hazretleri'ni de yanına aldı ve Horasan'a götür*dü. Orada Zeynüddin-i Hâfî Hazretleri'nin hizmetinde bulunarak terbiyesini tamamladı ve icazet aldı. Oradan Şam'a ve Konya'ya gitti. Konya'da Mevlana, Şems-i Tebrizî ve Sadreddin Konevî Hazretleri'nin ruhaniyetleriyle hemhal oldu. Mükaşefe ha*linde Sadreddin Konevî Hazretleri'nin, onun eteğine yapışıp: "El benim, etek senin" diyerek kabrine doğru çektiğini gördü. Oradan Bursa'ya geçti ve halvete girdi. Şaban ayından Ramazanın sonuna kadar hal*vette kaldı. Ömrünün sonuna kadar Bursa'da yaşadı ve orada "Tuhfe" isimli bir kitap yazdı. 856 (m.1452) yılında vefat etti ve zaviyesine defnedildi.