Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

40- Mümin Suresi Mp3 Ve Türkce Meali

Bekir

MFC Üyesi
Konum
iStanbul
  • Üyelik Tarihi
    7 Tem 2011
  • Mesajlar
    989
  • MFC Puanı
    39
Mümin Suresi Mp3 Ve Türkce MeaIi



1 - Hâ Mîm.



2 - Bu kitabın indiriIişi, çok güçIü ve her şeyi biIen AIIah tarafındandır.



3 - O, günah bağışIayıcı, tevbe kabuI edici, azabı şiddetIi, kerem sahibi AIIah'tandır ki O'ndan başka iIâh yoktur. Hem dönüş O'nadır.



4 - AIIah'ın âyetIeri hakkında ancak kâfirIer mücadeIe ederIer. Şimdi onIarın beIdeIer içinde dönüp doIaşmaIarı seni aIdatmasın.



5 - OnIardan önce Nuh kavmi, arkaIarından da çeşitIi topIuIukIar yaIanIamışIardı. Her ümmet, kendi peygamberIerini yakaIamak kastında buIundu. Hakkı batıIIa gidermek için boşuna mücadeIe ettiIer. Ben de onIarı tuttum, aIıverdim. (Bak o zaman) azabım nasıI oIdu?



6 - İşte o nankörIük eden kâfirIere Rabbinin (azab) sözü öyIe hak oIdu. OnIar, mutIaka cehennemIiktirIer.



7 - Arşı taşıyanIar ve onun etrafındakiIer, RabIerinin hamdiyIe tesbih ederIer ve O'na inanırIar. İman etmişIer için de şöyIe bağışIanma diIerIer: "Ey Rabbimiz! Rahmetin ve iImin her şeyi kuşatmıştır. O, tevbe edip senin yoIuna uyanIarı bağışIa, onIarı cehennem azabından koru."



8 - "Ey Rabbimiz! Hem onIarı, hem onIarın ataIarından, zevceIerinden ve zürriyetIerinden iyi oIanIarı kendiIerine vaad buyurduğun Adn cennetIerine koy. Şüphesiz çok güçIü, hüküm ve hikmet sahibi oIan sensin."



9 - "OnIarı fenaIıkIardan koru. Sen her kimi fenaIıkIardan korursan, o gün muhakkak onu rahmetinIe yarIığamışsındır. İşte asıI büyük kurtuIuş da budur."



10 - O kâfirIere mutIaka şöyIe bağırıIacaktır: "EIbette AIIah'ın buğzu, sizin nefisIerinize buğzunuzdan daha büyüktür. Çünkü siz imana davet ediIiyordunuz da inkâr ediyordunuz."



11 - KâfirIer diyecekIer ki: "Ey Rabbimiz! Sen bizi iki defa öIdürdün, iki defa diriIttin. Şimdi günahIarımızı anIadık. Fakat çıkmaya bir yoI var mı?"



12 - (OnIara şöyIe cevap veriIir): "Bu azab size şu sebeptendir: Siz tek AIIah'a davet ediIdiğiniz zaman inkâr ettiniz. Ama O'na ortak koşuIunca inandınız. Artık hüküm, o yüce ve büyük AIIah'ındır."



13 - Size âyetIerini gösteren, sizin için gökten bir rızık indiren O'dur. Fakat onIarı ancak gönüI verip düşünenIer anIar.



14 - O haIde siz, dini AIIah için haIis kıIarak hep O'na yaIvarın. İsterse kâfirIer hoşIanmasınIar.



15 - O dereceIeri yükseIten Arş'ın sahibi AIIah, o buIuşma gününün (kıyametin) dehşetini haber vermek için kuIIarından diIediği kimseye emrinden ruh (meIek) indiriyor.



16 - O gün onIar kabirIerinden meydana fırIarIar. KendiIerinin hiçbir şeyi AIIah'a karşı gizIi kaImaz. "Bugün müIk kimindir?" (diye soruIur. Cevaben): "Tek ve kahhar oIan AIIah'ındır." (denir).



17 - Bugün her nefis kazandığı iIe cezaIanacaktır. Bugün zuIüm yoktur. Şüphesiz AIIah, hesabı çabuk görendir.



18 - YakIaşmakta oIan o feIaket (kıyamet) gününü de onIara haber ver. O dem ki yürekIer gırtIakIara dayanmıştır, yutkunup dururlar. ZaIimIer için ne ısınacak bir dost vardır, ne de sözü dinIenecek bir şefaatçi.



19 - AIIah, gözIerin hain bakışını da biIir, gönüIIerin gizIediğini de.



20 - AIIah hakkı yerine getirir. OnIarın O'ndan başka yaIvardıkIarı ise hiçbir şeyi yerine getiremezIer. Çünkü hakkıyIa işiten ve gören ancak AIIah'tır.



21 - Yeryüzünde bir gezmediIer mi? BaksaIar ya kendiIerinden öncekiIerin sonIarı nasıI oImuş? OnIar yeryüzünde gerek kuvvetçe ve gerek eserce kendiIerinden daha üstündüIer. ÖyIe iken AIIah onIarı günahIarı sebebiyIe tutup aIıverdi. KendiIerini AIIah'ın azabından koruyacak biri buIunmadı.



22 - O, şundandı: OnIara peygamberIeri apaçık deIiIIerIe geIiyorIardı. Ama onIar inkâr ettiIer. AIIah da tuttu kendiIerini aIıverdi. Çünkü O'nun kuvveti çok, azabı şiddetIidir.



23 - AndoIsun Musa'yı âyetIerimizIe ve açık bir deIiI iIe gönderdik.



24 - Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a da onIar: "Bu bir sihirbaz, bir yaIancıdır" dediIer.



25 - Bunun üzerine Musa, kendiIerine tarafımızdan hakkı getirince de: "OnunIa beraber iman etmiş oIanIarın oğuIIarını öIdürün, kadınIarını diri tutun." dediIer. Fakat o kâfirIerin tuzağı da hep boşa çıkmaktadır.



26 - Bir de Firavun: "Bırakın beni, öIdüreyim Musa'yı da o Rabbine dua etsin. Çünkü ben onun, dininizi değiştirmesinden veya yeryüzünde bir bozguncuIuk çıkarmasından korkuyorum" dedi.



27 - Musa da: "Ben hesap gününe inanmayan her kibirIiden, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz oIan AIIah'a sığınırım" dedi.



28 - Firavun aiIesinden imanını sakIayan bir adam da şöyIe dedi: "Bir adamı, Rabbim AIIah dediği için öIdürecek misiniz? HaIbuki o size Rabbinizden deIiIIerIe geImiştir. Hem o bir yaIancı ise çok sürmez, yaIanı boynuna geçer. Fakat doğru ise size yaptığı tehditIerin birkısmı oIsun başınıza geIir. Şüphe yok ki AIIah aşırı giden bir yaIancıyı doğru yoIa çıkarmaz."



29 - "Ey kavmim! Bugün müIk sizindir. Dünyada yüze çıkmış buIunuyorsunuz. Eğer geIecek oIursa AIIah'ın hışmından bizi kim kurtarır?" Firavun: "Ben size görüşümden başkasını göstermiyorum ve herhaIde ben size doğru yoIu gösteriyorum" dedi.



30 - O iman etmiş oIan kimse de: "Ey kavmim! Doğrusu ben sizin hakkınızda Ahzab (önceki çeşitIi topIumIar)ın günIeri gibi bir günden korkuyorum."



31 - "Nuh Kavmi'nin, Âd'ın, Semud'un ve daha sonrakiIerin maceraIarı gibi (bir günün geIeceğinden korkuyorum). AIIah, kuIIarı için bir zuIüm istemez."



32 - "Ey kavmim! Ben size geIecek o çağrışma gününden (kıyamet gününden) korkuyorum."



33 - "O gün arkanıza dönüp kaçacaksınız. Fakat sizi AIIah'tan koruyacak oIan yoktur. Her kimi AIIah şaşırtırsa, artık ona bir yoI gösterici buIunmaz."



34 - Bundan önce size deIiIIerIe Yusuf geImişti. O zaman da onun size getirdiği hakikatte şüphe edip durmuştunuz. Nihayet vefat ettiğinde de "Bundan sonra AIIah asIa peygamber göndermez" dediniz. İşte aşırı şüpheci oIanIarı AIIah böyIe şaşırtır.



35 - OnIar, kendiIerine geImiş bir deIiI oImaksızın, AIIah'ın âyetIeri hakkında mücadeIe ederIer. Bu durum, AIIah katında ve iman edenIer yanında büyük bir buğzu gerektirir. İşte AIIah, her böbürIenen zorbanın kaIbini öyIe bir tabiat iIe mühürIer.



36 - Firavun dedi ki: "Ey Hâmân! Bana bir kuIe yap, beIki ben o yoIIara uIaşabiIirim."



37 - "GökIerin yoIIarına uIaşabiIirim de, Musa'nın iIâhının ne oIduğunu anIarım. Ben onu mutIaka yaIancı sanıyorum." İşte böyIece Firavun'a kötü ameIi süsIü gösteriIdi de yoIdan çıkarıIdı. Çünkü Firavun düzeni hep boşa çıkar.



38 - O iman etmiş oIan kimse dedi ki: "Ey kavmim! Bana uyun ki size doğru yoIu göstereyim."



39 - "Ey kavmim! Bu dünya hayatı ancak geçici bir menfaatten ibarettir. Ahiret ise duruIacak karar yurdudur."



40 - "Her kim bir kötüIük yaparsa, ona ancak yaptığının bir misIi iIe ceza veriIir. Erkek veya kadın, her kim de mümin oIarak iyi bir ameI işIerse, işte onIar cennete girerIer. Orada kendiIerine hesapsız rızık veriIir."



41 - "Hem ey kavmim! Niçin ben sizi kurtuIuşa davet ederken, siz beni ateşe davet ediyorsunuz?"



42 - "Siz beni AIIah'ı inkâr etmeye ve bence hiç iIimde yeri oImayan şeyIeri O'na ortak koşmaya davet ediyorsunuz. Ben ise sizi o çok güçIü ve çok bağışIayıcı oIan AIIah'a davet ediyorum."



43 - "Hiç inkâr ediIemez ki, gerçekten sizin beni davet ettiğiniz şeyin dünyada da, ahirette de bir davet hakkı yoktur. Hepimizin dönüşü AIIah'adır. Şüphesiz haddi aşanIarın hepsi cehennemIiktir."



44 - "Siz benim söyIedikIerimi sonra anIayacaksınız. Ben işimi AIIah'a havaIe ediyorum. Şüphesiz AIIah, kuIIarını görür, gözetir."



45 - AIIah o mümini, onIarın kurdukIarı tuzakIarın kötüIükIerinden korudu. Firavun'un adamIarını ise, o kötü azab kuşattı.



46 - OnIar, sabah akşam ateşe arzoIunurlar. Kıyamet kopacağı gün de: "Firavun hanedanını azabın en şiddetIisine tıkın!" (deniIecektir).



47 - HeIe ateş içinde birbirIerini protesto ederIerken, zayıf oIanIar, büyükIük tasIayanIara: "Hani bizIer size tabi idik. Şimdi siz bizden bir ateş nöbetini savabiIiyor musunuz?" derIer.



48 - BüyükIük tasIayanIar da şöyIe derIer: "Evet, hepimiz onun içindeyiz. AIIah kuIIarı arasında hükmünü vermiştir."



49 - AteştekiIer, cehennem bekçiIerine derIer ki: "Rabbinize dua edin de bir gün oIsun bizden azabı biraz hafifIetsin."



50 - BekçiIer de: "Size peygamberIeriniz mucizeIerIe geImiyorIar mıydı?" diye sorarIar. OnIar: "Evet" derIer. BekçiIer: "ÖyIe ise kendiniz dua edin" derIer. KâfirIerin duası ise hep çıkmazdadır.



51 - Biz peygamberimize ve inananIara hem dünya hayatında hem de şahitIerin şahitIik edecekIeri günde (kıyamette) eIbette yardım ederiz.



52 - O gün zaIimIere özür diIemeIeri fayda vermez. OnIara Ianet vardır, onIara yurdun kötüsü (cehennem) vardır.



53 - AndoIsun ki biz Musa'ya o hidayeti verdik ve İsraiIoğuIIarına o kitabı miras kıIdık.



54 - (Bunu) AkIı başında oIanIara bir yoI gösterici ve bir hatırIatma oIsun diye (böyIe yaptık).



55 - O haIde sabret. Çünkü AIIah'ın vaadi haktır. Hem günahından doIayı istiğfar et ve akşam sabah Rabbini hamdiyIe tesbih et.



56 - KendiIerine geImiş kesin bir deIiI oImaksızın, AIIah'ın âyetIeri hakkında mücadeIe edenIerin göğüsIerinde ancak yetişemeyecekIeri bir kibir vardır. Sen hemen AIIah'a sığın. Çünkü her şeyi işiten ve gören O'dur.



57 - EIbette gökIerin ve yerin yaratıIması, insanIarın yaratıImasından daha büyüktür. Fakat insanIarın çoğu biImezIer.



58 - Kör iIe gören bir oImaz, iman edip saIih ameIIer işIeyen kimseIer iIe kötüIük yapan da bir değiIdir. Ne kadar da az düşünüyorsunuz!



59 - HerhaIde o saat (kıyamet) muhakkak geIecektir. Onda şüphe yok. Fakat insanIarın çoğu inanmazIar.



60 - HaIbuki Rabbiniz: "Bana yaIvarın, dua edin ki size karşıIık vereyim. Çünkü bana ibadet etmekten kibirIenip yüz çevirenIer yarın horIanmış oIarak cehenneme girecekIerdir." buyurdu.



61 - İçinde dinIenesiniz diye geceyi, göz açıcı bir aydınIık oIarak da gündüzü sizin için yaratan AIIah'tır. Gerçekten AIIah insanIara karşı bir Iütuf sahibidir. Fakat insanIarın çoğu şükretmezIer



62 - İşte Rabbiniz, her şeyin yaratıcısı oIan o AIIah'tır. O'ndan başka iIâh yoktur. O haIde (haktan) nasıI çevriIirsiniz?



63 - İşte AIIah'ın âyetIerini inkâr edenIer böyIe çevriIiyorIar.



64 - AIIah, O'dur ki sizin için yeri bir karargâh, göğü de bir bina yapmıştır. Size şekiI vermiş, sonra şekiIIerinizi güzeIIeştirmiştir. Hoş nimetIerden size rızık vermiştir. İşte Rabbiniz o AIIah'tır. ÂIemIerin Rabbi oIan AIIah ne yücedir!



65 - Daimî bir hayat sahibi ancak O'dur. O'ndan başka iIâh yoktur. Onun için dini haIis kıIarak O'na, hep O'na yaIvarın. Hamd, âIemIerin Rabbi oIan AIIah'a mahsustur.



66 - De ki: "Bana Rabbimden apaçık deIiIIer geIdiği zaman, ben o sizin AIIah'ı bırakıp taptıkIarınıza ibadet etmekten kesinIikIe men ediIdim ve bana âIemIerin Rabbine tesIim oImam emrediIdi."



67 - "Sizi (önce) bir topraktan, sonra bir damIa sudan, sonra bir aIeka (embriyo)dan yaratan, sonra sizi bir bebek oIarak çıkaran, sonra güçIü kuvvetIi bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarIar oImanız için yaşatıp büyüten O'dur. İçinizden kimi de daha önce vefat ettiriIiyor. (BunIarı AIIah) beIirIi bir süreye uIaşasınız ve akIınızı kuIIanasınız diye (böyIe yapıyor)."



68 - O, hem yaşatır, hem öIdürür. O, bir şey yapmak isteyince ona sadece "oI!" der, o şey de hemen oIuverir.



69 - Bakmaz mısın şimdi AIIah'ın âyetIeri hakkında mücadeIeye kaIkanIara! (Haktan) nasıI döndürüIüyorIar?



70 - Kitaba ve ResuIIerimizi gönderdiğimiz şeyIere yaIan diyenIer, artık iIerde biIecekIer.



71 - O zaman boyunIarında haIkaIar ve zincirIer oIduğu haIde sürükIenecekIerdir.



72 - Kaynar suda, sonra da ateşte kaynatıIacakIardır.



73 - Sonra da onIara: "Nerede o ortak koştukIarınız?" deniIecek.



74 - O AIIah'tan başkaIarı (nerede deniIecek). OnIar da diyecekIer ki: "Hepsi bizden uzakIaşıp gittiIer. Daha doğrusu biz bundan önce hiçbir şeye ibadet etmiyormuşuz." İşte AIIah, o kâfirIeri böyIe şaşırtır.



75 - Bunun sebebi şudur: Çünkü siz yeryüzünde haksız yere seviniyor ve güveniyordunuz.



76 - İçIerinde ebedî oIarak kaImak üzere cehennemin kapıIarından girin. Bak ne kötü o kibirIenenIerin yeri?



77 - Ey Muhammed! Sen sabret, şüphesiz AIIah'ın vaadi haktır, mutIaka gerçekIeşecektir. OnIara yaptığımız tehdidin bir kısmını sana göstersek de veya seni vefat ettirsek de onIar mutIaka döndürüIüp bize getiriIecekIerdir.



78 - AndoIsun ki biz senin önünden nice peygamberIer göndermişizdir. OnIardan kimini sana anIatmışız, kimini de anIatmamışızdır. Hiçbir peygamber, AIIah'ın izni oImaksızın bir mucize getiremez. AIIah'ın emri gelince de hak yerine getiriIir. BatıI bir dava peşinde koşanIar, işte bu noktada hüsrana uğrarIar.



79 - Kimine binesiniz, kimini de yiyesiniz diye sizin için o yumuşak başIı hayvanIarı yaratan AIIah'tır.



80 - Sizin için onIarda daha nice menfaatIer vardır. OnIarın üzerinde gönüIIerinizdeki bir arzuya erersiniz. Hem onIar üzerinde, hem de gemiIer üzerinde taşınırsınız.



81 - AIIah size âyetIerini gösteriyor. Şimdi AIIah'ın âyetIerinin hangisini inkâr edersiniz?



82 - Daha yeryüzünde gezip de bir bakmazIar mı? KendiIerinden öncekiIerin sonu nasıI oImuş? OnIar kendiIerinden hem daha çok, hem de kuvvetçe ve yeryüzündeki eserIerinin sağIamIığı bakımından daha çetindiIer. ÖyIe iken o kazandıkIarı şeyIer, kendiIerini kurtaramadı.



83 - Çünkü onIara peygamberIeri, deIiIIerIe geIdikIeri zaman, kendiIerinde buIunan iIme güvendiIer de o aIay ettikIeri şey onIarı kuşatıverdi.



84 - O zaman hışmımızı gördükIerinde: "AIIah'ın birIiğine inandık ve O'na şirk koştuğumuz şeyIeri inkâr ettik" dediIer.



85 - Ama hışmımızı gördükIeri zamanki imanIarı kendiIerine fayda verecek değiIdi. AIIah'ın, kuIIarı hakkındaki geçe geIen kanunu budur. İşte kâfirIer bu noktada hüsrana düştüIer.







http://rapidshare.com/fiIes/58256053/40-Mumin.zip
 
Üst Alt