• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

29 Haziran 2020 Günün Hikayesi

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Tokyo

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
3 Haz 2020
Konular
3,330
Mesajlar
5,771
MFC Puanı
72,650
Şirket o yıl personel gezisini Tayland'' daki bir timsah çiftliğine yapmıştı. Kahvaltıdan sonra uçuk, kaçık patron ilginç bir teklifle karşılarına çıktı; Her kim ki timsahların yetiştirildiği gölete atlayıp, sahile sağ, salim çıkarsa 5.000.000 $' ın sahibi olacak, yok eğer timsahlara yem olursa, geziye kiminle katılmışsa o kişi 2.000.000 $ teselli mükafatı alacaktı.

Uzun süre kimse cesaret edip atlayamadı, ta ki bir adam atlayana kadar. En önde o, arkasında timsahlar delice bir yarış başladı. Adam hayatına oynamıştı. Nihayet adam kılpayı sıyrılarak sudan çıkmayı başardı. Bir süre tıkanan nefesinin düzelmesini bekledikten sonra, gırtlağını yırtarcasına bağırdı;

- Ulan hangi şerefsiz beni suya itti ... !!!

Ve kim çıktı dersiniz? Karısı !!!

İşte "Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır " sözü buradan gelmektedir..:D:D:D

 

Tokyo

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
3 Haz 2020
Konular
3,330
Mesajlar
5,771
MFC Puanı
72,650
Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Pahom, daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır. Uzak bir yerlerde, cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyunca, daha çok toprak elde etmek için reise gidip talebini iletir.

Gerçekten de Reis herkese istediği kadar toprak veren cömert biridir.

Pahom’a “Sabah güneşin doğuşundan batışına kadar katettiğin bütün yerler senin fakat güneş batmadan yeniden başladığın yere dönmen lazım.” der. “Yoksa bütün hakkını kaybedersin.”

Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar, bahçeler geçer. Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez.

Şu bağ, bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Koşar, koşar, ama kesilir takâti. Halsiz adımlarla yürümeye devam ederken, Pahom’un burnundan kanlar damlamaya başlar.

Tam başladığı noktaya yaklaşmışken, bir an yığılır yere ve bir daha kalkamaz…

Reis olanları izlemektedir. Çok kereler şahit olduğu olay yeniden vuku bulmuştur.

Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom’u bu mezara gömerler.

Reis Pahom’un mezarının başında durur şöyle der: “Bir insana işte bu kadar toprak yeter."

Mütemadiyen biriktirmek istiyoruz.

Yiyemeyeceğimiz kadar erzak,

Giyemeyeceğimiz kadar kıyafet,

Kullanamayacağımız kadar eşya,

Oturamayacağımız kadar ev…

Gözlerimiz midelerimizden, arzularımız ihtiyaçlarımızdan daha büyük…

Tüketmeye de çok meraklıdır insan. Biriktirdiği paranın, eşyanın, malın mülkün yanında zaman tüketir, söz tüketir…

Benlik biriktirirken, benliğini tüketir…

Sofraya koyabildiğimiz bir bardak çayın, zeytine, ekmeğe ulaşabilmenin bir zenginlik olduğunu ne zaman fark edeceğiz?

Gören bir gözü, tutan bir eli, yürüyen bir ayağı satın alamayacak ve kaybedince tekrar sahip olamayacak kadar fakiriz hepimiz.

İhtiraslarımız, bitip tükenmeyen arzularımız için az bir toprağa ihtiyaç var.

Tolstoy’ un " İnsan Ne İle Yaşar " adlı kitabından

 
Üyelik Tarihi
28 Şub 2020
Konular
2,107
Mesajlar
26,098
MFC Puanı
301,150
Gören bir gözü, tutan bir eli, yürüyen bir ayağı satın alamayacak ve kaybedince tekrar sahip olamayacak kadar fakiriz hepimiz.
Bunun bilincinde olsak hayat bambaşka olurdu..
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst