Bir toplumun gelişmişlik düzeyini anlamak için, devletin akılcı ve bilimsel eğitime yaptığı yatırıma ve öğretmene verdiği değere bakmak yeterlidir.
Öğretmenin bilim, sanat ve felsefe üçlüsünden beslenmesi, emeğinin maddi ve manevi karşılığını alması, eğitim sistemi üzerinde söz hakkına sahip olması, o toplumun geleceğinin teminatıdır.
Öğretmen çocuğa erken yaşlardan itibaren akılcı düşünme, evrensel etik ve ahlak ilkeleri, felsefi sorgulama ve sanatsal ifade becerileri kazandırırsa, o çocuk sağlıklı biçimde bireyleşir.
Başkalarının alanına saygı duyar ve kendi sınırlarını çiğnetmez.
Doğaya ve tüm canlılara duyarlılık gösterir, sahip çıkar.
Hayattan ne istediğini ve hayata neler katabileceğini bilir.
Araştırır, okur, öğrenir, üretir, paylaşır.
Cehaletle, dogmayla, gericilikle, vasatlıkla, hırsızlıkla, talanla, zulüm ve baskıyla mücadele eder.
Yalnızca kendi küçük dünyasını değil, tüm dünyayı daha iyi bir yer yapma sorumluluğunu taşır.
Böyle çocuklar yetiştirmek için öncelikle kendini yetiştiren ve dünyanın en önemli mesleğini yaptığının bilinciyle toplumsal değişim mücadelesi veren öğretmenlerin, 'Öğretmenler Günü' kutlu olsun.