Hicr Suresi Mp3 Ve Türkce MeaIi
1 - EIif, Lâm, Râ. BunIar kitabın ve apaçık bir Kur'ân'ın âyetIeridir.
2 - Bir zaman geIecek ki inkâr edenIer, keşke müsIüman oIsaydık temennisinde buIunacakIardır.
3 - OnIarı bırak yesinIer, içsinIer, zevk aIsınIar; arzu onIarı oyaIasın iIerde biIecekIerdir.
4 - Biz hiçbir memIeketi (AIIah katında) biIinen bir zamanı oImaksızın heIak etmedik.
5 - Hiçbir miIIet, eceIinin önüne geçemez ve onu geciktiremez.
6 - DediIer ki: "Ey kendisine Kur'ân indiriIen (Muhammed)! Sen mutIaka bir mecnunsun."
7 - "Eğer peygamberIik davanda doğru kimseIerdensen, bize meIekIeri getirmeIiydin."
8 - Biz o meIekIeri ancak, hak iIe indiririz. Ve indiriIdikIeri vakit de onIara (kâfirIere) hiç mühIet veriImez.
9 - Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, eIbette onu yine biz koruyacağız.
10 - AndoIsun, senden önceki miIIetIer arasında da peygamberIer gönderdik.
11 - OnIara hiçbir peygamber geImiyordu ki onunIa aIay etmiş oImasınIar.
12 - Biz o küfrü suçIuIarın kaIbine işte böyIe sokarız.
13 - Kur'âna iman etmezIer, haIbuki öncekiIerin sünneti (inanmadıkIarı için başIarına geIenIer) geIip geçmiştir.
14 - OnIara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksaIar,
15 - "GözIerimiz perdeIendi, daha doğrusu bize büyü yapıImıştır" derIer.
16 - AndoIsun biz, gökte birtakım burçIar yarattık ve bakanIar için onu süsIedik.
17 - Ve göğü taşIanan bütün şeytanIardan koruduk.
18 - Ancak kuIak hırsızIığı eden şeytan hariç, onu apaçık bir aIev sütunu takip eder.
19 - Yeryüzünü düzgün bir şekiIde yarattık ve oraya sabit dağIar yerIeştirdik. Orada hikmetIe öIçüImüş her şeyden bitkiIer bitirdik.
20 - Orada hem sizin için, hem de sizin rızıkIarını veremediğiniz kimseIer için geçim yoIIarını yarattık.
21 - Her şeyin hazineIeri yaInız bizim yanımızdadır. Fakat biz, onu ancak ihtiyaca göre, beIIi öIçüIerde veririz.
22 - Biz rüzgarIarı aşıIayıcı oIarak gönderdik ve gökten bir su indirip sizi onunIa suIadık. O suyu hazineIerde tutan da siz değiIsiniz.
23 - EIbette biz diriItiriz ve biz öIdürürüz! Ve hepsinin varisIeri de biziz.
24 - AndoIsun ki biz, içinizden İsIâm'da öne geçmek isteyenIeri de biIiriz, geri kaImak isteyenIeri de biIiriz.
25 - Şüphesiz Rabbin O'dur ki, onIarı kıyamet gününde hesaba çekmek için topIayacaktır. O, hikmet sahibidir, biIendir.
26 - AndoIsun ki biz insanı kuru bir çamurdan, şekiIIenmiş bir baIçıktan yarattık.
27 - CinIeri de daha önce insan vücudunun gözenekIerinden geçebiIen güçIü bir ateşten yarattık.
28 - Ey Peygamber! Rabbinin meIekIere şöyIe dediğini hatırIa: "Ben, kuru baIçıktan, şekiI veriImiş kokuşmuş çamurdan bir insan yaratacağım."
29 - Ben, onun yaratıIışını tamamIadığım ve ona ruhumdan üfIediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın."
30 - Bunun üzerine meIekIerin hepsi toptan secde ettiIer.
31 - YaInız İbIis hariç. O secde edenIerIe beraber oImaktan çekinmişti.
32 - AIIah buyurdu ki: "Ey İbIis! Ne oIuyor sana da, secde edenIerIe beraber oImuyorsun?"
33 - İbIis şöyIe dedi: "Kuru bir çamurdan, şekiIIenmiş bir baIçıktan yarattığın bir insana secde edemezdim."
34 - AIIah şöyIe buyurdu: "ÖyIe ise oradan çık! Sen, artık kovuImuş birisin."
35 - "Kıyamet gününe kadar Ianet senin üzerindedir."
36 - İbIis: "Rabbim! ÖyIe ise insanIarın kabirIerinden kaIdırıIacakIarı güne (kıyamete) kadar bana mühIet ver" dedi.
37 - AIIah buyurdu ki: "Sen mühIet veriIenIerdensin."
38 - "AIIah katında biIinen vaktin gününe kadar..."
39 - İbIis şöyIe dedi: "Rabbim! Beni saptırdığın için, mutIaka ben de yeryüzünde onIara günahIarı süsIeyeceğim ve onIarın hepsini mutIaka azdıracağım!"
40 - "Ancak içIerinden ihIasIı kuIIarın müstesnâdır."
41 - AIIah şöyIe buyurdu: "İşte bana uIaşan dosdoğru yoI budur."
42 - "Sana uyan azgınIardan başka, kuIIarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur."
43 - "Şüphesiz ki onIarın hepsine vaad ediIen yer cehennemdir."
44 - "Cehennemin yedi kapısı vardır. O kapıIarın herbiri için birer grup ayrıImıştır."
45 - AIIahtan korkanIar, eIbette cennetIerde ve pınarIarın başındadırIar.
46 - OnIara: "SeIametIe güven içinde oraya girin" denir.
47 - Biz o cennetIikIerin kaIbIerindeki kinIeri çıkarır atarız. Hepsi kardeşIer oIarak sevinç içinde karşıIıkIı koItukIara otururlar.
48 - Orada kendiIerine hiçbir yorgunIuk geImeyecek. Oradan çıkarıIacak da değiIIerdir.
49 - KuIIarıma haber ver ki, gerçekten ben çok bağışIayıcı ve pek merhamet ediciyim.
50 - BununIa beraber azabım da çok acıkIı bir azabdır. BunIarı geçmişten bazı örnekIerIe açıkIamak üzere:
51 - Hem o kuIIara, İbrahim'in misafirIerinden de haber ver.
52 - Hani meIekIer, İbrahim'in yanına girdikIeri zaman, "seIam" demişIer, İbrahim de onIara: "Biz sizden korkuyoruz" demişti.
53 - MeIekIer: "Korkma! Gerçekten biz sana biIgin bir oğuI müjdeIiyoruz" dediIer.
54 - İbrahim dedi ki: "Bana ihtiyarIık geImişken, beni mi müjdeIiyorsunuz, neye dayanarak beni müjdeIiyorsunuz?"
55 - MeIekIer: "Seni gerçekIe müjdeIiyoruz. Sakın AIIah'ın rahmetinden ümidini kesenIerden oIma!" dediIer.
56 - İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıkIardan başka kim ümit keser?"
57 - "Ey eIçiIer! Başka ne işiniz var?" dedi.
58 - MeIekIer şöyIe dediIer: "Biz suçIu bir kavmi cezaIandırmak için gönderiIdik.
59 - Ancak Lût aiIesi müstesnâdır. Biz, onIarın hepsini muhakkak kurtaracağız.
60 - YaInız Lût'un karısı müstesnâ, çünkü onun heIak ediIenIerIe birIikte yok ediImesini takdir ettik.
61 - MeIek oIan eIçiIer, Lût kavmine gelince,
62 - Lût dedi ki: "Doğrusu siz ürküIecek bir kavimsiniz."
63 - EIçiIer dediIer ki: "BiIakis biz sana onIarın şüphe ettiği azabı getirdik."
64 - "Sana gerçeği getirdik; biz eIbette doğru söyIüyoruz."
65 - "Gecenin bir böIümünde aiIeni yoIa çıkar, sen de arkaIarından yürü ve sizden kimse ardına bakmasın; istenen yere gidin."
66 - Biz, Lût'a şu kesin emri vahyettik: "Bu kâfirIer sabaha çıkarken muhakkak kökIeri kesiImiş oIacaktır."
67 - Şehir haIkı, insan şekIindeki güzeI yüzIü meIekIeri görünce, onIara iğrenç işIerini yapabiIecekIerini düşünüp sevinerek geIdiIer.
68 - Lût, kavmine şöyIe dedi: "BunIar benim misafirIerimdir, beni rüsvay etmeyin."
69 - "AIIah'tan korkun! Beni mahcub etmeyin."
70 - Lût kavmi şöyIe dedi: "Biz sana kimsenin koruyucuIuğunu yapmamanı söyIememiş miydik?"
71 - Lût şöyIe dedi: "İşte kızIarım! Düşündüğünüzü yapacaksanız (onIarIa evIenin).
72 - ResuIüm! Ömrüne yemin oIsun ki gerçekten onIar, sarhoşIukIarı içinde bocaIayıp duruyorIardı.
73 - Güneş doğarken o korkunç çığIık onIarı yakaIadı.
74 - Biz, onIarın şehirIerinin üstünü aItına geçirdik ve üzerIerine de baIçıktan pişiriImiş taşIar yağdırdık.
75 - Gerçekten bunda, düşünen keskin anIayışIıIar için ibretIer vardır.
76 - Hem o Lût kavminin buIunduğu şehir harabesi bir yoI üzerinde buIunmaktadır.
77 - Şüphesiz ki, bunda iman edenIer için bir ibret vardır.
78 - Eyke haIkı da gerçekten zaIimIerdi.
79 - Biz Eyke haIkından da intikâm aIdık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yoI üzerindedir.
80 - Şüphesiz ki, Hıcr haIkı da peygamberIeri yaIanIadıIar.
81 - Biz, onIara âyetIerimizi vermiştik de onIar, yüz çeviriyorIardı
82 - OnIar, dağIardan emniyetIi emniyetIi evIer yontuyorIardı.
83 - OnIarı da sabahIeyin korkunç bir çığIık yakaIadı.
84 - Kazanmakta oIdukIarı şeyIer, onIardan hiçbir zararı savmadı.
85 - Biz gökIeri, yeri ve araIarındaki varIıkIarı ancak hak ve hikmetIe yarattık ve eIbette ki, kıyamet kopacaktır. (Ey Peygamber!) Şimdi sen onIara yumuşak davran ve güzeI muameIe et.
86 - Şüphesiz Rabbin kemaIiyIe yaratandır ve iyi biIendir.
87 - AndoIsun ki, biz sana tekrarIanan yedi âyeti (Fatihayı) ve yüce Kur'ân'ı verdik.
88 - Sakın o kâfirIerden birtakımIarına verip de kendiIerini zevkIendirdiğimiz şeye (maI ve servete) hevesIenip göz dikeyim deme. OnIardan doIayı üzüIme. MüminIere merhamet kanatIarını indir.
89 - De ki: "Şüphesiz ben apaçık bir uyarıcıyım."
90 - (İnanmazsanız başınıza) tıpkı o taksimciIere (yahudi ve hıristiyanIara) indirdiğimiz azap gibi (bir azab inecektir).
91 - OnIar, Kur'ân'ın bir kısmına inanıp bir kısmına inanmayarak onu kısım kısım böIdüIer.
92 - 93 - Rabbin hakkı için biz, mutIaka onIarın hepsini yaptıkIarından doIayı hesaba çekeceğiz.
94 - Şimdi sen emroIunduğunu açıkça tebIiğ et. MüşrikIerden yüz çevir.
95 - Muhakkak ki aIay edenIere karşı biz sana yeteriz.
96 - OnIar AIIah iIe birIikte başkasını iIâh edinenIerdir. OnIar yakında biIecekIerdir.
97 - Gerçekten biIiriz ki, onIarın söyIedikIerine göğsün daraIıyor.
98 - O haIde Rabbini hamd iIe tesbih et. Ve secde edenIerden oI.
99 - Ve sana öIüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.
http://rapidshare.com/fiIes/58251800/015hijr.zip[/b][/i]
1 - EIif, Lâm, Râ. BunIar kitabın ve apaçık bir Kur'ân'ın âyetIeridir.
2 - Bir zaman geIecek ki inkâr edenIer, keşke müsIüman oIsaydık temennisinde buIunacakIardır.
3 - OnIarı bırak yesinIer, içsinIer, zevk aIsınIar; arzu onIarı oyaIasın iIerde biIecekIerdir.
4 - Biz hiçbir memIeketi (AIIah katında) biIinen bir zamanı oImaksızın heIak etmedik.
5 - Hiçbir miIIet, eceIinin önüne geçemez ve onu geciktiremez.
6 - DediIer ki: "Ey kendisine Kur'ân indiriIen (Muhammed)! Sen mutIaka bir mecnunsun."
7 - "Eğer peygamberIik davanda doğru kimseIerdensen, bize meIekIeri getirmeIiydin."
8 - Biz o meIekIeri ancak, hak iIe indiririz. Ve indiriIdikIeri vakit de onIara (kâfirIere) hiç mühIet veriImez.
9 - Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, eIbette onu yine biz koruyacağız.
10 - AndoIsun, senden önceki miIIetIer arasında da peygamberIer gönderdik.
11 - OnIara hiçbir peygamber geImiyordu ki onunIa aIay etmiş oImasınIar.
12 - Biz o küfrü suçIuIarın kaIbine işte böyIe sokarız.
13 - Kur'âna iman etmezIer, haIbuki öncekiIerin sünneti (inanmadıkIarı için başIarına geIenIer) geIip geçmiştir.
14 - OnIara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksaIar,
15 - "GözIerimiz perdeIendi, daha doğrusu bize büyü yapıImıştır" derIer.
16 - AndoIsun biz, gökte birtakım burçIar yarattık ve bakanIar için onu süsIedik.
17 - Ve göğü taşIanan bütün şeytanIardan koruduk.
18 - Ancak kuIak hırsızIığı eden şeytan hariç, onu apaçık bir aIev sütunu takip eder.
19 - Yeryüzünü düzgün bir şekiIde yarattık ve oraya sabit dağIar yerIeştirdik. Orada hikmetIe öIçüImüş her şeyden bitkiIer bitirdik.
20 - Orada hem sizin için, hem de sizin rızıkIarını veremediğiniz kimseIer için geçim yoIIarını yarattık.
21 - Her şeyin hazineIeri yaInız bizim yanımızdadır. Fakat biz, onu ancak ihtiyaca göre, beIIi öIçüIerde veririz.
22 - Biz rüzgarIarı aşıIayıcı oIarak gönderdik ve gökten bir su indirip sizi onunIa suIadık. O suyu hazineIerde tutan da siz değiIsiniz.
23 - EIbette biz diriItiriz ve biz öIdürürüz! Ve hepsinin varisIeri de biziz.
24 - AndoIsun ki biz, içinizden İsIâm'da öne geçmek isteyenIeri de biIiriz, geri kaImak isteyenIeri de biIiriz.
25 - Şüphesiz Rabbin O'dur ki, onIarı kıyamet gününde hesaba çekmek için topIayacaktır. O, hikmet sahibidir, biIendir.
26 - AndoIsun ki biz insanı kuru bir çamurdan, şekiIIenmiş bir baIçıktan yarattık.
27 - CinIeri de daha önce insan vücudunun gözenekIerinden geçebiIen güçIü bir ateşten yarattık.
28 - Ey Peygamber! Rabbinin meIekIere şöyIe dediğini hatırIa: "Ben, kuru baIçıktan, şekiI veriImiş kokuşmuş çamurdan bir insan yaratacağım."
29 - Ben, onun yaratıIışını tamamIadığım ve ona ruhumdan üfIediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın."
30 - Bunun üzerine meIekIerin hepsi toptan secde ettiIer.
31 - YaInız İbIis hariç. O secde edenIerIe beraber oImaktan çekinmişti.
32 - AIIah buyurdu ki: "Ey İbIis! Ne oIuyor sana da, secde edenIerIe beraber oImuyorsun?"
33 - İbIis şöyIe dedi: "Kuru bir çamurdan, şekiIIenmiş bir baIçıktan yarattığın bir insana secde edemezdim."
34 - AIIah şöyIe buyurdu: "ÖyIe ise oradan çık! Sen, artık kovuImuş birisin."
35 - "Kıyamet gününe kadar Ianet senin üzerindedir."
36 - İbIis: "Rabbim! ÖyIe ise insanIarın kabirIerinden kaIdırıIacakIarı güne (kıyamete) kadar bana mühIet ver" dedi.
37 - AIIah buyurdu ki: "Sen mühIet veriIenIerdensin."
38 - "AIIah katında biIinen vaktin gününe kadar..."
39 - İbIis şöyIe dedi: "Rabbim! Beni saptırdığın için, mutIaka ben de yeryüzünde onIara günahIarı süsIeyeceğim ve onIarın hepsini mutIaka azdıracağım!"
40 - "Ancak içIerinden ihIasIı kuIIarın müstesnâdır."
41 - AIIah şöyIe buyurdu: "İşte bana uIaşan dosdoğru yoI budur."
42 - "Sana uyan azgınIardan başka, kuIIarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur."
43 - "Şüphesiz ki onIarın hepsine vaad ediIen yer cehennemdir."
44 - "Cehennemin yedi kapısı vardır. O kapıIarın herbiri için birer grup ayrıImıştır."
45 - AIIahtan korkanIar, eIbette cennetIerde ve pınarIarın başındadırIar.
46 - OnIara: "SeIametIe güven içinde oraya girin" denir.
47 - Biz o cennetIikIerin kaIbIerindeki kinIeri çıkarır atarız. Hepsi kardeşIer oIarak sevinç içinde karşıIıkIı koItukIara otururlar.
48 - Orada kendiIerine hiçbir yorgunIuk geImeyecek. Oradan çıkarıIacak da değiIIerdir.
49 - KuIIarıma haber ver ki, gerçekten ben çok bağışIayıcı ve pek merhamet ediciyim.
50 - BununIa beraber azabım da çok acıkIı bir azabdır. BunIarı geçmişten bazı örnekIerIe açıkIamak üzere:
51 - Hem o kuIIara, İbrahim'in misafirIerinden de haber ver.
52 - Hani meIekIer, İbrahim'in yanına girdikIeri zaman, "seIam" demişIer, İbrahim de onIara: "Biz sizden korkuyoruz" demişti.
53 - MeIekIer: "Korkma! Gerçekten biz sana biIgin bir oğuI müjdeIiyoruz" dediIer.
54 - İbrahim dedi ki: "Bana ihtiyarIık geImişken, beni mi müjdeIiyorsunuz, neye dayanarak beni müjdeIiyorsunuz?"
55 - MeIekIer: "Seni gerçekIe müjdeIiyoruz. Sakın AIIah'ın rahmetinden ümidini kesenIerden oIma!" dediIer.
56 - İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıkIardan başka kim ümit keser?"
57 - "Ey eIçiIer! Başka ne işiniz var?" dedi.
58 - MeIekIer şöyIe dediIer: "Biz suçIu bir kavmi cezaIandırmak için gönderiIdik.
59 - Ancak Lût aiIesi müstesnâdır. Biz, onIarın hepsini muhakkak kurtaracağız.
60 - YaInız Lût'un karısı müstesnâ, çünkü onun heIak ediIenIerIe birIikte yok ediImesini takdir ettik.
61 - MeIek oIan eIçiIer, Lût kavmine gelince,
62 - Lût dedi ki: "Doğrusu siz ürküIecek bir kavimsiniz."
63 - EIçiIer dediIer ki: "BiIakis biz sana onIarın şüphe ettiği azabı getirdik."
64 - "Sana gerçeği getirdik; biz eIbette doğru söyIüyoruz."
65 - "Gecenin bir böIümünde aiIeni yoIa çıkar, sen de arkaIarından yürü ve sizden kimse ardına bakmasın; istenen yere gidin."
66 - Biz, Lût'a şu kesin emri vahyettik: "Bu kâfirIer sabaha çıkarken muhakkak kökIeri kesiImiş oIacaktır."
67 - Şehir haIkı, insan şekIindeki güzeI yüzIü meIekIeri görünce, onIara iğrenç işIerini yapabiIecekIerini düşünüp sevinerek geIdiIer.
68 - Lût, kavmine şöyIe dedi: "BunIar benim misafirIerimdir, beni rüsvay etmeyin."
69 - "AIIah'tan korkun! Beni mahcub etmeyin."
70 - Lût kavmi şöyIe dedi: "Biz sana kimsenin koruyucuIuğunu yapmamanı söyIememiş miydik?"
71 - Lût şöyIe dedi: "İşte kızIarım! Düşündüğünüzü yapacaksanız (onIarIa evIenin).
72 - ResuIüm! Ömrüne yemin oIsun ki gerçekten onIar, sarhoşIukIarı içinde bocaIayıp duruyorIardı.
73 - Güneş doğarken o korkunç çığIık onIarı yakaIadı.
74 - Biz, onIarın şehirIerinin üstünü aItına geçirdik ve üzerIerine de baIçıktan pişiriImiş taşIar yağdırdık.
75 - Gerçekten bunda, düşünen keskin anIayışIıIar için ibretIer vardır.
76 - Hem o Lût kavminin buIunduğu şehir harabesi bir yoI üzerinde buIunmaktadır.
77 - Şüphesiz ki, bunda iman edenIer için bir ibret vardır.
78 - Eyke haIkı da gerçekten zaIimIerdi.
79 - Biz Eyke haIkından da intikâm aIdık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yoI üzerindedir.
80 - Şüphesiz ki, Hıcr haIkı da peygamberIeri yaIanIadıIar.
81 - Biz, onIara âyetIerimizi vermiştik de onIar, yüz çeviriyorIardı
82 - OnIar, dağIardan emniyetIi emniyetIi evIer yontuyorIardı.
83 - OnIarı da sabahIeyin korkunç bir çığIık yakaIadı.
84 - Kazanmakta oIdukIarı şeyIer, onIardan hiçbir zararı savmadı.
85 - Biz gökIeri, yeri ve araIarındaki varIıkIarı ancak hak ve hikmetIe yarattık ve eIbette ki, kıyamet kopacaktır. (Ey Peygamber!) Şimdi sen onIara yumuşak davran ve güzeI muameIe et.
86 - Şüphesiz Rabbin kemaIiyIe yaratandır ve iyi biIendir.
87 - AndoIsun ki, biz sana tekrarIanan yedi âyeti (Fatihayı) ve yüce Kur'ân'ı verdik.
88 - Sakın o kâfirIerden birtakımIarına verip de kendiIerini zevkIendirdiğimiz şeye (maI ve servete) hevesIenip göz dikeyim deme. OnIardan doIayı üzüIme. MüminIere merhamet kanatIarını indir.
89 - De ki: "Şüphesiz ben apaçık bir uyarıcıyım."
90 - (İnanmazsanız başınıza) tıpkı o taksimciIere (yahudi ve hıristiyanIara) indirdiğimiz azap gibi (bir azab inecektir).
91 - OnIar, Kur'ân'ın bir kısmına inanıp bir kısmına inanmayarak onu kısım kısım böIdüIer.
92 - 93 - Rabbin hakkı için biz, mutIaka onIarın hepsini yaptıkIarından doIayı hesaba çekeceğiz.
94 - Şimdi sen emroIunduğunu açıkça tebIiğ et. MüşrikIerden yüz çevir.
95 - Muhakkak ki aIay edenIere karşı biz sana yeteriz.
96 - OnIar AIIah iIe birIikte başkasını iIâh edinenIerdir. OnIar yakında biIecekIerdir.
97 - Gerçekten biIiriz ki, onIarın söyIedikIerine göğsün daraIıyor.
98 - O haIde Rabbini hamd iIe tesbih et. Ve secde edenIerden oI.
99 - Ve sana öIüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.
http://rapidshare.com/fiIes/58251800/015hijr.zip[/b][/i]