Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Nasıl vatan olur bu toprak
Hiç bir toz tanesinde seni barındırmıyorsa
Ve etrafı denizlerle çevrili olsa ne olur
Damlaları saçlarına henüz hiç dokunmamışsa
Ne olur mevsimler yaşasa,
Dökülse yapraklar
Güneş açsa yahut.
Ne anlamı kalır açılışı gök kuşağının yağmurdan sonra
Hiç bir renginde senin...
Kalem kokusuyla tanıştığım günden beri bir sen aradım hikayeme
Sigara kokusundan rahatsız olmayı bıraktığım andan sonra başladı başarısız denemelerim
Uzun cümlelerden oluşan şiirler oluşturmaktan yorulmadım sen'i düşünürken
Sen'inle hiç tanışmadım ki.
Yakıştıramadım sen etmeyi yatağımdaki...
Eksiliyorum tutamlarca
Güçlü değilim bir yaşımdaki gibi
Ölümden korktuğumdan değil telaşım
Sadece henüz başlayamadım.
Her gün uğradığım bir kitapçım yok mesela
Ya da okuma bayramından kalma bir uğraşım.
Nefret ediyorum sosyal bilgilerden her pazartesi
Birbirine çarpan asparagas ruhlar...
~YAS ~
Karanlık çökünce oturur yüreğime bir şeyler
Ailemi özlerim, seni özlerim
En çok da kendimi özlerim
Düşünürüm
Bilir misin gecenin ayrı bir aurası vardır
Seni başka başka alemlere götürür
Bazen de yere bir mıh gibi saplar
Kıpırdayamazsin
En çok da siyahı severim
Biliyor muydun ölümlü...
Ne güzel şey hatırlamak seni:
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...
Ne güzel şey hatırlamak seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek...
Olanaksız
Önce yalnızlık vardı
Yıllardır süregelen
Usul usul aranış sızdıran bir derin çatlak.
Sonra hükmedemedim
Kabına sığmayan kentli güzelin
Tarladaki durağan korkuluğa eğilimine
Ve böylece bozuldu dirlik.
Her cümle girizgâhında
Başkalığın, farklılığın ve imkânsızlığın
Edepsiz, çılgın...
Açsam Rüzgara
Ne hoş, ey güzel Tanrım, ne hoş
Magillerde sefer etmek!
Bir sahilden çözülüp gitmek
Düşünceler gibi başıboş.
Açsam rüzgara yelkenimi;
Dolaşsam ben de deniz
Ve bir sabah vakti, kimsesiz
Bir limanda bulsam kendimi.
Bir limanda, büyük ve beyaza.
Mercan adalarda bir limana.
Beyaz...
Gölgeli Adam
Şehrin yakamozları
Fakir bir yansımayla
Denizin dalgaları arasında
Saklambaç oynamaya başladı
Kıyıda gölgeli bir adam
Dalgaları tutmaya,
Yakamozları bulmaya çalışıyor
Ve ağlıyor
Balıkçı motorları geçiyor açıktan
O,gözyaşlarını saklıyor
Ve belli etmiyor
Yenilmişliğini son lodosa
Ve...
Gün Gelir
Umut, toprakta bir tohum gibi
Filiz verir
Yeşerir, büyür
Kök salar dünyanın dört bir yanına
Gün gelir
Kalpte aşk, yürekte vicdan
Buluşur insanla yeniden...
Deniz Sarıtop
Otuz Beş Yaş
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.
Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman...
Tütünsüz bir şiir yazmalıyım
Ezberlemeli bütün haylazlar
Sabah gibi bir başlangıç olmalı
Her şey olmaya hazır
Sular gibi duru ve içten
Bozmalıyım hokkabazların cümle oyunlarını
Çömezlere gün doğmalı
Çocuklar büyümeyi unutsun okuduğunda
Yeni boyanmış evler gibi
Umuda ve gürültülere teşne
Kendime...
İnsanlar
İnsanlar da ülkelere benziyor
Sınırları var, yüzölçümleri
Yasaları var
Bayrakları, ilkeleri
Kimi dağlık bir arazidir.
Kimi kıraç
Kimi bereketli
Kimi dardır
Kimi engin gözalabildiğince
Kiminin sınırlarından sıkı pasaport denetimiyle girilebilir.
Elini kolunu sallayarak girersin kiminden...
ÜÇ Harf yanyana kaç şekilde gelir bilirmisin ?
AŞK dersin..
SEN dersin ..
BEN dersin ..
SEN BEN biter BİZ dersin, GÜN gelir GİT dersin..
Peki DUR kelimesinden haberdar değil misin ?
DUR demeyi bilmezmisin ..
GİT demek kolay,
DUR diyebilecek kadar yürekli misin.. ?
Can Yücel
Aşk İki Kişiliktir
Değişir yönü rüzgarın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk, iki kişiliktir.
Bir anı bile kalmamıştır...
Zaman Aşımına Uğrayan Rüya
İstedim ki
Buluşsunlar biz karşılaşalım
Şaşalım, alaturka anlamlar biçelim üstümüze
Yaylalarda koşturmuş yanakların renginden
İstedim ki
Kapı önlerinde komşu serinliği
Metal tatmamış soğuk ürpertsin bizi
Biraz da bizim için sussun
Banklar, yeminli tanıkları şehrin...
TELGRAFHANE
Uyuyamayacaksin
Memleketinin hali
Seni seslerle uyandıracak
Oturup yazacaksin.
Çünkü sen artık o sen degilsin
Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin
Durmadan sesler alacak
Sesler vereceksin.
Uyuyamayacaksin
Duzelmeden memleketin hali
Düzelmeden dünyanın hali
Gözüne uyku giremez ki…...
Çağrışımlar
Çok küçük bir yalanı
Çok büyük bir orantıda
Dinlediniz mi..
Çok büyük bir yalanı
Çok yalın bir doğrultuda
Söylediniz mi..
Gecikmiş bir gizlemi,
Birikmiş bir özlemi
Sakladınız mı..
Gelmeyecek bir gideni,
Olmayacak bir nedeni
Beklediniz mi..
Bir gerçeği erken,
Bir açlığı tokken...
Çünkü hiçbir kelebek
Tek başına yaşamaz sevdasını,
Severken hiçbir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk, iki kişiliktir.
Ataol Behramoğlu
Kim söylemiş beni
Süheylâ’ya vurulmuşum diye?
Kim görmüş, ama kim,
Eleni’yi öptüğümü,
Yüksek kaldırımda, güpegündüz?
Melâhat’i almışım da sonra
Alemdara gitmişim, öyle mi?
Onu sonra anlatırım fakat
Kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
Güya bir de Galata'ya dadanmışız;
Kafaları çekip çekip
Orada...